Katar çöllerindeki güneşi enerjiye dönüştürecek
.
Greenway, Türkiye’de yoğunlaştırılmış güneş enerjisi sisteminin ilk uygulayıcısı. Mersin’de 1.500 evin enerji ihtiyacına eşdeğer enerji üretiyor. Sistemi kuran Serdar Erturan, “Katar’dan teklif aldık, orada bir iş yapma noktasındayız” dedi.
Greenway, Türkiye’de yoğunlaştırılmış güneş enerjisi sisteminin ilk uygulayıcısı. Mersin Toroslar’da kurulan tesis 1.500 evin enerji ihtiyacına eşdeğer olan 5 MW termal güç kapasiteli. Türkiye’de ilk kez uygulanan bu yöntem kule tipi santral olarak adlandırılıyor. Güneş enerjisini kule üzerine odaklıyor, yansıtıcı özel cam aynalar kullanılıyor. Sistemin çıktısı ise yüksek basınçlı buhar. Çevre dostu olan santralin Türkiye’de olması için yıllardır çalışan isim ise Serdar Erturan. Uzun süre Silikon Vadisi’nde çalışan, Almanya’da akıllı evler yapan Serdar Erturan, Türkiye’de bu sistemin yaygınlaşmasını istiyor. Serdar Erturan’ın kariyer öyküsünü ve santralin özelliklerini öğrenmek için buluştuk.
- Güneş enerjisi santrali kurmaya nasıl karar verdiniz?
Türkiye’de yıllardır istediğim işi yapamadım. Belli aralıklarla geldim. Hep krizlere denk geldim. Türkiye’de bir şey yapamayacağımı düşünürken çok eski bir arkadaşım enerji işine girdi. O çağırdı. 2003 yılıydı. 6 yıl çalıştık. O firma Türkiye’den 150 milyon dolar ihraç eder hale geldi. Yabancılara sattık. Münih’e gittiğimde yaptığım iş buydu.
- Almanya güneş enerjisi teknolojilerinin başkenti...
Aynen öyle. Biz Almanya’da çok güzel iş yaptık. Güneş olmayan Kuzey Avrupa ülkelerine fotovoltaik güneş enerjisi sistemleri kurduk.
Projeme inandılar
- Türkiye’de bu işi yapmaya nasıl karar verdiniz?
Yılsan Holding benim ortağım. Şirketin sahipleri Ertuğrul ve Talat Yıldırım kardeşler benim projeme inandı. Amacımız bu teknolojiyi Türkiye’ye kazandırmaktı.
- Almanya’da tam olarak neler yapmıştınız?
Kendi ısısını ve elektriğini üreten evler yaptık. Almanya’da binlerce akıllı ev yaptık. 1.500’ün üzerinde. Türkiye’de hükümet karar almalı. Almanya’da devlet bu işi destekliyor.
- Mersin’i seçmenizin özel bir nedeni var mı?
Aslında Türkiye’de birçok yer uygun ama biz uygun yer bulmakta çok zorlandık. İlk Konya Karaman Organize Sanayi Bölgesi’ne gittik. Fiyatta anlaşamadık, çok yüksek paralar istediler. Isparta Organize Sanayi’ne gittik, havaalanına yakın olduğumuz için 10 kilometre bir soralım kuleye dedik. Kule yetkilileri anlamadılar. Ankara’dakilere Meydan Müdürlükleri’ne gittik, uçaklar etkilenir mi diye. 6 ay yanıt gelmedi. Oradan Burdur’a gittik. Teknokent var orada, dağlık arazi. Gece eksi 5 oluyor, orası da 3 yıllık kiralanabiliyormuş. Bizim milyon dolarlık proje için bu uygun değildi. Adana Üniversitesi’nin teknokentini gezdik. Orada da rektör de sorun çıktı. Mersin’de üniversitenin arazisini verdiler, o arazi de 3-4 tapulu çıktı. Tam umut kesiliyordu orada Toroslar Belediye Başkanı, ‘Boş arazim var yapın’ dedi. İhale yapıldı. 10 yıllığına kiraladık. Tam 1.5 yıl yer bulmak için uğraştık.
8 ayda yaptık tesisi
- Kaç yılda yaptınız işi?
8 ayda yaptık tüm tesisi. Yer ararken Türkiye’nin tüm üniversitelerini teknokentlerini gezdim. Pırıl pırıl genç mühendislerle tanıştım. Ekibimi de onlardan kurdum.
- Şimdi ne yapacaksınız?
