Asıl referandum kıdem tazminatında
.
Yine yeni yeniden ısıtılıp gündeme getirilen kıdem tazminatı fonunda güncel gelişmeleri ele alalım.
Kıdem tazminatı yılların emeği, alın teri. Az da olsa, çok da olsa her çalışanın aklının bir yerinde duran temel bir hak. Çalışma Bakanlığı sürekli olarak her
10 çalışandan sadece 2’sinin kıdeme hak kazandığını belirterek yeni sisteme olan ihtiyacı yıllardır gündeminde tutuyor.
Hükümetimiz yeni sistem ve bir tazminat fonu kurulması konusunda ısrarlı ve bu sefer kararlı. Bu konuda geçtiğimiz dönemlerde de tartışmalar yapılmış, sendikalar ve işverenlerle ortak bir noktada buluşulamamış ve Başbakanımızın talimatıyla fon meselesi rafa kaldırılmıştı.
Tartışmalar yeniden süre dursun, Çalışma Bakanımız tarafların üzerinde mutabık olmadığı bir kıdem sistemini kesinlikle hayata geçirmeyeceklerini belirtmekte. Hedef; kıdem miktarını azaltmayan, işverenin ödeme kabiliyetini artıran, her çalışanın kıdemini garantileyen sistem olması.
Kıdem miktarı azalır mı artar mı?
Fona sadece ilk defa sigortalı olanlar mı dâhil edilecek?
Fon SGK primine mi ilave edilecek?
İşten kendi isteğiyle ayrılanlar kıdem tazminatına hak kazanabilecek mi?
Evlenen kadın sigortalının, askere giden erkek sigortalının kıdemi ne olacak?
15 yıldan önce kıdem tazminatı alınabilecek mi?
Akıllara gelen ilk sorular…
Kıdem tazminatı neden sorun?
- 13 milyon aktif sigortalı çalışandan sadece 2 milyonu kıdem tazminatı alabiliyor, yüzde 70’i alamıyor.
- 100 işçiden 15’i kıdem tazminatına hak kazanıyor.
- Kayıt dışılık nedeniyle 100 çalışandan 35’inin kıdem hakkı bulunmuyor.
- SGK sistemi incelendiğinde geçtiğimiz yıl 13 milyon çalışana karşılık 19 milyon çıkış bildirgesi yapılmış.
- Kıdem tazminatı hakkına kavuşulmaması için bir işçinin yılda 3-4 kez işe giriş çıkışı yapılmış.
- Çıkış bildirgelerinin yüzde 80’i bir yıldan az çalışan işçilerden oluşmuş.
- Temizlik, güvenlik gibi taşeron firmalarda bu durum ayyuka çıkmış.
- Mevsimlik ve geçici işlerde çalışanların tazminat haklarından bahsetmek bile mümkün değil.
- İflas eden şirketlerde çalışanların kıdem tazminatları hayal olmuş.
- İş uyuşmazlığı davalarının yüzde 70’i kıdem ve diğer yasal alacakların alınamamasından kaynaklanıyor.
Fonlu çözüm geliyor
Bakanlık, 2017 başında başlayan zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi’nin getirisini götürüsünü test ettikten sonra kıdeme fonlu sistem çalışmalarını tamamladı. Peki, sistem nasıl işleyecek?
İşsizlik fonu gibi kıdem tazminatı fonu kurulacak. Her çalışanın bir fon hesabı olacak. İşveren, her çalışanı için taslak metinde geçen ancak oranı netleşmeyen yüzde 4’lük ilave primi işçisinin kıdem tazminatı karşılığı olarak her ay fona ödeyecek. Kanunun yürürlük tarihinden itibaren ilk defa sigortalı olarak işe girenler zorunlu olarak yeni fon sistemine dahil olacak. En çok merak edilen kazanılmış haklar ne olacak? Mevcut çalışanlar veya emekliliğine az zaman kalanlar isterlerse fona girmeyecek. Ancak, çalışanın geriye dönük haklarının korunması için işçi ile işverenin anlaşması halinde o güne kadar kazanılmış hak fona aktarılabilecek.
Yeni sistemde çalışanlar kıdeminin yatıp yatmadığını ve ne kadar birikimi olduğunu takip edebilecek. Fonun garantörü devlet olacak ve kıdem konusunda işveren ile çalışan karşı karşıya gelmeyecek.
Mevcut uygulamada, 3 bin TL brüt maaşla çalışan bir personelin kıdem hesabı 1 yıla karşılık 3 bin TL brüt üzerinden damga vergisi düşüldükten sonra 2 bin 985 TL olarak karşımıza çıkıyor. Yeni sistem de yüzde 4’lük ilave ile hesaplandığında aynı maaşla çalışan personelin kıdem fonunda yıllık 1.440 TL toplanacak. İşte burada devlet garantisi devreye girecek, fon getirileri ve devlet katkısıyla yine 30 günlük kıdem hesabına ulaşması sağlanacak.
Her başlık bir soru işareti…
Kıdem tazminatı gündemi inişli çıkışlı. Amaç güzel, yöntem muallak… Tüm bu gelişmeler, 2017 yılında içerisinde çok az zaman sonra…