Şampiy10
Magazin
Gündem

Çoğumuz bu riskin farkında bile değiliz: Güneş gözünüzü yakabilir!

İlkbaharın sonuna geldiğimiz şu günlerde, yaz güneşi kendini göstermeye başladı. Ne var ki ister sahilde gezerken olsun ister parkta yürüyüş yaparken, çoğu insanın dikkate almadığı bir risk var: Tıptaki adı fotokeratit olan güneşten yanmış gözler! ABD’de yaşayan 47 yaşındaki Dana Galiano bu tehlike yüzünden ailesiyle gittiği tatilde adeta kâbusu yaşadı. Peki fotokeratit nasıl meydana geliyor ve nelere yol açıyor? Güneş gözlüğü takmak çözüm oluyor mu?

ABONE OL
Vatan Haber

ABD’nin New Jersey'de yaşayan Dana Galiano, bir gününü ailesiyle neşe içinde plajda geçirirken başına geleceklerden habersizdi.

Galiano, plajda geçirdiği saatler boyunca hiç güneş gözlüğü takmadı. Eve geldiğinde gözlerinde sanki kum kaçmış gibi bir yanma hissi duydu. Yapılan incelemeler sonuncunda Galiano'nun iki gözünde de güneş yanığı yani ‘fotokeratit’ olduğu ortaya çıktı.

Daily Mail'e konuşan Galiano, rahatsızlığın önce sağ gözünde başladığını belirterek, “Çok sık güneş gözlüğü takan biri değilim. Bugüne kadar hiç göz hastalığı da yaşamadım. Fakat ailece gittiğimiz deniz kıyısında gözümde şiddetli bir yanma hissettim. Bir anlık bir şey olduğunu düşündüm ama yanıldım” dedi. Galiano şöyle devam etti:

“Yanma sonrası gözlerimi kapattım ve yüzüme bir havlu örttüm. Sahilden eve geldiğimde yüzümü suyla duruladım. Hatta anneme ‘Bir bakar mısın, gözümde kum var mı?’ dedim. Görünürde bir şey yoktu. Hatta gözüm kırmızı da değildi. Fakat çok şiddetli ağrıyordu. Birkaç saat sonra ağrının şiddeti azaldı. Daha sonra gözümde bir çizik fark ettim ve bu beni çok korkuttu…”

‘GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ TAKMAYARAK HAYATIMIN HATASINI YAPTIM’

Bir hafta sonra sol gözünde de aynı ağrının olduğunu söyleyen Galiano, “Gittiği doktor, ‘Gözünüzde güneş yanığı var ve bu kalıcı’ dedi. Daha da kötüye gidebileceğini, gündelik hayatımı etkileyeceğini ve görme problemleri yaşama ihtimalim olduğunu söyledi. O an güneş gözlüğü takmayarak hayatımın hatasını yaptığımın farkına vardım. Acısını ömür boyu çekeceğim, bundan sonra sürekli göz yorgunluğu yaşayacağım” ifadelerini kullandı.

New York’ta göz cerrahisi konusunda uzmanlaşmış bir göz doktoru olan Dr. Jeff Dello Russo'ya göre fotokeratite bağlı kalıcı görme hasarı, yaz aylarında normalinden daha çok gözlenen bir durum…Dr. Russo, "Bu durum yaz aylarında çok görülür. Gözlerinizin kırmızı ve tahriş olması dışında görünürde hiçbir belirti olmadan da fotokeratitiniz olabilir” dedi.

‘GÜNEŞE DOĞRUDAN BAKMAK GÖZÜN TÜM TABAKALARINI ETKİLER’

Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğum Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, “Güneşe doğrudan bakmak, gözün neredeyse tüm tabakalarını olumsuz etkileyen UVA ve UVB’ye maruziyeti artırır. Bu durum cildimizde nasıl yanıklara sebep oluyorsa, gözün ön saydam tabakası olan korneada da fotokeratit dediğimiz güneş ışığı yanıkları oluşturur. Ayrıca hava sıcaklığının ve dolayısıyla buharlaşmanın artması nedeniyle göz yaşımız çok daha hızlı buharlaşır. Bu nedenle 

gözyaşımızın kornea yüzeyindeki koruyucu kalkan etkisi ortadan kalkar ve görmeyi etkileyen bir tablo ortaya çıkar” dedi. ABD'yi alarma geçiren bakteri: Gözün içinde eriyor! 18 eyalette 81 kişide görüldü, 4 kişi hayatını kaybetti

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhsin Eraslan da “Güneş ışınlarının dünya üzerine daha dik geldiği mevsim olan yazın ultraviyole ışınların zararlı etkileri ne yazık ki vücudumuzu daha belirgin olarak tehdit eder” dedi ve ekledi:

“Yaz ayları dışında kışın deniz seviyesinden yükseldikçe ultraviyole ışınlarının etkisi arttığı için kayak merkezlerinde zaman geçiren insanlarda da bu sorun ortaya çıkar. Gözlerimiz için tehdit unsuru olabilen bu direkt güneş ışığı maruziyeti sadece gözümüzün en dış tabakası olan kornea tabakası için değil, aynı zamanda en iç tabaka olan retina tabakası için de yanık riski oluşturur.”

