Deprem “barışmak” için bir fırsat olabilir mi?
.
Üç gün önce atv ve Kanal D ortak bir “Van’a yardım” programı yaptılar, diğer kanallar da bu programı yayınladı.
Sonuç: Bir gecede 62 milyon lira toplandı.
Ben programı izlemedim, programla ilgili yorumları Sabah Gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ’dan okudum.
Yüksel’in yazısını okurken gözlerimden yaşlar boşanmaya başladı.
Utanç verici “Müge Anlı zihniyeti”ne rağmen (bkz: “oh olsun”, “ilahi adalet” “polise taş atarken iyiydi, şimdi ne hakla yardım istiyorsun?”) insanlar az çok demeden vermişler.
Gerçi 65 milyonluk ülkede kişi başına 1 lira bana sorarsanız az.
On milyon kişi onar lira bile vermiş olsaydı 100 milyon demek.
Toplanan para daha çok olabilirdi, olmalıydı, olmalı.
Yine de çok şükür dedim. Türkiye beni hayal kırıklığına uğratmadı.
Fakat esas hayalim şu:
Hatırlarsanız bundan 12 yıl önce Türkiye ve Yunanistan’ı deprem “barıştırmıştı”. Arka arkaya deprem yaşamıştık ve iki ülke birbirimine canı gönülden yardım etmişti. O günden sonra Türkiye Yunanistan düşman kardeşler olmaktan çıktı. Şimdi fırsatını bulan karşı kıyıya gidiyor. Biz oralara tatile, onlar buralara çalışmaya geliyor.
Bunu söylemek çok üzücü, farkındayım, hatta muhtemelen tepki de toplayacağım ama bu deprem batının doğuyla, haydi daha açık olalım Türkün Kürtle “barışması” için vesile olabilir mi?
Diyeceksiniz ki insanlar Allah’ın soğuğunda aç açıkta kalmışken, “Müge Anlı zihniyeti” (bkz: “oh olsun”, “ilahi adalet” “polise taş atarken iyiydi, şimdi ne hakla yardım istiyorsun?”) kol gezerken ve daha fenası PKK karakol baskınlarına devam ederken (Osmaniye’de daha dün üç polis saldırıda hayatını kaybetti) biliyorum çok zor ama..
Yine de bu büyük felaket acaba büyük barışa döner mi?
O kadar istiyorum ki bunu...
İşte bunun için daha çok yardım etmemiz gerek.
Beş lira, on lira ne yapabiliyorsanız yapın.
Hiç bir şey yapamıyorsanız cep telefonunuzu elinize alıp VAN-ERCIS yazıp 2868’e yollayın. 5 liranız Kızılay’a gitsin.