Çözüm korkusu
.
Vatan Haber
CHP’nin adımıyla başlayan çözüm için işbirliği hamlesinin ardından, “çözüm korkusu”nun tek sahibi olarak MHP kalmış gibi görünüyor. Kamuoyunun geniş bir şekilde bu işbirliği hamlesine destek vermesi de MHP’yi öfkelendiriyor.
Bu tepki doğaldır, terör var oldukça, yarattığı öfke ve acı MHP’ye belli bir kitlesel destek sağlamaktadır.
MHP’nin bugünkü siyasi pozisyonunda durabilmesi ve yüzde 10’un üzerinde bir oy oranına ulaşabilmesi için diğer uçtaki PKK da bugünkü hâliyle var olmalıdır.
Kılıçdaroğlu’nun Başbakan Erdoğan’a giderek “demokratik çözüme katkı” adımını atması ve karşılıklı işbirliği yollarının açılması anlaşması, sadece MHP’yi zor durumda bırakmadı.
CHP’nin içindeki “ulusalcı” veya milliyetçi-devletçi yapı da kendi siyaset anlayışına uygun olarak demokratik çözüm çerçevesinde yer alan her girişime hep karşı tavır almıştır.
Şu anda onların umudu, Kılıçdaroğlu ve/veya Erdoğan’dan gelecek bir yanlış adımla sürecin tıkanması ve “biz söylemiştik” diye ortaya çıkabilecekleri bir ortama dönülmesidir.
Zorda kalan muhafazakâr-devletçi yapılar arasında, Erdoğan’ın partiye tam hâkimiyeti dolayısıyla kendi başına ortaya çıkamayan bir AKP’li “çevre” de vardır. Bu “çevre” görevdeki İçişleri Bakanı’nın üslubuyla kendisini belli ediyor.
“Çözüm korkusu” hattındaki bu yapıların dışında BDP de “zorda kalanlar” arasında yer almaya devam ediyor. BDP’nin “demokratik çözüm” konusunda “korku” hattında bulunduğunu söylemek haksızlık olur.
Ancak Başbakan ile ana muhalefet liderinin yarattığı iyimser iklime katkıda bulunmak konusunda BDP’de “katılımcı” bir tavır henüz açık olarak ortaya çıkmış değil.
BDP’nin “bekleme” hâli, şu anda Kuzey Irak’ta yürütülen çalışmalara bağlı olabilir. Ancak BDP’nin açık bir “işbirliği” yönünde irade göstermesi, Kuzey Irak Kürt liderlerinin yürüttüğü çalışmaya da olumlu katkı sağlayacaktır.
MHP ve CHP’nin “ulusalcı”ları “çözüm korkusu” hattında birlikte çalışabilir. Ama BDP’nin bu hatta görünmeye, bu hatta yakın olduğu izlenimi vermeye hakkı yoktur.
Türk toplumunun büyük kesimi gibi Türkiye’nin Kürt vatandaşlarının büyük çoğunluğunun da “çözüm korkusu”nu geride bıraktığını görmesi, BDP’ye seçimini yapmakta kolaylık sağlayacaktır.