YSK’nın geç verdiği karar!
.
Millet ahlaklı yöneticiler bulma ümidiyle sandığa gider.
Ülkenin geleceğini, güvenliğini emanet edecek liderler ve partiler arar.
Son birkaç günde bütün partiler demokrasiden fazlasıyla söz etti ama bu tür gelişmelerin Batı demokrasilerinde neden görülmediği sorusu tartışılmıyor.
Demokrasi karanlıkta var olamaz, şeffaflık, aydınlık ister.
Batı demokrasilerinde kurallar, yasalar şeffaflık ve hukuka saygı-sadakatle uygulandığı için onlarda kargaşa çıkmıyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa eden 15 milletvekili Pazar günü İYİ Parti’ye katıldı.
Adı konulmamış ittifak
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay “Demokrasinin kazanması için bu adımı attıklarını, demokrasinin daha fazla zarar görmesini istemediklerini” söyledi.
CHP ile İYİ Parti liderleri belli ki bu çözümü daha önce görüşmüş ve zorluk çıkarılırsa böyle davranma kararı almışlardı.
İYİ Parti “10 Haziran’dan itibaren seçimlere katılma hakkına sahibiz” açıklaması yapmasına rağmen partinin ve lideri Meral Akşener’in 24 Haziran seçimlerine katılamayacağı ile ilgili iddialar konuşuluyordu.
Uyguladıkları yöntem ile İYİ Parti Meclis’te grubu olduğu için alınacak hiçbir karardan etkilenmeden seçimlere girebilecek.
Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ “Bu yapılanın hile olduğunu ve adı konulmamış bir ittifak olduğunu” sosyal medyadan duyurdu.
“Şeffaf, dürüst, ahlaki ve meşru bir ittifak değildir” dedi.
Bu olayda tüm taraflar birbirini benzer sözlerle suçluyor.
Buraya nasıl gelindi?
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan YSK’ya “24 Haziran’daki cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimine katılma yeterliliğine sahip partiler” listesi 20 Nisan’da gönderilmişti.
Yüksek Seçim Kurulu’nun ertesi gün bu listeyi açıklaması bekleniyordu ama bu yapılmadı. Aynı gün Ak Parti Grup Başkanvekili Elitaş özetle şöyle bir açıklama yaptı:
“Cumhurbaşkanı adayı olma hakkın var, 100 bin imzayı toplarsın olursun.
Kusura bakmasın, bir sonraki dönemde yapılacak seçime hazırlanması gerekir(…)
Biz kişiye veya partiye özel kanun çıkaramayız.”
YSK Başkanı da “Uyum yasalarının seçim takvimi için geçmesi gerekiyor. 100 bin imzayı kimin toplayacağı ile ilgili uyum yasası çıkması gerekiyor… Bugünkü çalışmalarımızda hangi partilerin seçime gireceği konusu yok” dedi.
Bütün bunların bir araya gelmesi Akşener ve partisinin seçimlere katılmasının önüne bir şekilde engeller çıkacağı duygusu verince, böyle bir durumda daha önce düşünülmüş çözümlere başvurulmuş olmalı.
CHP milletvekillerinin istifa edip parti değiştirdiklerini açıkladıkları gün (Pazar) YSK da “seçime girecek partiler listesini” açıkladı. Bunu bir gün önce yapsaydı, bu olaylar yaşanmayacaktı.
YSK’ya olan güvenin daha da sarsılmaması için “seçim için kaç oy pusulası basıldığını” da net şekilde açıklaması gerekiyor. Dün Meclis’te, 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı oturumu sırasında CHP ile Ak Parti arasında yaşanan gerginlik de yaşanmaması gereken olaylardan biriydi.
Seçim sürecinde bu çekişmelerin bitirilmesi ülke yararınadır.