Eurovision saçmalığına devam
.
Geçtiğimiz yıllarda ‘Eurovision Şarkı Yarışması’na kim gidecek, niye o kişi gidecek, hangi şarkıyla gidecek, şarkı Türkçe mi, İngilizce mi olacak’ saçmalıkları yaşamıştık. TRT bu yıl Eurovision’a katılmama kararı aldı saçmalama ama yine tüm hızıyla devam ediyor. Alınan karardan memnun olanlar var. Puanlamada oyun oynanıp hakkımızın yenildiği iddia ediliyor. Meğer yarışmada komplo teorisi üretmek için bunca yıl fırsat kolluyormuşuz. Ben Eurovison’a katılmamamız konusunda verilen kararı hiç desteklemiyorum.
Bu yarışmayı her zaman gereğinden fazla ciddiye aldık. İstediğimiz sonucu alamayınca ‘şike var’ havasına yattık. Ama önemli olan canım Türkiyem’in medeni bir ülke olarak Avrupa’da ve dünya çapında kendini göstermesi.
Dünya Futbol Şampiyonası ve Olimpiyat Oyunları’na talibiz ama Eurovision’da yokuz. Böyle bir saçmalık olabilir mi?
Eurovision’a katılmanın bize turizm açısında da müthiş yararı var. Ne yani şimdi “biz küstük oynamıyoruz’’ deyince çok mu iyi olacak?
Siz bu satırları okuyorsanız...
* Dünyanın sonu gelmedi. Palavralara inanıp Şirince’ye sığınmaya gidenler maddi ve manevi büyük kazık yemiştir...
* Tarihi şaşırdık, günü, ayı, seneyi karıştırdık diyen şaklabanlar ortaya fırlamıştır...
* Hasta yatağında klasik müzik dinleyen Müslüm Baba, kendine gelmiş ve arabesk özüne dönmüştür...
* “Vartayı atlatık hayat çok kısa şu fani dünyada kaçırmadığım şey kalmasın bari’’ diye düşünen Fazıl Say, Arabesk müzik dinliyordur...
* Rekabetteki psikolojik üstünlüğün Galatasaray’a geçtiği iddialarına “Onlar önce bizi 6-0 yensin!’’ karşılığını veren Fenerbahçe Başkan’ı Aziz Yıldırım, bundan böyle ezeli rakibine az farklı yenilmekten şikayetçi olamayacaktır...
* Felaketten etkilenmeyeceği iddia edilen yeryüzündeki diğer tek yer Fransa’daki Bugarach Köyü bizim Şirince’yi ‘kardeş köy’ ilan etmiştir...
* Erken Yılbaşı Piyangosu’nun talihlileri Şirince’de esnaf paralarını sayıyordur... Birçok kişinin evinin deposunda el feneri, pil ve pet şişe su fazlası duruyordur...
* Son iki aydır 21 Aralık felaket senaryosuyla oyalanan Saba Tümer ve ekibi yeni bir konu araştırıyordur... Hz. Mehdi ve Hz. İsa gelmeden kıyamet kopmaz diyen Cübbeli Ahmet Hoca ‘’Bak nasıl da dediğim çıktı’’ diye övünüyordur...
Messi, Kobe buraya yumruk havaya
Türk Hava Yolları son reklamında futbolun süperstarı Barcelonalı Messi ile basketbolun efsane yıldızı Kobe Bryant’ı aynı kabin içinde bir araya getirmeyi başardı. Çok ses getiren reklamı izledikten sonra iki yeni şey hakkında da bilgi sahibi olduk.
Birincisi uçakların ekonomi sınıfında millet nerdeyse kucak kucağa otururken ‘Business Class’ bölümünde çocuklar top oynayabiliyor, büyükler balon şişirip kağıttan evler yapabiliyor.
İkincisi ne kadar ilgi gösterirsen göster, ne kadar idolü olursan ol çocuk sonunda seni bir tabak dondurmaya satabiliyor.Messi, Kobe buraya, yumruk havaya. Bütün çabalar uçtu gitti bir dondurmaya!
Misafir dediğin böyle karşılanır
Dansın kraliçesi Asena’nın dobralığını çok seviyorum. İçinden geldiği gibi konuşuyor ve dilediği gibi yaşıyor. Geçenlerde evine gelen misafirlerini jartiyerle karşıladığını itiraf etmiş.
Kadın dediğin Asena gibi her zaman, her yerde bakımlı olacak. Muhteşem Yüzyıl’ın Valide Sultan’ı Nebahat Çehre gibi boxer’la uyumayacak. Evde olduğunda pejmürde bir vaziyette kendini salıp bırakmayacak.
Pijamayla, eşofmanla, terlikle değil, ince yüksek topuklu ayakkabı ve jartiyerle dolaşacak. Yüzünden makyajı, saçından fönü eksik olmayacak. Helal olsun Asena’ya... Misafir dediğin böyle karşılanır!
Haftanın Haramı
‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisini Birleşik Arap Emirlikleri hava yolu şirketi Emirates Airlines gösterecekmiş. Dubai artık bize haram desenize!