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

"Fotokeratit gelişen bir gözde; ani başlayan bulanık görme, kızarıklık, ağrı, batma ve sulanma gibi şikayetler görülür" diyen Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, “Bu nedenle, eğer uzun süre güneş ışığına maruz kaldıktan sonra bu belirtilerden biri gözüküyorsa ve geçmiyorsa bir göz hastalıkları uzmanına başvurulması gerekiyor” dedi.

Güneş ışığına uzun süre maruz kaldıktan sonra gözde şikayetler meydana geldiyse, gözlerin bol su ile yıkanması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Muhsin Eraslan, “Su burada çok önemli, göz güzelce yıkanmalı. Hatta göz kapalı tutulmalı ve göz kapaklarının üzerine soğuk kompres uygulanmalı. Ancak gözleri ovuşturmaktan kesinlikle uzak durulmalı” ifadelerini kullandı.

Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, “Eğer elinizde kullandığınız suni göz yaşı damlaları varsa bu damlaları damlatmak da fayda gösterecektir. Ancak görme şikayetinin devam etmesi, görmenin etkilenmesi halinde mutlaka hekime başvurulması gerekiyor” bilgisini paylaştı.

YAZ AYLARINDA GÜNEŞE ÇIKARKEN HANGİ SAAT ARALIĞINI DİKKATE ALMALIYIZ?

Güneşin yer yüzüne en dik geldiği saatler olan 10.00 ile 15.00 arasında mümkünse dışarı çıkılmaması gerektiğine dair uyarıda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, “Bu saatlerde dışarı çıkmak zorunda olanlar mutlaka koruyucu şapka ve güneş gözlüğü takmalı, dışarıda olduğu süreyi mümkün olduğunca kısa tutmalı” ifadelerini kullandı.

EN ÇOK KİMLER RİSK ALTINDA?

'En çok kimler risk altında?' diye sorduğum Prof. Dr. Muhsin Eraslan bu soruma “Geçirilmiş kornea hastalığı hikayesi olanlar ve göz kapağını hareket ettiremeyenler veya hareket kabiliyetinde azalma olanlar risk altında bulunuyor” cevabını verdi.

Bu riskli grup dışında güneş ışınlarına normalden çok daha fazla maruz kalanları bekleyen daha farklı tehlikelerin olduğunu da söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, “UVA ve UVB yalnızca kornea yüzeyini değil gözün tüm tabakalarını olumsuz etkiler. Gözün beyaz bölümünü ve göz kapaklarının içini kapsayan tabakada halk arasında ‘kuş kanadı’ denilen pterjiyum hastalığına neden olabilir. Katarakt gelişimini hızlandırır ve gözün ağ tabakası olan retinada sarı nokta hastalığı gibi kalıcı değişikliklere neden olarak görme kaybına yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Muhsin Eraslan ise bu tip sorunlarda güneş ışınlarının haricinde yüksek güçteki lazer ışınları ve ameliyat mikroskop ışınlarının da etkili olabileceğini söyledi. Hatta Prof. Dr. Eraslan “Uzun süren operasyonlarda bu durumu akılda tutup önlemleri almak çok önemli” uyarısında bulundu.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Doğa, tarih ve macera: Karadeniz'de keşfe çıkılacak 5 sonbahar rotası
  2. Bulaşıcılığı yüksek olan norovirüs nedeniyle vaka sayısı arttı! Grip ve Covid gibi kolayca mutasyona uğrayabiliyor…
  3. Etkileri şaşırttı: Egzersizin faydalarını taklit eden ilaç bulundu! 10 km koşmak kadar faydalı oluyor
  4. İki hafta boyunca ‘1950’lerde yaşadı’! Sonuçlara o bile çok şaşırdı…
  5. Uzmanları şaşırttı: ‘Yürüyen zatürre’ vakaları kafaları karıştırdı! ‘Poliklinik ve acil servislere başvurular arttı’
  6. Hava soğudu ama yağış yok! Yağmur ve kar ne zaman etkili olacak? 
  7. Hesabında 23 milyon lirayı görünce şoke oldu! Kaynağı belli olmayan yerden gelen paraya dikkat! 
  8. ‘Nuh’un Gemisi’nin yeri ortaya çıktı! Bilim insanları 3 bin yıllık dünyanın en eski haritasını çözdü!
  9. Soğuk algınlığından kurtulmanıza yardımcı olacak 6 ipucu
  10. Tehlike büyüyor: Deepfake tuzağına dikkat! Kadınları ve çocukları hedef alıyorlar

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.