Asıl gündem çocuklarımız
.
Seçim telaşı, yoğun siyasi tartışmalar, yeni yönetim sisteminin detayları, TBMM’nin açılışı, kurulacak yeni hükümet, sandıktan çıkan sonuçların muhalefet partilerinin iç dengelerine yansımaları derken; çocuklarımızın başına gelenleri unutmamak gerekiyor.
***
Türkiye’nin dört bir yanından ‘kaybolan çocuk’ haberleri geliyor art arda.
Küçücük yavrular kayboluyor, kaçırılıyor; çoğunlukla da günler sonra cansız bedenlerine ulaşılıyor çocuklarımızın.
Dram üstüne dram… Acı üstüne acı...
Haberleri okumaya, izlemeye yürek dayanmıyor.
***
Çocuk tacizleri, çocuk tecavüzleri, çocuk kaçırmalar, çocuk cinayetleri...
Bitmiyor, sonu gelmiyor.
Birkaç gün konuşuyor, sonra unutuyoruz maalesef.
Ateş düştüğü yeri yaktığıyla kalıyor her seferinde.
***
Sorumlu makamlarda olanların açıklamalarına bakıyorsunuz; kimi sapık taciz ya da tecavüzcüler için ‘kimyasal hadım’ formülünden bahsediyor, kimi idam istiyor cani katiller için.
Caydırıcı cezalar muhakkak ki gerekli ama kimse çevremizdeki bu insan müsveddelerinin neden her geçen gün çoğaldığını sorgulamıyor.
Bu sapıkların hangi koşullar sebebiyle bu hâle geldiklerini kimse irdelemiyor. O şartların, yani bataklığın kurutulması için neler yapılmalı, kimse buna kafa yormuyor.
***
Çocuklarımıza musallat olan bu tacizci, tecavüzcü, katil sürüsünün doğduğu ve geliştiği ortamlar nasıl değişir?
Bu konuda yapılmış ya da yapılmakta olan bilimsel çalışmalara neden kimse itibar etmiyor?
Evlatlarımızı, gençlerimizi, kadınlarımızı karşı karşıya oldukları bu hayati tehlikeden korumak için çok başlıklı; kısa, orta ve uzun vadeli eylem planları neden yok?
Ya da var da, bizim mi haberimiz yok? (Keşke öyle olsa.)
***
Aileler artık çocukları için okul tercihlerini yaparken ‘güvenlik öncelikli’ hareket ediyor. Akademik başarı kaygısı çoğu aile için ikinci planda.
Okulun bulunduğu muhit ve çevresi güvenli mi?
Servis ya da toplu ulaşım aşamasında tehlike var mı?
Okul yönetimi öğrenci güvenliği konusunda hassas mı?
Özel okullarda görev yapan özel güvenlik şirketleri ve personel işini layıkıyla yapıyor mu?
İnsanlar evlatlarını güvenilir eğitim kurumları ve eğitim personeline emanet etmek istiyor. İstemekten öte, önceliği bu konuya veriyor.
‘İyi okul’ artık her şeyden önce ‘güvenli’ olan okul.
Hem içi hem de yakın çevresi güvenli...
***
Seçimler, siyaset, iktidar muhalefet ilişkileri, Meclis, hükümet, ekonomi, dış politika, terörle mücadele...
Tamam, hepsi önemli; kabul.
Ama hangisi bir çocuğumuzun beden ve ruh sağlığından, hangisi bir evladımızın canından daha mühim; söyler misiniz bana!