CHP kendini aşıyor
.
2009 yerel seçimlerinde CHP, İstanbul mitingini Çağlayan Meydanı’nda yapmış, Genel Başkan Deniz Baykal, partisinin büyükşehir belediye başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşma yapmasına izin bile vermemişti. Aradan iki yıldan biraz uzun zaman geçti, Kılıçdaroğlu bu kez Baykal’ın yerine genel başkan, miting alanı bu sefer Kazlıçeşme ve bu meydanda, Çağlayan’dakinden kat kat fazla ve daha coşkulu bir kalabalık var. Her iki mitingi de yerinde görmüş biri olarak aradaki farkın son derece çarpıcı olduğunu söyleyebilirim. Buradan hareketle Kılıçdaroğlu’nun “yeni CHP” iddiasının hiç de abartılı olmadığını ileri sürebiliriz. Diğer bir deyişle, iki yılda CHP sahiden “kendini aşmış”.
Gençler, kadınlar ve solcular
Bu yenilenmenin ipuçlarını miting alanında aradığımızda öncelikle gençlerin ve kadınların gözle görünür hakimiyetinin altını çizmek gerekir. Kurulduğu andan itibaren AKP’ye dinamizmini esas olarak kadınlar ve gençlerin verdiğini gözleyen biri olarak CHP’nin gecikmeli de olsa iktidar partisini bu konuda yakalama noktasına gelmekte olduğunu görüyorum. Kuşkusuz daha fazla sayıda genç ve kadını CHP’de siyasete yönelten esas unsurun Kılıçdaroğlu’nun liderliğidir. Onun lider olarak iyice öne çıkması, “siyaset esnafı” diye tanımlayabileceğimiz unsurların CHP’de yıllardır süren egemenliğinin aşınmasına yol açıyor ve böylelikle parti tabanı ile tavanı arasındaki uçurum adım adım kapanıyor.
Kazlıçeşme resti
CHP’de yenilenmenin ana motivasyonlarından birinin “solculuk”a dönmek olduğunu düşünüyorum. Merkez sağdan ve Ergenekon sanıklarından gösterilen adayların da gölgeleyemediği bu “sol” ruhu miting alanının her köşesinde görmek, hissetmek mümkündü.
Son olarak, CHP’deki yenilenmenin kanıtlarından birinin mitingin organizasyonu olduğu kanısındayım. 2007 genel seçimleri öncesi İstanbul’da miting yapmaya çekinen CHP’nin bu kez, AKP mitinginden bir gün önce, onunla aynı meydanda miting yapmaya kalkması başlıbaşına kaydadeğer bir durumdu.
Ne demek istediğimi açmaya çalışayım: Başbakan Erdoğan’ı Kazlıçeşme’de defalarca izledim. Bu mitinglerin herbiri, hem kalabalık, hem coşku, hem de organizasyon açısından AKP seçim ve referandum kampanyalarının zirvesi olmuştur. Bugünkü AKP mitinginde de bu geleneğin devam edeceğini sanıyorum. Bu nedenle Kazlıçeşme’de miting yapmanın CHP için hayli riskli olabileceğini düşünüyordum. Fakat gördüğüm kadarıyla bu işin altından kalkmayı becerdiler.
Tabii en doğru kıyaslamayı bugünkü AKP mitingini izledikten sonra yapabiliriz. Tıpkı iki partinin Diyarbakır mitingleri sonrasında yaptığımız gibi yarınki yazımızda Kazlıçeşme mitinglerini kıyaslayacağız.