Yargıçlar YARGI-SEN’İ kapattı
.
YARSAV ’ı (Yargıçlar ve Savcılar Birliği) kurdu, Adalet Bakanlığı ile hükümet ile karşı karşıya geldi.
Ardından, Yargıçlar ve Savcılar Sendikası, Yargı-Sen’i kurdu. Yine eleştirdiği iktidarın tepkisini çekti.
Ankara Valiliği dava açtı. Yargı-Sen’in kapatılmasını istedi.
Gerekçe, Kamu Sendikaları Kanunu’nda yer alan, “Yargıçlar ve savcılar sendika kuramaz, meslek esasına göre de sendika kurulamaz” maddesiydi.
Ankara 15’inci İş Mahkemesi, Yargı-Sen’in kapatılmasına hükmetti. Yani yargıçlar, Yargı-Sen’i kapattı .
Karar sonrası YARSAV ve Yargı-Sen’in kurucusu Ömer Faruk Eminağaoğlu’nu aradım, “Kamu Sendikaları Kanunu’ndaki madde açık. Kapatma kararı normal değil mi?” diye sordum.
“Doğru” dedi, “Kanun maddesi öyle ama Türkiye’nin imzalamış olduğu altı tane uluslararası sözleşme var . Ve bu sözleşmeler, Yargı-Sen’in kurulmasına olanak tanıyor.”
“Ama yasa?..” diyecek oluyorum, izah ediyor:
“Anayasa’nın 90’ıncı maddesi çok açık şekilde, ‘Temel haklar konusunda, yasalar ile sözleşmeler çakışırsa, uyuşmazlığın çözümünde uluslararası sözleşmeler esas alınır ’ diyor. Ama mahkeme Anayasa’daki bu açık hükmü görmüyor.”
“Madem madde bu kadar açık, mahkeme nasıl yok sayabilir ki bunu?” diye soruyorum.
Ömer Faruk Eminağaoğlu, o bildik üslubuyla yanıt veriyor:
“Yok sayıyor çünkü siyasal irade, yargıda örgütlenme istemiyor. Gücün yanında bir yargı, gücün yanında bir HSYK... O zaman bağımsız yargı nerede?”
Eminağaoğlu, mahkemenin kararını temyiz ettiklerini ve karar kesinleşinceye kadar da sendikal faaliyetleri sürdüreceklerini söylüyor. “Yargıtay kapatma kararını onarsa, o zaman AİHM ve İLO ’ya başvuracağız” diye de ekliyor.
Bu arada, biliyorsunuz, Ömer Faruk Eminağaoğlu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yaz kararnamesiyle, Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı görevinden, İstanbul’a hakim olarak atandı.
Son soru, bu konuya ilişkin: “İstanbul’a atanmanız konusunda son durum ne?”
“20 Temmuz itibariyle İstanbul’da göreve başladım ama şu anda izindeyim” diyor Eminağaoğlu. Ve noktayı şu sözlerle koyuyor:
“Beni görevi, mesleği bırakmaya zorluyorlar . HSYK’ya itiraz ettim, hala sonuçlanmadı. İtirazım reddedilirse, ben de atanma kararımla ilgili olarak da AİHM ve İLO’ya başvuracağım.”
TSK’nın cezaevi istatistiği
Bugün (28 Temmuz 2011) itibariyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) kaç mensubu tutuklu?
Bunların kaçı muvazzaf, kaçı emekli?
Demir parmaklıklar ardındaki general amiral sayısı kaç?
Özetle, TSK’nin ‘cezaevi istatistiği’ nasıl?
Resmi kaynaklardan kesin rakamlar ı aldım.
Buyurun...
Ergenekon 1 ve 2, Balyoz, Islak İmza, Poyrazköy, Fuhuş, Askeri Casusluk gibi davalardan tutuklu yargılanan ve cezaevlerinde bulunan Silahlı Kuvvetler mensubu sayısı, toplam 423.
Bunların 173’ü muvazzaf, yani aktif görevde. 250’si ise emekli.
173 muvazzafın dağılımı şöyle:
43 general ve amiral.
121 subay.
8 astsubay.
1 uzman çavuş.
250 emekli personelin dökümü de şu şekilde:
76 general amiral.
163 subay.
10 astsubay.
1 uzman çavuş.
Tabii bu rakamlar, dediğim gibi, bugün, yani 28 Temmuz 2011 itibariyle geçerli ...
General amiral oranı
Ve bir başka istatistik...
TSK’nin general amiral sayısı ve bu rakamın ordunun toplam mevcuduna oranı ...
Bir de TSK ile bazı yabancı ülke ordularının kıyaslaması. Vaziyet şöyle:
TSK’da, genelkurmay başkanı dahil 364 general ve amiral var.
Ordunun toplam personel sayısı, 582 bin 365.
Yani (yaklaşık) her bin 600 personele bir general ya da amiral düşüyor.
Ve bazı dış örnekler... (Rakamlarda küsüratı yuvarlayıp, yaklaşık aktarıyorum.)
İngiltere’de; ordu mevcudu 186 bin. General amiral sayısı 820. Oran, 226 personele bir general amiral.
İtalya’da, mevcut 180 bin. Paşa sayısı 485. Oran, 371’e bir.
Yunanistan’da, 142 bin personelden 319’u general amiral. Oran, 445’e bir.
İspanya’da, ordu nüfusu 129 bin. General amiral sayısı 254. Oran, 507’ye bir.
Fransa’da 217 bin üniformalı var. 338’inin apoleti sırmalı. Oran, 642’ye bir.
Almanya... Mevcut 188 bin. General amiral 202. Oran, 930’a bir.
Polonya’da 134 bin kişilik orduda, 120 general amiral görev yapıyor. Oran, bin 116’ya bir.
Türkiye’yi tekrar hatırlatalım:
582 bin personel. 364 paşa. Oran bin 600’e bir.
ABD ve Rusya ordularında durumlar biraz farklı. TSK ile doğrudan kıyaslamak pek mümkün değil. Çünkü mesela ABD’de, ‘rezerv generaller’ gibi farklı uygulamalar var.