Böyle eş dost başına
.
Serdar Ortaç’ın besteleri gibi İrlandalı eşi Chloe de meğer dört dörtlük kadınmış.
Serdar Ortaç gerçekten çok şanslı adammış.
İrlandalı genç ve güzel manken Chloe Loughnan ile evlendi hayatı değişti.
Kumar başta olmak üzere tüm kötü alışkanlıklarından kurtuldu.
Sakin, huzurlu ve dışardan bakıldığında son derece mutlu bir yaşamı oldu.
Serdar’ın bu mutluluğu sadece görünümde değil gerçekmiş.
Chloe jakuziyi doldurup eşinin eve gelmesini bekliyormuş.
Çamaşırlarını yatağın üzerine koyuyormuş.
Uyumadan önce kocasına masaj yapıyormuş.
Pijamalarını da getiriyormuş.
İki yıllık evlilikleri süresince bu sistem hiç değişmemiş.
Serdar yine azimli ve çalışkan adammış.
Başka erkek olsa evinden dışarı çıkmaz.
Tüm gün eve dönme hayali kurmaktan işini gücünü yapamaz.
Serdar’ın besteleri gibi Chloe de meğer dört dörtlük kadınmış.
Böyle eş dost başına!
Devil’s Feather (Şeytan Tüyü)
Cem Yılmaz mezun olduğu Boğaziçi Üniversitesi’nin gururu haline gelmiş.
Sırf onu onurlandırmak için ‘En Sevilen Mezun’ diye bir ödül uydurmuşlar.
Ünlü komedyen de davete icabet edip şerefine düzenlenen törene gitmiş.
“Sizinle birlikte olmak çok güzel” sözüne, “Onun için henüz erken. Şu an tanışma aşamasındayız. Önümüzdeki sene yapılacak etkinlikte Cem Yılmaz 4 mezumuzla sevişecek. Hem de burada” diye karşılık vermiş.
Sonra bir öğrenciye “Dizi filan var mı, yakışıklı çocuksun” diye takılmış.
Ardından “Gay bir günümdeyim” diye espri yapmış.
Bunları başkası söylese acayip tepki çeker.
Hatta salonda yuhalayanlar olur.
“Sapık mısın ? Utanmıyor musun yaşını başını almış adamsın. Eşcinsellerle dalga mı geçiyorsun” diye acımasızca eleştirirler.
Cem Yılmaz söyleyince katıla katıla gülüyorlar.
“Esprileriyle yine kırdı geçirdi” filan diyorlar.
Temporary (geçici) sevgilisi Ayşe Hatun Önal’ın son şarkısındaki gibi.
Adamda şeytan tüyü var.
Ya da İngilizcesiyle Devil’s Feather!
Balmumya Tom Cruise
Amerikalı aktör Tom Cruise 53 yaşına geldi hala 23 gösteriyor.
Personal trainer denilen özel spor hocalarıyla fit kalmasını anlarım.
Kendine iyi bakıyor, doğru besleniyor, düzgün bir hayat yaşıyor anlarım.
Ama yüzünün hiç değişmemiş ve kırışıklığa uğramamış olmasına akıl sır ermiyor.
Hollywood’un en kısa boylu oyuncularından olan Tom Cruise şu aralar İngiltere’de son filminin çekimlerindeymiş.
İlki 1999 yılında yapılan ‘The Mummy’, ‘Mumya’ serisinin devamında oynuyormuş.
Biliyorsunuz Londra’da ünlülerin balmumu heykellerinin sergilendiği dünyaca ünlü Madam Tussauds müzesi vardır.
Tom Cruise’un da orda bir balmumu heykeli bulunur.
Sanki o balmumu heykeli müzeden çıkmış sete gitmiş.
Mumya filminin yenisini çekiyor.
İşte aynen öyle bir durum.
Balmumya Tom Cruise!
Kapıyı Moni açarsa
Semih Erden yaklaşık 5 aydır ressam aşkı Nilay Erköseoğlu ile birlikteymiş.
Ancak iddiaya göre ünlü basketçi son zamanlarda sevgilisini ihmal etmeye başlamış. Çiftin arası limoniymiş. Semih’in bir de “Hastayım” demesi bardağı taşıran son damla olmuş.
Nilay, sevgilisinin evine sürpriz bir geçmiş olsun ziyaretine gitmiş. Ancak gittiğinde kapıyı Bosna Hersek’te modellik yapan Moni Petkovic açmış. Moni, Semih’in sevgilisi olduğunu söylemiş. Bunun üzerine Nilay kendisini aldatan sevgilisinin eşyalarına zarar verip oradan ayrılmış. Semih herhalde acemi çapkın. İlişkide olduğun kadına hastayım diye bir mazeret uyduruyorsan kapıyı da Moni diye bir afet açıyorsa bari üstünde bir hemşire kıyafeti olsun.