‘Hayat Ağacı' ilaç gibi geldi
.
Eylül ayında yeni dizilerin görücüye 27 Ağustos 2013 tarihinde “Biz ne zaman bu kadar kötü olduk?” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Yazıda “Eskiden kutsal aile kavramı diye bir şey vardı. Dizilerde de aile, komşuluk, dostluk, vefa gibi kavramlar işlenirdi. Perihan Abla, Süper Baba, Hayat Bağları, İkinci Bahar, Ekmek Teknesi dediğimde hepiniz ne demek istediğimi anlarsınız. Bu dizilerin ortak özelliği kötünün, kötülüğün aile içinden değil, dışardan gelen bir şey olduğunu göstermesiydi. Ne zaman ailenin başına bir şey gelse herkes bir araya gelir iyilik kılıcını kötülere karşı çekerdi. Bizlerde ekran karşısında onların yanında olur kötülere karşı zafer kazanırdık” diye isyan etmiştim. Ama o dönem sektördeki herkes “Reyting getirmez, tutmaz öyle işler” demişti. Kısacası benim isyanım ütopya olarak kalmaya mahkûmdu. Ta ki perşembe akşamı TRT 1’de Hayat Ağacı dizisi başlayana kadar… Focus Film-Nilgün Sağyaşar’ın yapımcılığını, Cafer Özgül’ün genel koordinatörlüğünü, Volkan Yazıcı’nın senaristliğini üstlendiği diziyi Barış Yöş yönetiyor. Dizinin inanılmaz bir oyuncu kadrosu var. Fikret Kuşkan, İdil Fırat, Özge Özberk, Onur Saylak, Enis Arıkan, Zeynep Aydemir, Tolga Güleç, Beyza Şekerci, Kenan Bal, Ayşe Tunaboylu ve Fırat Temir. Dikkat ederseniz herkes oyuncu. O nedenle ekranda şahane bir oyunculuk şöleni izledik. Herkes rolünü fazlasıyla giymiş ve bizi o karakter olduğuna inandırmıştı.
Kenan’a karşı birleşecekler
Hayat Ağacı, Eşref Karahanlı adlı geleneklerine bağlı bir kunduracının ailesinin parçalanma ve bir araya gelme hikâyesini konu ediniyor. Karahanlı oğlu Murat, gelini Filiz, torunları Selen,Can ve küçük kızı Umut’la birlikte yaşıyor. Ailede dede Eşref ve babaanne Keriman’a bir saygı var. Ama bu saygı korkudan değil sevgiden… Ortanca kızı Ayşen, damadı Cengiz ve torunu Birce İzmir’den İstanbul’a baba evine dönerler. Çünkü Cengiz özü sözü bir adam değildir. İzmir’de birilerini dolandırmış ve son çare “Tutunamadık” diyerek kayınpedere sığınmıştır. Onların gelişi Murat ve ailesinin uzun süredir hayal ettiği ayrı eve çıkış bileti olur. Eşref Karahanlı’nın diğer kızı Esra ise tam bir kariyeristtir. 2 yıldır işsiz eşi Arif çocukları Didem’e bakar ama Esra mutsuzdur. Her şeye rağmen birbirine kenetlenmiş bir aile tablosu izleriz. Ta ki Kenan gelene kadar… Eşref’le arasında nasıl bir husumet olduğunu bilmediğimiz ama o aileyi dağıtmaya yeminli bir karakter Kenan. Zaten dizinin bölüm finalinde de ekmek teknelerini yakarak ne kadar gözü kara olduğunu kanıtlıyor. Umarım bundan sonra Kenan’a karşı birleşen bir aile izleriz.
Reytingin canı cehennme
Barış Yöş, çok iyi bir atmosfer yaratmış. Ben bu aileyi izlerken yaşadıklarını inandım. Çünkü tüm sorunlar çok gerçekti. Hepimizin ailesinde olabilen şeyler vardı. Kısacası Hayat Ağacı bana ilaç gibi geldi. Gelelim reyting sonuçlarına… Dizi, Kurtlar Vadisi Pusu, Kocamın Ailesi, Güldür Güldür Show ve Aramızda Kalsın varken ciddi bir varlık gösteremedi. Tüm Kişiler’de 1.17 reytingle 24’üncü, AB’de 1.20’yle 20’nci oldu. Kabul ediyorum reyting düşük ama TRT 1’de yayınlanıyor. Yani kamu yararına hizmet eden bir kanaldan bahsediyoruz. O nedenle tıpkı TRT 1 kanal koordinatörü Kurtuluş Zeydan’ın dediği gibi “Reytingin canı cehenneme.” Yeter ki, bize unuttuğumuz kavramları hatırlatan, didaktik bir anlatımı olmayan böyle işler çıksın.