Not almadan izlenemeyen dizi: DARK
.
Netflix Dark’ı eklediğinden beri izleyeceğim diziler listeme girmişti ama bir türlü başlayamamıştım. Fakat kimi görsem Dark’tan bahsedince artık izlemek zorunlu hale geldi. Geçen hafta oturup 10 bölümü izledim. Fakat bu diziyi izlemek öyle kolay olmadı. Sürekli başa alıp kaçırdığım noktaları not alarak ilerledim. Çünkü Dark, kafanızı dağıtmak için izleyebileceğiniz bir iş değil! Tam tersi anlamak için ekstra bir konsantrasyon göstermeniz gerekiyor. Almanca olması da işi zorlaştırıyor. Çünkü İngilizce dizi izlemeye alışan beynim biraz zorlandı Almanca’da...
Başta garipsedim, alt yazıyı kaçırdım ama ilk bölümden sonra alıştım. Öncelikle Dark’ı izlemeye karar verdiyseniz ilk önerim kaleminizi defterinizi yanınıza alın. Çünkü kim kimdir listesi yapmanız gerekebilir. Dark, zaman kavramını irdeliyor. Geçmiş, gelecek ya da şimdi. Her şey birbirine bağlanıyor. Geçmiş geleceği etkiliyor zannediyorsun ama bu hikayede gelecek geçmişi etkileyebiliyor. Ne, nasıl, kim önemli değil Dark’ta... Asıl mesele nasıl olduğu değil, ne zaman olduğu... Dizinin bir başrolü de yok! Herkes başrole çıkabiliyor. 33 yıl döngüsü işleniyor dizide... O nedenle 2019,1986 ve 1953 yılları arasında bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Kaybolan çocukları zamanda arıyorsunuz. Karşınıza inanılmaz sürprizler çıkarıyor. Spoiler vermeden anlatması zor. Ancak her bölüm bittiğinde diğer bölümü açmak zorunda hissediyorsunuz kendinizi. Sanırım Lost’tan beri elimize kağıdı kalemi aldırtıp kim kimdir, hangi zamanda olmuştur notları aldırtan başka bir dizi olmamıştı. İlk sezon finalinde ise çok daha cezbedici bir yolculuğun başlayacağı sinyali veriliyor. Şimdiden ikinci sezonu bekler hale geldiğimi söyleyebilirim.
Dolunay final yapıyor
Özge Gürel, Can Yaman, Hakan Kurtaş ve Necip Memili’nin başrollerini oynadığı Dolunay, bu hafta son bölümüyle ekrana gelecek. 26 bölüm sürecek olan dizi aslında yazın büyük sürprizi olarak başlamıştı. Ancak kış sezonuyla birlikte düşüşe geçti. Ancak reyting düşüşünün nedeni hava durumu değildi. Hikayenin tek bir noktada kalmasıydı. Maalesef 130 dakikadan kısa olmayan Türk dizileri için romantik komedi türlerinin gençlik aşkının yanına farklı hikayeler eklemesi gerekiyor. Çünkü yabancı dizilerde 10 bölümde izlediğimiz şeyi biz bu süreler nedeniyle 2 bölüme sıkıştırılmış halde izliyoruz. Hal böyle olunca hikaye çabuk tükeniyor ve özellikle Türk dizilerinde 6’ncı bölümden sonra tehlike sinyalleri çalmaya başlıyor. Ne yazık ki, Dolunay’ın başına da bu geldi. Ferit ve Nazlı arasındaki inatlaşma, birbirlerine ilan-ı aşk, Bulut’un velayeti ve Asuman’ın yaptıkları arasında sıkışıp kaldı dizi... 10’uncu bölümden itibaren aileleri devreye sokup, yan hikayeleri açsalardı durum farklı olabilirdi. Olan oldu, Dolunay bu hafta finale gidiyor. Bu devirde romantik komedi dizisini 26 bölüm götürebilmek bile büyük başarı. Herkesin emeğine sağlık!