Organik şarapta marka yarattı, sıra besicilikte
.
İş hayatı yerine emekliliği seçip organik şarap üreten Akın Öngör, besiciliğe başladı. Öngör, “Şu anda 1.200 küçükbaş hayvanımız var. 5 bine geldiğimizde duracağız” dedi.
Akın Öngör’le belli aralıklarla görüşüyoruz. Her buluşmamızda anlatacağı yeni işler oluyor... Bilmem hatırlatmaya gerek var mı? Efsanevi bankacı, Garanti Bankası’nı ‘Garanti Bankası’ yapan kişi, 20 milyar dolarlık aktifi yönetirken emekli olmaya karar veren yönetici, denizci, okyanusları geçen adam, bankacılıktaki başarısı Harvard Business School’da ders olarak anlatılan kişi, Doğal Hayatı Koruma Derneği (WWF) eski Başkanı, hobi olarak başladığı şarapçılıkta marka yaratan girişimci, melek yatırımcı.
Akın Öngör’ün Selendi markasıyla ürettiği şaraplar yurtdışında da ilgi görüyor, ödüller alıyor. Tarıma bağcılıkla başlayan Öngör, besiciliğe de girdi. Erol Tezman ve ailesiyle ortak olan Öngör, Teras Tarım İşletmeleri’nde besiciliğe başladı. Öngör’le hem yeni iş girişimlerini hem de Türkiye ekonomisini konuştuk.
İklim değişikliğine bakılmalı
- Siz şarapçılığa hobi olarak başlayıp iddialı bir noktaya geldiniz. Yeni, farklı yatırımlarınız da oldu. Organik şarapçılıkta hedeflediğiniz noktaya geldiniz mi? Tarım alanındaki yatırımlara devam mı?
Türkiye tarımda istenilen noktadan çok uzakta. Tarıma açık toprakların organik özelliği suni gübre kullanımı nedeniyle hızla azalmış. Uzmanlara göre organik özelliği yüzde 3 olması gerekirken yüzde 1.5 olmuş. Bunu artırmalıyız. Önemli bir diğer konu da iklim değişiklikleri. Örneğin Konya Ovası’nda şeker pancarı ekimi var. Siyasi nedenlerle ve başka nedenlerle şeker üretiliyor. Çok su isteyen bir ürün. İklim değişikliğine bakınca ülkemizde zaman içinde İç Anadolu ve Akdeniz’de yağışlar azalacak. Trakya ve Karadeniz’de de ani yağışlar artacak. İklim değişikliğinin tehditleri bunlar. Konya Ovası’nın ürün yelpazesi kesinlikle değişmeli. Başta da şeker pancarından vazgeçilmeli. Tarım Bakanlığı yeni çalışmalar yapıyor. Tarım derken besicilik ve süt de var. Tarım Bakanlığı’nın il ve ilçe tarım müdürlükleri var. Bunlar iklim değişikliğine bakmalı, suni gübrelemeye karşı çözümler üretmeliler. Doğal gübre kullanımının artması şart. Doğal gübre üretimi ve dağıtımı daha etkin hale gelmeli.
1.200 küçükbaş hayvan var
- Organik tarım yapıyorsunuz değil mi?
Organik bağcılık yapıyoruz Akhisar’ın Sarnıç bölgesinde. İlk başladığımız yerden farklı bir yer burası. Bunu yapmak için Fransız uzman davet ettik. Toprak ve iklim olarak en ideal şarabı yapacağımız yer arayışıma girdik. Bu uzman Sarnıç’ı önerdi. Orada tütün tarlaları vardı. Biz ilk önce oraya meteoroloji istasyonu kurduk. Hava durumunu, topraktaki donu ölçmek istedik. Biz yavaş yavaş oradaki tütün tarlalarını attık. Temiz arazilerdi. Suni gübre kullanılmamıştı. 12 hektarlık bir alan. Şimdi oralarda Fransız üzümleri ve Narince var. Organik bağcılığa başladık. Yüzde 100 organik. Tüm sertifikaları aldık. Tütünde katma değeri sıfır olan arazilerde bağcılık yaptık, oradaki çiftçilerle bunu yapıyoruz. Tütün mü üzüm mü? Ekonomiye şarabın katkısı daha büyük.
- Ödül alan şaraplarınız onlar mı?
Çin’de 35 ülkeden 2 bin şarap arasında Selendi Sarnıç Merlot altın madalya aldı. Demek ki güzel bir şey yapmışız. 5 yıl içinde oldu bu.
- Siz yeni ne yatırımı yaptınız tarımla ilgili?
Besicilik üzerine yatırım yaptım. Teras Tarım’a yüzde 30 ortak oldum. Gönen’deyiz. Medeni bir ortam kurduk. Yatırımlar yaptık. 1.200 küçükbaş hayvanımız var. Merinos cinsi.
- Hedefiniz nedir?
5 bin civarında duracağız. Yerimiz bundan fazlası için uygun değil. Kendi arazilerimizi aldık. Meralarımıza bakıyoruz. Hayvanlarımız kendilerini besleyecek ortamda. Doğal gübre tesisi de kurduk. Bunu da çok önemsiyoruz. Türkiye suni gübreden hızla dönmeli.
Ben melek yatırımcıyım
- Süt üretimi planlıyor musunuz?
Biz girmedik ama bence sütçülük çok önemli. Bu alanda da yeni girişimciler mutlaka olmalı. Ve küçük küçük değil daha büyük ölçeklerde çağdaş sistemler kurulmalı. Hijyen ve denetim çok önemli tüm bu alanlarda.
