Fen bilimlerinden 10 net yapın, ilk 250 bine girin
Geri sayım başladı, uzmanından öneriler...
Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), ‘nasıl olsa geçeriz’ sınavından çok, ‘nasıl daha fazla avantaj sağlarız’ sınavı olarak değerlendirilmeli; çünkü LYS puanlarının yüzde 40’ını, YGS’de yapacağınız netleriniz oluşturacak.
Elinizdeki bu fırsatı iyi değerlendirmeniz gerekiyor. Yüzde 40, küçümsenmeyecek ve asla gözardı edilemeyecek bir oran. Neredeyse LYS puanlarının yarısı, YGS’den geliyor. YGS, doğal olarak LYS’lerden çok daha kolay bir sınav; böylesi kolay bir sınavdan olabildiğince büyük avantaj sağlamalısınız ki, LYS’lere rahat girebilesiniz...
HER DÜZEYDE SORU VAR
27 Mart Pazar günü kolay bir sınava gireceksiniz.
Gireceğiniz sınavın yüzde 70’i rahatlıkla yapılabilecek düzeyde. Soruların yüzde 10’u çok kolay, yüzde 20’si kolay, yüzde 40’ı normal düzeyde; yani buraya kadar olan kısımı, vasati düzeydeki bir aday bile rahatlıkla çözebilir.
Sınavın geri kalan yüzde 20’si zor, yüzde 10’u da çok zor düzeyde. Sınavın yüzde 30’luk bu kesimi, ayırd edici sorulardan oluşuyor. Bu sorular, bilgi düzeyi yüksek olan adayları belirliyor.
GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN
Belki bana biraz kızacaksınız, ama gerçeği söyleyeyim: Bu sınav, 12’nci sınıfın dengi olan bir sınav değil. Düzey olarak size hitap etmeyen bir sınava gireceksiniz; dolayısıyla bu sınavı gözünüzde fazla büyütmeyin. Bunu, sınavı ciddiye almayın manasında söylemiyorum; tabii ki ciddiye alacaksınız, ancak sınavı gözünüzde fazla büyüterek altında ezilmeyin! YGS‘nin yükseköğretime geçiş ile uzaktan yakından bir alakası yok. YGS, düzey olarak ilköğretim ikinci kademeye karşılık gelen bir sınav. Kendinize güvenin ve seviye olarak sizin çok altınızda olan bir sınava gireceğinizi bilin!
AVANTAJI DEĞERLENDİRİN
Geçen yıl YGS’de, 1 milyon 473 bin 337 adayın puanı hesaplandı. Sınava katılan 773 bin aday, Fen Bilimleri testinden 0,25 net çıkardı. Bu ne anlama geliyor? Şöyle açıklayayım: 773 bin aday, Fen Bilimleri testinde çıkan 40 sorudan, 3 yanlış 1 doğru yapmış, yanlışlar doğruları götürünce de geriye 0,25 net kalmış! Ben olsam ne yaparım?
Fen Bilimleri testini ‘seviyorum, sevmiyorum’ demem, ‘yaparım veya yapamam’ da demem, mutlaka tüm sorulara bakarım; tüm sorulara göz gezdiririm. Mutlaka yapabileceğim sorular vardır, onları arar ve bulurum. Fen Bilimleri testinde 0,25 net çıkaran aday sayısının 773 bin kişi olduğunu söyledik; bu arada 10 net çıkaran aday sayısını da söyleyelim: 256 bin kişi! Bir düşünsenize: Fen Bilimleri testinden 10 net yaptığınızda, bir anda 250 bin kişi arasına giriyorsunuz; bu avantajı iyi kullanın!
AKILLI DAVRANIN!
Sınava katılanların yarısı, yaklaşık 750 bin kişi Temel Matematik testinden 8 net çıkarmış. Şayet siz, bu testten 15 net yapsanız 490 bin kişi arasına, 20 net yapsanız 366 bin kişi arasına gireceksiniz. Bu testten 25 net çıkaran aday sayısı ise tam 250 bin kişi. Bu avantajı iyi değerlendirin; net sayınızı biraz artırdığınızda, bir anda yüzbinlerin önüne geçiyorsunuz.
TÜRKÇE’DE DURUM FARKLI!
Şunu unutma: ‘Yaparım’ dediğin testi, herkes yapıyor; senin için kolay olan, bir başkası için de kolay! Herkesin yaptığını yapmak, fazla bir avantaj sağlamıyor. Nedeni şu: Türkçe’de, sınava katılanların yarısı yaklaşık 23 net çıkarmış. Fen testinde sınava katılanların yarısı 0,25 net çıkarırken, bu sayı Türkçe testinde bir anda 23 nete yükseliyor. İki test arasında neredeyse 22-23 netlik bir fark ortaya çıkıyor. Türkçe ve Sosyal Bilimler testini tabii ki yapacaksınız, ama fark yaratmak istiyorsanız, diğer testleri de ciddiye almak zorundasınız.
İLK SINAVDA İŞİ BİTİRMELİSİNİZ!
Geçen yıl lisans bölümlerine toplamda 360 bin aday yerleştirildi. 340 bin dolayında da 2 yıllık önlisans programlarına aday yerleştirildi; yani toplamda 700 bin aday üniversiteli oldu. MF puan türünden 150 bin, TM puan türünden 110 bin, TS puan türünden 45 bin, DİL’den 18 bin, özel yetenek sınavıyla 22 bin aday üniversitelerin lisans bölümlerine alındı. Lisans bölümlerindeki kontenjan azlığı dikkate alındığında, ilk sınavda alınacak yüksek puanın önemi çok daha iyi anlaşılmış olacak.
FARKA DİKKAT EDİN!
İlk sınavdan 500 puan alan bir aday, ikinci sınava giderken 200 puanı cebine koymuş oluyor. İkinci sınavda alınacak en yüksek puanın 500 olduğunu düşündüğümüzde, 200 puanın önemi daha iyi anlaşılmış oluyor; neredeyse ikinci sınavın yarı puanı YGS’den geliyor. İlk sınavdan 180 puan alan bir aday da, ikinci sınava ancak 72 puan götürmüş oluyor. İkinci sınava girerken iki aday arasında 128 puanlık bir fark ortaya çıktı; bu fark, kapatılamayacak bir farktır! Dolayısıyla ilk sınavda işi bitirmek gerekiyor.
UYKUNUZU TAM ALIN
Öğrencilerin uykularını tam alıp sınava girmeleri önemlidir. Bunun için 3 gün öncesinden başlayarak erken uyuyup erken kalkmaya özen gösterin.
YARIN: SINAVDA ZAMANLAMA, SINAV STRATEJİSİ VE PUAN ANALİZLERİ