Sözleri hatırlatmak için
.
Vatan Haber
Başbakan Erdoğan’ın, partisinin Kızılcahamam toplantısındaki kapanış konuşması genel çizgileriyle bir “balkon konuşması”ydı.
CHP’nin bazı yolsuzluk iddialarına cevapların dışında, iki seçim başarısının ardından yaptığı balkon konuşmaları gibi, bütün ülkeyi, bütün farklarıyla kucaklamak, herkesin beklentilerini gerçekleştirmek iradesini tekrarladı.
Erdoğan’ın yeni anayasayla ilgili olarak söyledikleri de toplumsal ve siyasi uzlaşma vurgusunun yanında 1982 Anayasası’nın mantığının tam tersi bir mantığa sahip olacağına ilişkin iradenin tekrarı da diğer siyasi partilere ve sivil topluma da sorumluluk yükleyen bir iradedir.
Başbakan’ın konuşmasındaki “verdiğimiz bütün sözleri yerine getirdik” şeklindeki cümle, belki kendi gündemindeki öncelikler açısından doğru bir ifade olabilir, ama biraz açılması ve birçok konunun hatırlanması gereğini doğuran bir ifadedir.
Daha birkaç gün önce, Başbakan’ın BDP’nin Meclis’te baş örtüsü serbestliği talebiyle ilgili girişimine verdiği cevaptaki “sen Zerdüştsün sana ne başörtüsünden” cümlesi, verilmiş sözlerin gerçekleştirilmesindeki eksikliklerin alanını gösteriyor.
İfade özgürlüğü, iletişim özgürlüğü alanında, yaklaşık on yıldır Başbakan’ın çoğu kendi ağzından ve parti sözcülerinin ağzından verilmiş sözler yerine getirildiği zaman Erdoğan’ın dünkü sözü gerçekleşmiş olacaktır.
Terörle Mücadele Yasası‘nın ele alınacağını Başbakan defalarca söyledi. Yüzde on seçim barajı da ele alınmadı. İfade özgürlüğünün güvencelerini güçlendirecek, iletişim özgürlüğünün temel insan haklarından biri olarak korunması da hâlâ sağlanmış değildir.
Başbakan’ın eski sözleri arasında yer alan ve hâlâ vatandaşı rahatsız eden bir konuya, milletvekili dokunulmazlığının yeniden düzenlenmesine ilişkin olarak da herhangi bir adım atılmamıştır.
AKP’nin iktidar döneminde “demokratik reform” alanına girecek çok önemli adımlar atılmış olduğunu ortadadır. Bu adımların tam hedefe ulaşılabilmesi için hiçbir gedik kalmaması gerekiyor. Şu anda kapanmamış gediklerin yarattığı sonuçlar ortada olduğuna, demokrasi ve özgürlükten kimseye zarar gelmeyeceğini de öğrendiğimize göre, bunların da kapatılmasında herhangi bir zorluk görünmüyor. O gedikleri kapatacak adımlar da atıldığında Erdoğan’ın cümlesi tamamlanmış olacaktır.