- Yeni girişimciler size geliyor. Sizi en çok hangi konular çekiyor?
Ben de melek yatırımcıyım. Yeni girişimcileri desteklemeyi önemsiyorum. Proje seçiyorum. Önü açık, erişimi kolay, tüketiciye tatmin verecek projeler dikkatimi çekiyor. Mikrobiyoloji alanında bir ilaç yatırımına desteğim var, e-ticaret alanında var. Tıp ve sanayi üreticilerine yararı olacak girişimler daha çok dikkatimi çekiyor.
- Denizciliğe devam mı?
Denizciliğe devam. Vazgeçmem mümkün değil. Ama tekrar okyanus planım yok. Yeni Zelanda’nın ucuna kadar gittim. Şimdi Güney Amerika’nın ucuna gitmeyi istiyorum. Avusturalya’da bilmediğim yerler var, oraları merak ediyorum.
Enerji tasarrufu cari açığı çözer
- Cari açığın en önemli nedenlerinden biri de enerji ihtiyacı...
Türkiye’nin cari açığı 50 milyar dolara yakın. Enerjinin faturası da Türkiye’de 50-60 milyar dolar. Türkiye’de enerjinin yüzde 40’ı israf olunuyor. WWF’in uzmanlarının çalışmaları vardı. 60 milyar doların yüzde 40’ı 24 milyar dolar. Bu çok önemli bir rakam. Yeşil Binalar konferansında tasarruf önlemleri konuşuldu. ‘2023’e kadar yüzde 40 tasarruf’ deniliyor.
Bu yetmez. Her yıl bu kadarlık bir tasarruf yapılmalı. Yılda yüzde 40 tasarruf etmek mümkün. Enerji verimliliği olan cihazların kullanımını sağlamak kalkınmayı da üretimi de tetikler. Bunun için yeni finans modelleri çıkarılabilir. Her evde enerji verimliliği olan beyaz eşya olmalı... Enerji verimliliğini sağlarsak büyürüz.
İç barış için ilk kez umutluyum
- Yumuşak karnımız enerji dediniz biraz önce... Gelecekten de umutlusunuz. Türkiye’nin başka gerçekleri de var. Türkiye kritik bir noktada. Eşikte hatta. Kürt Sorunu’nun çözümü yolunda atılan adımlarla ilgili düşünceniz nedir?
İç barış çok önemli. Kürt Sorunu’nun çözümü kalkınmayı güçlendirir. İç barış konusunda ilk defa umut taşıyorum. Ekonomik açıdan çok yararı olacak. Daha az gelişmiş bölgelerin kalkınmaya yönelik aktivitesi çok şeyi değiştirir. Zor bir süreç, çok zorlu bir yol. Türkiye bu sorunu aşarsa, çözerse önü çok açılacak. Diğer olasılığı düşünmek bile istemem. Ayrıca barış ortamı sağlanırsa Doğu ve Güneydoğu’da hayvancılık gelişecek. Barış ortamında bu bölgelerimizde besicilik açısından da kalkınma olacak.
Ferit Şahenk yeme-içme işine girerek doğru iş yaptı
- Doğuş Grubu restoran almaya doymuyor. Yeni yatırımları var. Siz de eski bir Doğuş Grubu yöneticisi olarak grubun bu konudaki yatırımlarını nasıl buluyorsunuz?
Yıllarca yeme içme sektörü çok önemsenmedi Türkiye’de. Ferit Bey ilk Nusr Esst’i aldığında çevremdeki bazı kişiler bana, ‘Ne işi var Ferit Bey’in, neden bu işlere giriyor’ dediler. Ben o zaman şunu söyledim: ‘Ferit Bey hiç öyle tek tük iş yapmaz, mutlaka kafasında bir planı vardır, stratejik bir bütünlüğü vardır’ dedim. Ferit Bey bunu da kısa zamanda gösterdi. Ferit Bey yeme-içme konusunda çok önemli bir grup oluşturdu. Ayrıca İngiltere’nin en kabadayı lokantalarını alıp da orada da söz sahibi oluyor Ferit Bey.
Ali Babacan tutarlı yönetici
- Siz 2000 yılınssdan bu yana profesyonel hayatın içinde değilsiniz. Şu dönem iş yapmak daha mı avantajlı?
Çok yakından izliyorum her şeyi. Araştırıyorum yeni işleri. Gençler de çok danışıyor. Üniversiteleri geziyorum, konuşmalar yapıyorum. Son 10 yıldır Türkiye siyasi anlamda istikrarlı. Türkiye ilk defa makro ekonomik göstergelerini tutarlılıkla yapıyor. 2001 krizinde hep birlikte duvara vurduk. Muazzam bir yük kaldırdı Türkiye.
- Yönetimi beğeniyorsunuz...
Ekonomi yönetiminin başındaki Ali Babacan bence tutarlı bir yöneticilik yapıyor. Oyuncular tutarlılık içinde ve koordineli. Eksikliklerimiz de var. Türkiye’nin tasarruf oranlarının düşüklüğü en önemli sorunlardan biri. Aslında Türkiye’de ihtiyaçları karşılayacak daha iyi bir kredilendirme sistemi olabilir. BES’i getirdiler. Uzun süreli fonlar yatırımları teşvik eder. Enerji verimliliği konusu önemli. Bu konuda çok eksiğiz.
FOTOĞRAFLAR: MERT İNAN