Seçim ve parti tahminleri!
.
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven “seçim güvenliği” için önlemlerin alındığını söyledi.
Güven “Seçimler güvenli, mükerrer seçmen yok, sahte oy kullanımı iddiası yok, bunlar yokken seçim güvenliği üzerine tartışma yapmak doğru değil” diyor. YSK Başkanı’nın kendi görüşüdür ancak şu anda toplumda ve siyasi partilerde bir “seçim güvenliği endişesi” olduğu da biliniyor. Bazı muhalefet partileri ortaklaşa seçim güvenliğini sağlama çalışmaları yürütmeye başladı. Bu arada, önümüzdeki seçimler için diğerlerinden farklı bir başka önemli durum da mevcut.
Evlere sandık
Yeni çıkarılan seçim yasasında seçim sandıklarının sandığa gidemeyecek kadar “hasta veya özürlü vatandaşların evine gönderilmesi” yeterince sorun yaratabilir. Öncelikle, acaba her muhalefet partisi hem sandık başına, hem de evlere gönderecek kadar sayıda sandık görevlisi bulabilecek mi?
Seçim gününe sadece haftalar kaldı. Ak Parti ve MHP’nin bu konuda sıkıntı çekmemesi mümkün ama diğer partilerin şartları aynı değil.
Diğer tarafta, “mühürsüz zarf ve oy pusulaları” da geçerli sayıldığına göre evlere sandık gönderilmesi sırasında o sandık nasıl güvenceye alınacak sorusu da var. Anayasa Mahkemesi kararlarının bile uygulanmadığı bir noktaya gelinmişken, seçim güvenliği konusunda çıkabilecek sorunlara nasıl bir çözüm bulunacağı ise bir başka soru işaretidir.
YSK’nın 16 Nisan Referandumu’nda verdiği “mühürsüz oy” kararının etkisi bu konuların çözümünde bu kurumun alacağı tutumu da güvensiz kılabilir.
Seçim kurulu yok
Bir başka sorun… 100 bin imza ile cumhurbaşkanı adayı olacak olan isimler için vatandaşların “bulundukları ilçenin seçim kuruluna” başvurarak imza atmaları gerekiyor.
Daha sonra bu “alındı” belgesini de ilgili partinin il veya ilçe merkezlerine teslim edecekler. Meral Akşener’in adaylığı için yapılması gereken de bu. Oysa 65 ilde, 202 ilçede seçim kurulu bulunmadığı ortaya çıktı.
Bunlar arasında İstanbul’da Maltepe, Zeytinburnu, İzmir’de Güzelbahçe, Çiğli, Kastamonu, Kars, Kayseri’nin de arasında bulunduğu birçok ilde başka ilçeler var. Böyle bir durum mevcutken geçmiş seçimler nasıl yapılmış o ayrı bir soru.
Ama bu seçimde cumhurbaşkanlığı için imza atacak olanlar “ilgili partinin il merkezi”ne mi gidecekler, bağımsız adaylar ne yapacak, bunların hemen açıklanması gerekiyor. Bu imza süresi 4-9 Mayıs tarihleri arasında olduğuna göre bunları çözecek zaman bile yok.
Amatör tahminler
Ekranlardaki seçim konulu tartışmalar büyük bir ilgiyle izleniyor ancak bu tartışmalarda partilere oy tahminleri yapanların çoğu “sahadan aldığı bilgilere” değil, tamamen kendi tahminine dayanıyor. Yaptıkları tahminler de gayri ciddi görünüyor. “Şu parti bekleneni alamaz, bu parti Güneydoğu’dan oy alamaz, CHP-MHP-AKP denklemi bozulamaz” gibi tahminler önümüzdeki seçimde geçersiz olabilir. Karar verilecek ittifaklar bile tek başına sonuçları çok değiştirebilir, unutmayalım.