Marjinal dendi İmam hatipli çıktı
'20 yıldır canım Türkiyem’in yıldızlarının saçlarını, makyajını yapmış'
Kemal Doğulu’nu Nişantaşı’nda bir kuaför salonu varmış. 20 yıldır canım Türkiyem’in yıldızlarının saçlarını, makyajını yapmış.
Fotoğraflarını, kliplerini çekmiş. Aynı zamanda, ismi ‘Bu tarz Benim’den mahkeme kararı sonrası ‘İşte Benim Stilim’ olarak değiştirilen televizyondaki bir moda yarışmasının jüri üyesi.
Kaşı, gözü, saçı, sakalı ve keskin bakışları hem renk hem şekil olarak etkileyici.Kendine bir hava vermesini ve izleyenin dikatini çekmesini de başarıyor. Durum böyle olunca Kemal Doğulu otomatikman bir ekran yıldızı haline geldi.
Reytingler uğruna sunucu Öykü Serter ile buram buram reklam kokan safi poz, no ekşin ve adına aşktan başka herşey denilebilecek kısa bir deneyim de yaşadı.
Tam oldu. Şimdi de “Marjinal değil İmam Hatipliyim” diye bir röportaj vermiş.
Daha da tam oldu.
Kemal Doğulu ayrıca “İmam Hatip’te okumanın kötü bir katkısı olmadı bana” demiş. Ne gibi bir beklenti içindeydi bilmiyorum ama bunu da öğrendiğimiz iyi oldu.
Artık sırtımız yere gelmez.
Yürüyelim arkadaşlar. İlk hedefimizin neresi olduğu önemli değil.
Yürüyelim yeter!
Nihat Doğan’ı yok saymak
Özgecan’ımızı gencecik yaşında gökyüzündeki meleklerin arasına uğurladık.
Hunharca işlenmiş cinayetiyle ilgili çok şey konuşuldu,yazıldı, söylendi.
Aklı başında herkes bu insanlık adına utanç verici olaya isyan etti.
Sokaklarda, meydanlarda, özellikle sosyal medyada tepkisini gösterdi.
Özgecan adına hesaplar açıldı.
Kadına şiddet, şiddetle kınandı.
Işıklar söndürüldü, siyahlar giyildi.Bu arada kendini bilmez bir Nihat Doğan çıktı. En hassas zamanımızda abuk sabuk bir mesaj attı. Türkücü Nihat birdenbire toplumun nefreti ve hedefi haline geldi.
Gazetelerde köşe yazarları, televizyondaki yorumcular tarafından tabir-i caizse yerin dibine batırıldı.
Yine de geri adım atmadı.
Özür dilemedi, pişman olduğunu söylemedi. Şimdi en iyisi Nihat Doğan’ı yok saymak diyorlar.
O da işe yaramaz. Çünkü Nihat Doğan ve onun gibiler yok sayıldıkça var olan medyatik tipler.
Bilmem anlatabiliyor muyum?
Sezen’den seyircilere ters
Sezen Aksu, Ankara’da verdiği konserde kendisinden önce sahne alan saksafon ustası Korhan Futacı’nın seyirciler tarafından yuhalanmasına çok kızmış.
“İyi şeylere yavaş, yavaş alışacaksınız” diyerek tepkisini göstermiş. Moralli bozulduğu için bis yapmadan ve vedalaşmadan konserini bitirmiş.
Ünlü bir saksafon ustasını neden yuhalarlar bilemem. Hele Korhan Futacı gibi son derece yetenekli olanı.
Adamı ekşi sözlükte bile övüyorlar.
Bunlar yuhalıyor.
Yuh çekenlere yuh demek gerek.
Aslında Sezen Aksu’yu yuhaladıklarının bilincinde olmayacak kadar duyarsızlar. Minik Serçe kendi ekibindeki bir sanatçıya yapılan hareketi üstüne alınmaz mı? Sezen Hanım yine profesyonelce davranmış. Sahneye hiç çıkmasa onu kimse suçlayamazdı. Ayrıca tepkisini de çok zarif ve kibarca göstermiş. “İyi şeylere alışacaksınız” demekle yetinmiş.
“Eşek hoşaftan ne anlar?” dememiş.
Sezen, seyircilere iyi bir ders vermiş!