Ürettiğimiz enerjiyi diğer enerji üreten arkadaşlarımızla birlikte çalışarak büyütmek istiyoruz. Doğalgaz çevrimcisi yatırımını yapmış, suyunu arıtıyor, tribününü kurmuş, kömürcü aynı şekilde... Güneşe elverişli yerlerde enerji tesisi olan şirketlerin yanında bu sistemi kurabilirsek buhar katkısı yaparız. Bizim maliyetlerimiz böylece düşer onların ki de çok düşer. Organize sanayi bölgelerinde 10’ar MW’lık işler yapılabilir.
- Siz bu işi yaptıktan sonra kimler ilgilendi?
Biz bunu yaptıktan sonra 3 dünya devi bizi Avusturalya’ya çağırdı. Şu an ekibimiz orada iş yapacak büyüklükte değil. Biraz daha pişmemiz gerekiyor. 2 yıl sonra dünyanın her yerinde iş yaparız. Yurtdışında Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan petrol gelirlerinin bir kısmını güneş enerjisine ayırmaya karar verdi. Bize de davet geldi. Türk olduğumuzu görünce sevindiler. Katar’da iş yapma noktasındayız.
- Ne yapacaksınız orada?
Çölde tarım için su ve elektriğe ihtiyaç var. Bizim proje bu işler için uygun. Şu an bir proje üzerine çalışıyoruz orada.
SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?
Greenway’in Mersin’deki Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Ar-Ge tesisi 100 dönüm araziye kuruldu. 30 dönüm yansıtıcı aynalar kaplıyor.
Heliostat olarak adlandırılan 510 yansıtıcı, güneşi gün içerisinde uygun açılarla takip ediyor.
Güneş ışınları 50 metre yüksekliğindeki bir kule üzerinde bulunan alıcıya yansıtılarak yüksek sıcaklık ve basınçlarda kızgın buhar elde ediliyor.
Kızgın buhar, konvansiyonel türbinlerde elektrik enerjisine dönüştürülüyor.
İlk testleri yanımızdaki çay bahçesinde yaptık
- Mersin’i seçmenizin özel bir nedeni var mı?
Aslında Türkiye’de birçok yer uygun ama biz uygun yer bulmakta çok zorlandık. Yıllardır yer bulamadığımız için de oyalandık. Hadımköy Organize Sanayi Sitesi’nde üretime başladık. Yaptıklarımızı açık havada test etmek istedik. Hadımköy’de yanımızda bir çay bahçesi vardı. Oranın bahçesinden 50 metrekarelik bir yer kiraladık. Yansıtıcı aynayı oraya yerleştirdik fakat onu da bir hedefe yönlendirmek ve oraya da kurulum gerekiyor. 150 metre ileride bir bina vardı onun çatısını da kiraladık. İlk testler o çay bahçesi ve binanın çatısı arasında oldu. Sonra Çatalca’da denemeler yaptık bir arazide. Orası çok fırtınalıydı zorlandık. 150 kilometre hıza dayanıklı yapmıştık, sonra 180 kilometre hıza yükselttik.
- Siz bu teknolojiyi daha önce uyguladınız?
Amerikan Hükümeti bu işle ilgileniyordu. Ben onlara proje yaptım. Türkiye’de teknolojiyi ürettirip Amerika’ya gönderdim 2000’li yılların başında. Tasarımın yanlış olduğunu söylediler. Ben projenin öyle olduğunu söyledim sonra bu işe kafa yordum. Tasarımı değiştirdik, çok uğraştık. Yıllarımı aldı. Amerika’ya çağırıp orada yapmamı istediler. Ben ise ‘neden Türkiye’de yapmayım?’ diye düşündüm.
Yüzerim, dalarım, hedefim 300 km pedal çevirmek
- Artık İstanbul’da mı yaşıyorsunuz?
Evet. Burada kalmayı ve bu işleri büyütmeyi amaçlıyorum.
- İş dışında ne yaparsınız? İstanbul’un keyfini çıkarıyor musunuz?
Ben hep sık sık gelirdim. Şimdi burada ailemle vakit geçiriyorum. Bir oğlum bir kızım var ve bir de abimin oğlu benim evladım artık. Ben her türlü topun peşinde koşmayı severim. Pinpon topundan basketbol topuna kadar...
Yüzerim, dalarım, motosikletlerim var, motocross severdim, şimdi daha çok bisiklete biniyorum. Mersin’den Kıbrıs’a gittim. 250 kilometre pedal çevirdik. Hedefim yakında 300 kilometre pedal çevirmek. Vaktimi sporla geçiriyorum.