Kısa çalışma ve kıdem tazminatı
Milyonlarca çalışanı çok yakından ilgilendiriyor. Kısa çalışma süresi kıdem tazminatını etkiler mi? İşte yanıtı...
Cahit Bey merhaba,Çalıştığım işyerinden 3600 gün ve 15 yıl hizmet süresi kapsamında kıdem tazminatı alarak işten ayrılmak istiyorum. “Kıdem tazminatı alabilir” yazısı almak amacıyla SGK'ya müracaat ettim. Fakat SGK’daki memur, son işyerimde 360 gün prim ödenmesi gerektiğini, sistemde 301 gün prim ödemesinin göründüğünü, bu nedenle böyle bir yazı veremeyeceklerini söyledi.
İşe giriş tarihi: 23.05.2019
Ayrılmak istenen tarih: 03.09.2020
İlk işe girişim: 01.08.1995
Prim gün sayısı: 6500
KÇÖ başlangıç: 23.03.2020 – Halen devam etmektedir.
Gazetedeki bir yazınızdan kısa çalışma sürelerinin kıdem tazminatı hesaplamasında çalışma sürelerine eklenmesi gerektiğini anlıyorum. Bu konuda nasıl bir işlem yapabilirim ve kıdem tazminatı yazısını nasıl alabilirim? E. A.
Bugünkü yazımızı bizi takip eden değerli bir okurumun yönlendirdiği bu soruya ayırdık. 08.09.1999 tarihinden önce işe giren sigortalılar, 15 yıllık sigortalılık süresini ve 3.600 prim ödeme gün sayısını doldurmak suretiyle Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan “kıdem tazminatı alabilir” yazısını alarak emeklilik için yaşı beklemek üzere işten ayrıldıklarında, işyerinde en az bir yıl çalışmış olmak koşuluyla kıdem tazminatına hak kazanırlar. Burada önemli olan husus işverene yapılacak başvuruya “kıdem tazminatı alabilir” yazısını ekleyip emeklilik için yaş harici şartların tamamlanması nedeniyle işten ayrılmaktır. İşten ayrılış dilekçesinde hiçbir şekilde istifa ibaresi yer almamalıdır.
Diğer yandan kıdem tazminatına hak kazanmak için işçinin işyerinde en az bir yıl çalışması gerekmektedir. Bir yılın başlangıcı işe fiilen başlanıldığı tarihtir. Ancak bu bir yıllık sürede 360 gün prim ödeme zorunluluğu yoktur. Yani işçinin bir yıllık sürede çeşitli nedenlerle prim ödeme gün sayısı 360 gün olmayabilir. Hastalık raporu nedeniyle eksik günü olabilir. Mazeretsiz devamsızlığı bulunabilir. Daha da ötesi işçi kısmi süreli iş sözleşmesiyle çalışabilir. Örneğin haftada 3 gün bir restoran zincirinde kısmi süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçi bir yılını doldurduğunda 156 sigorta prim günü ödemesine karşılık hem kıdem tazminatına hem de yıllık izne hak kazanır. Bu işçi uygun şartlarla işten ayrıldığında çalıştığı her yıl için bir ayda aldığı giydirilmiş brüt ücreti tutarında kıdem tazminatına hak kazanır. Yıldan artan süreler için de orantılı olarak kıdem tazminatı hesaplanır. Bu işçinin 08.09.1999 tarihinden önce ilk defa çalışma hayatına başlaması ve en az 3600 prim ödeme gününe sahip olması halinde bir yıldaki prim ödeme gün sayısının 360 günden az olması sebebiyle “kıdem tazminatı alabilir” yazısı alması engellenemez.
Asıl konumuz kısa çalışma olduğundan olaya bu açıdan da bakalım. Daha önce bu köşede yazdık; kısa çalışma süresi hem yıllık izin, hem de kıdem ve ihbar tazminatlarına ilişkin sürelerin hesabında dikkate alınır. Konumuzun biraz dışında olmakla birlikte, pandemi ücretsiz izninde geçen sürelerin de yıllık izin, kıdem ve ihbar tazminatlarına esas sürelerin hesabında dikkate alınması gerektiği kanısındayız. Zira bu izin, kanunda geçen “işveren tarafından verilen diğer izinler” kapsamında değerlendirilmelidir. İşçinin onayı söz konusu değildir.
Sonuç olarak, okurumun kısa çalışmada geçen süreleri kıdem tazminatına esas sürelerden sayılacaktır. Bu nedenle Sosyal Güvenlik Kurumu personelinin, böyle bir hesap yapmasına gerek olmamakla birlikte, 360 gün hesabını yaparken eksik gün olarak 18 ya da 27 kodla bildirilen “kısa çalışma” ve “kısa çalışma ve diğer nedenler” eksik günlerini de prim ödeme gün sayılarına eklemesi gerekir. Bunun yanısıra yukarıda belirttiğimiz ve örneklendirdiğimiz kısmi süreli çalışanlarda da olduğu gibi kıdem tazminatına hak kazanmak için işe başlanılan tarihten itibaren bir yılın geçmiş olması yeterlidir. Sosyal Güvenlik Kurumu personelinin ayrıca 360 prim ödeme gün sayısı araması söz konusu olamaz.