Berlin’den Cemaat-Hükümet tartışmasına bakmak...
.
Cemaat-Hükümet tartışmalarını izlemek için hafta sonu Berlin’deydim. İki gün boyunca muhafazakar çevrelerden, Kürt hareketine, MÜSİAD’tan, Süryani cemaatinden, Alevi kanaat önderlerine geniş toplum kesimleriyle yoğun görüşmeler yaptık. Türkiye’deki tartışmalar üçle çarpılarak buraya gelmiş.
İnsanlar gergin ve öfkeli. Son tartışmaların ilginç toplumsal yansımaları olmuş. Dindar/muhafazakar kitle ile Kürtler arasında bir yakınlaşma yaşanırken cemaatle AK Parti tabanında keskin ayrışma yaşanıyor. Bir kesim hükümete sert eleştiriler getirirken, geniş bir kitle son yaşananları komplo olarak görüyor.
Vahap Bayram, otuz beş yıl önce Malatya’dan Berlin’e gelmiş. Geldiği günü ve Funktrum’a iniş saatini dalgın gözlerle anlatıyor. Emlak işiyle uğraşıyor. Son tartışmalara bakışını şöyle anlatıyor. ‘Çok rahatsızım. Kelimeleri seçerek kullanıyorum. Oyumu Erdoğan’a, paramı Gülen’e veriyorum. Bu yaşananları anlayamıyorum. Yolsuzluk varsa üzerine gidilsin. Ancak Gülen’in siyasi parti lideri gibi konuşmasını doğru bulmuyorum. Çok istiyorsa parti kursun ama hükümeti tasfiye edilmesini tasvip etmiyorum.’
Çanaklar Türkiye’ye dönük!
Berlin Türk Cemaati, Berlin’deki Türk derneklerin çatı örgütü. Başkan Bekir Yılmaz, ofisin penceresinden arkadaki Türk evlerindeki çanakları gösterdi ‘Bakınız tüm evlerde çanak anten var. Biz tartışmaları üzülerek izlyoruz. Başbakanın sert konuşmasını doğru bulmuyorum. Bizim burada sorunlarımız var. Sorunlar yerine başka problemleri konuşuyoruz. Bu kavganın sebebi iktidar mücadelesidir.’ dedi.
Berlin’de Süryani cemaatiyle de görüştük. Cemaatin önde gelen ismi Murat Güzel, İdil’den gelmiş. Futbolcu olacakken din adamı olmuş. Zürich futbol takımının seçmelerine katılmış yaşadığı sakatlık futbol kariyerini sonlandırmış. Güzel, ‘Ben bu toprağın çocuğuyum. Hala Merkel’e sayın başbakan diye hitap ediyorum. Ama Erdoğan’a başbakanım diye hitap ediyorum’ diyor.
Murat Güzel, 90 yaşındaki papaz Hanna Taber’in kendilerine ‘...arkadaşlar dua edelim de bu başbakan düşmesin’ dediğini iletti.
Gözler Ankara’da, kulaklar çözüm sürecinde...
Berlin’de Kürt siyasetinin önemli isimleriyle de buluşup sohbet ettik. Kazım Baba, 34 yıl önce Almanya’ya gelmiş. Türkiye’ye dönemiyor. Baba, çözüm sürecinin cemaat tartışmasına kurban verilmemesini isterken kendilerinin en başından paralel yapıya dikkat çektiklerini söyledi.
Kazım Baba, ulusal hareketin önde gelen isimlerinden ve çözüm sürecinde yol temizliğinin önemine vurgu yapıyor. Baba, hükümetin kendi eliyle büyüttüğü canavarın esiri haline geldiğini söylerken kendileri için önemli olanın iktidarın kararlılığı olduğunun altını çizdi.
Yeşiller Partisi eski milletvekili Rıza Baran ise ‘askeri vesayete de, Gülen’in vesayetine de karşı olduklarını ve asıl hedefin çözüm süreci olduğunu ifade etti. Baran Başbakan Erdoğan’ın çözüm sürecinde daha cesur olmasını ve kararsız kalması durumunda tasfiye edileceğini söyledi.
Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) Berlin bölge sorumlusu Sinan Kaplan ise son on yılda Türkiye pasaportunun prestijinin yükseldiğini söylerken asıl hedefin çözüm süreci olduğun altını çizdi. CDU’da siyaset yapan Ertan Taşkıran da son yaşananların siyaset mühendisliği olduğunu ve kabul edilemeyeceğini son sözü milletin söyleyeceğini ifade etti.