Diyarbakır’da neler oluyor?-1
.
Uçak Esenboğa’dan havalanırken dalgın gözlerle etrafa bakıyordum. Doksanlı yıllarda bölgede büyük bir trajedi yaşandı. Boşaltılan köyler, dışkı yedirilen insanlar, faili meçhul cinayetler, işkenceden ölen insanlar, devletin yolunu kapattığı için köyüne gidemeyen insan hikayelerine tanıklık ettik.
Kaderin cilvesine bakın ki bu defa devlet kaynaklı bir hak ihlali için değil PKK’lı olduğu halde örgütten çocuğunu isteyen analar için Diyarbakır’a gidiyorum. PKK, kurulduğundan bu yana ilk defa böyle bir olayla karşılaşıyoruz. Bu bağlamda yeni ve tarihi bir durumla karşı karşıya olduğumuzu belirtmem lazım.
Birkaç yıl önce asker analarının ‘benim evladım son olsun, hiçbir ana bir daha bu acıyı yaşamasın’ çığlığı demokratik çözümün önünü açmıştı. Diyarbakır’da başlatılan bu eylem de eminim yepyeni bir sürecin kapısını aralayacaktır. Bu olaya farklı hesapla bakanlara hatırlatalım, anaların başlattığı bu inisiyatif politik değil insani bir eylem.
Diyarbakır’dan yükselen çığlık
Anaların çığılığını yükselten isim Aysel Böçkün. İlk defa oğlunu isteyen o oldu. Onun bu mücadelesi diğer analara esin kaynağı oldu ve olay çığ gibi büyüdü. Dün Büyükşehir Belediyesi önünde görüştüğümüz insanlar devlete ve BDP’ye çağrı yapıp, çocuklarını geri istediklerini söylediler.
Size cesur yürek bir annenin hikayesini anlatmak isterim. Aysel Böçkün’ün öyküsünü dinlediğinizde olay hakkında sanırım daha objektif bir kanaat edineceksiniz. Aysel Böçkün evli, üç çocuk sahibi. Medyayla görüşmüyor ve söyleşi vermiyor. Aysel Böçkün’ün ana ve babasını 95’te sivil polisler evden almışlar ve bir daha haber alınamamış. Bir kardeşini Lice kırsalında kaybetmiş. Bir kardeşi hala cezaevinde. Dört kardeşi ise yurt dışında.
Hem devlete hem BDP’ye çağrı
Aysel Böçkün, kızlık soyadıyla Aysel Mordeniz. Anası evden alınırken ‘kardeşlerin sana emanet onlara sahip çık’ demiş ve bu anasını son görüşü olmuş. Çocuk yaşta, yanında kardeşiyle komşularına sığınmış. Büyüyüp evlenmiş ve kendisi de ana olmuş.
Sinan, 23 Nisan’da güvercinlerini akşama kadar iyi bak diye annesine emanet ettikten sonra arkadaşlarıyla pikniğe gidip, geri dönmüyor. Diğer çocuklarla birlikte piknikten dağa götürülür. Aysel hanım oğlunu istemek için gözyaşlarıyla tüm kapıları çalmış. Onun bu samimi mücadelesi on gün sonra sonuç vermiş ve oğlu iade edilmiş. Aysel hanım, tüm anaların evlatlarına kavuşmasını istiyor. Devlete ve Kürt siyasi hareketine çağrı yapıp, çözüm sürecini hızlandırmasını istiyor.
10 maddede anaların eylemi ya da ‘hey onbeşli’!
1. Bu ailelerin neredeyse tamamı BDP’li. 2. İstisnaları olmakla birlikte çocuklar zorla değil, kendi istekleriyle dağa gidiyorlar. 3. Türkiye, taş atan çocuklar gerçeğinden sonra şimdi de çözüm sürecinde dağa çıkan çocuklar gerçeğiyle karşılaşıyor. 4. Anaların sessiz çığlığı tüm ülkeye büyük bir insanlık mesajı veriyor. Analar, artık bu sorun çözülmeli ne doğudaki, ne batıdaki ana ağlamamalı. 5. Olay yeni başlamakla birlikte büyüme potansiyeli taşıyor. 6. Bazıları anaların bu eylemine ‘ajan-hain-işbirlikçi’ diye yaftalamasına rağmen olay kendili ğinden başladı ve analığın ideolojisi bulunmuyor. 7. Bu olay çözüm sürecini yeniden göndeme taşıdı ve yeni bir farkındalık oluşturdu. 8. Çözüm sürecine rağmen ‘dağ mitosu’ hala gençler için bir yol olabiliyor. 9. Çözüm süreciyle birlikte bölgedeki asıl travmaların ortaya çıktığı görüldü. 10. Hükümetin sorunu PKK’nın yanlışları üzerinden değil, mevcut gerçekler üzerinden okuması ve süreci hızlandırması gerekiyor..
Abdullah Öcalan ne diyecek?
Bugün İmralı Adasında Abdullah Öcalan’la BDP heyeti arasında bir görüşme var. Öcalan’ın Nevroz mesajıyla başlayan dönem içerisinde sürecin hızlanması, müzakerelerin yasal alt yapıya kavuşturulması, adadaki koşulların iyileştirilmesi gibi talepleri olduğunu biliyoruz.
On sekizinci BDP heyeti bugün adada olacak. Başta çocuklarını isteyen analar, BDP-HÜDAPAR gerilimi, bölgede yükselen tansiyon, HDP’de yeni yönetim, PKK’nın eylemlere yeniden başlaması gibi başlıklarda görüşlerini iletecek. Muhtemelen Öcalan, ‘kendisinin zorda olduğunu belirtip, süreçteki aksaklıklara dikkat çekecek, sürecin devam etmesini ve çocukların analarına teslim edilmesi gerektiğini’ söyleyecektir.
İzlenim ve analizlerimize yarın devam edeceğiz.