Bir dönem sona erdi
.
Saat 23.00 itibariyle seçim sonuçlarına baktığımda AKP’nin mağlup, CHP, MHP ve DTP’nin galip olduğunu söyleyebilirim. Hiçbir ilde belediye başkanlığı kazanamayan SP ise bazılarının beklediği patlamayı yapamamışa benziyor. Eskişehir ve Ordu’yu güçlü bir şekilde koruyan, Şişli’de yeni transfer Mustafa Sarıgül ile nerdeyse rekor kıran DSP daha bir müddet varlığını sürdürecek gözükürken, Yalova ve Aydın istisnası dışında DP’nin etkisiz, ANAP’ınsa yok olduğunu söyleyebiliriz.
En büyük yarışın Ankara’da AKP-CHP ve MHP arasında olacağını sanıyorduk. Tam öyle olmadı, bunun yerine İstanbul’da beklenmedik bir şekilde kıran kırana yarış yaşanıyor. Bu yazıyı kaleme alırken İstanbul’da sonuç henüz belli olmamıştı ancak bu aşamadan sonra Kemal Kılıçdaroğlu, kaybetse bile “galip sayılır bu yolda mağlup” sayılacaktır.
Seçim kampanyasaı çok sönük ve heyecansız geçmişti, ama seçim sonuçları hiç de öyle olmadı. İlk verilere baktığımızda bir dizi önemli siyasi sonuç çıkarabiliriz. Bazılarını hızla sıralamaya çalışayım:
1) Sanıldığı gibi seçmen yerel seçimleri hiç de genel seçimler olarak algılamamış. Birçok ilde adayların partilerin çok önüne çıkması bunun açık bir kanıtı. Yılmaz Büyükerşen (Eskişehir), Seyit Torun (Ordu), Aytaç Durak (Adana), Kemal Kılıçdaroğlu (İstanbul), Mansur Yavaş (Ankara) ilk akla gelenler.
2) AKP Lideri Erdoğan, aday belirlemede ne kadar yanlış yaptığını herhalde dün gece anlamıştır. O kadar iddialı olduğu İzmir, Diyarbakır, Adana, Mersin, Eskişehir gibi yerlerde uğradığı başarısızlıkta aday seçimi çok belirleyici oldu. Tabii bu noktada en çarpıcı örnek Şanlıurfa’da yaşandı. Ahmet Eşref Fakıbaba, “Erdoğan ceketini yollasa kazanır” efsanesinin balon olduğunu gösterdi. Fakıbaba bence bu seçimlerin baş kahramanıdır.
3) DTP’nin Diyarbakır ve Batman’ı korurken aldığı sonuçlar ve Van, Siirt gibi önemli illeri alacak gözükmesi, Güneydoğu’da “kimlik politikası”na karşı “hizmet politikası”nın yürümediğini ve iktidar partisinin Kürt politikasının çöktüğünü bize net olarak gösterdi.
4) Bu seçimin en büyük galibi sanırım MHP oldu. Bu partinin Adana, Ankara, Aydın, Balıkesir, Isparta, Manisa, Osmaniye, Uşak, Bartın gibi illerde gösterdiği performans 1999 seçimleriyle kıyaslanabilir. MHP’nin, kıyı şeritlerinde patlama yaparken İç ve Doğu Anadolu’da daha iyi neticelere ulaşması da dikkat çekici. Bundan böyle AKP’nin en büyük sıkıntı kaynağının MHP olacağını söyleyebiliriz.
5) CHP de İstanbul’da şaşırtıcı çıkışına ek olarak, Trabzon dışında, elindeki belediyeleri oyunu artırarak korudu ve artı olarak Tekirdağ, Zonguldak, Sinop, Antalya ve Giresun’u da kazanmak üzereydi. Kılıçdaroğlu seçilse de seçilmese de önümüzdeki dönemde hem CHP’nin, hem de tüm Türkiye’nin gündemini belirleyecektir.
6) AKP’nin mağlubiyetinin farklı okumaları olacaktır. Bunlardan bazılarını sıralayacak olursak:
“Seçmen ekonomik krizin faturasını bir ölçüde iktidara kesti.
“Erdoğan aday belirlemede çok büyük hatalar yaptı.
“Erdoğan partisi” olması AKP’nin önünü ciddi bir şekilde tıkadı. AKP lideri çok ağır bir yükün altında ezildi.
“Toplumdaki kutuplaşmayı tırmandırmak AKP’nin aleyhine oldu.
“İstanbul, Antalya, Adana, Ege ve Akdeniz’in gelişmiş bölgeleri ve Batı Karadeniz’de alınan sonuçlar, seçmenin AKP’yi “merkez partisi” olarak görmediğini gösterdi.
“Kürt sorunu konusundaki inişli çıkışlı grafiği Güneydoğu seçmenini ciddi bir şekilde rahatsız etti.
Bu seçimlerden önce hep 1989’daki yerel seçimlere, yani ANAP’ın beklenmedik oy kaybına atıflarda bulunulmuştu. 20 yıl sonra aynı senaryonun tekrarlandığı söylenemez ama AKP’nin her seçimde oyunu artırma efsanesinin sona erdiği çok açık. 30 Mart sabahından itibaren Erdoğan ve arkadaşlarının en büyük sorunu bu inişi durdurmanın yollarını aramak olacak. Bunun hiç de kolay olmayacağı açıktır. Bir kere düşüş başlamayagörsün trenden peşpeşe ayrılmalar başlayabilir. Bundan böyle hem CHP, hem MHP, hem DTP, hatta bir ölçüde SP de, kendilerine daha güvenli bir şekilde iktidar partisini yıpratmayı sürdüreceklerdir.
29 Mart yerel seçimleri, 2002 Kasım ayından beri yaşanan bir dönemin artık sona erdiğini ilan etmiştir. Bundan sonra neler olacağını kestirebilmek şimdilik pek güç.