Şampiy10
Magazin
Gündem

Siyam ikizlerimiz Twitter’a veda etti

Cem Yılmaz ve Ozan Güven uzun süredir yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen, her an her yerde her vesilede birlikte olan Siyam İkizleri misali bir nevi yapışık kardeşler gibiler. Aynı sektörde çalışıyorlar. Aynı projelerde yer alıyorlar. Devamlı beraber takılıyorlar. Hep birlikte gezip, eğleniyorlar.

Hayatın tadını kanka kanka çıkartıyorlar. İkisi de bekar olduğu için bu kolay oluyor. Biri evli diğeri bekar olan ünlü kankalar gibi birtakım zorluklarla karşılaşmıyorlar. Yani birbirlerinden bir an olsun ayrılmayan evli Kıvanç Tatlıtuğ ile bekar Çağatay Ulusoy gibi denizin dibine dalıp birlikte balık avlayan kankalar gibi değiller.

Cem ne yaparsa Ozan da aynısını yapabiliyor. Başkalarına hesap vermek zorunda kalmıyor.

Nitekim Cem Yılmaz, Twitter ve Instagram hesaplarındaki yorumların verdiği insanüstü rahatsız nedeniyle bu mecralardaki paylaşımlarını bıraktığını açıklamış. Hemen akabinde Ozan da ‘’Ne yazsan olmuyor. En iyisi hiç yazmamak. Elveda Twitter’’ deyip sosyal medya hesabını kapatmış.

Bir kereliğine bile olsun canciğer kankasından farklı davranmamış. Tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış.

Önce laf ebesi Cem Yılmaz kabuğuna çekildi. Sonra da Siyam İkizlerimiz Twitter’a veda etti. Vah vah vah!

0 kadar kusur kadı oğlunda bile olur

Ebru Şallı 2 yıl birlikte olup en fazla 2 fotoğrafının çıktığı popçu Sinan Akçil’den 1,5 yıl önce ayrıldıktan sonra geçen yaz Çeşme’de Cem Yılmaz ile yakınlaşmıştı. Ünlü komedyen ilişkileri konusunda sessiz kalınca da medyatik futbolcu Arda Turan ile mesajlaşmaya başlamıştı. Sonra bir boşluk oldu. Ebru bir süre kenara çekildi.

Derken birkaç gün önce Bodrum’da lüks bir teknede kimliği belirsiz sevgilisiyle el ele görüntülendi. Biliyorsunuz bizde hiçbir şey gizli kalmaz. Magazincilerimizden hiçbir şey kaçmaz. Ebru’nun yeni aşkının Kuveyt Emiri’nin Türkiye’deki parasını yöneten adam olduğu ortaya çıktı. Bu iyi haber.

Kötü haber evli olması. Hemen gidip eşini bulmuşlar. Kadıncağız 10 yıldır evli olduklarını, iki çocuklarının olduğunu, gazetedeki fotoğrafları gördükten sonra serumla ayakta durduğunu söylemiş. Kocasının kendisine şiddet uyguladığını, öfke kontrolü problemi olduğunu iddia etmiş.

Ebru için ‘’Kadın belki aşk vardır diye düşünüyordur. Evli olduğunu bilemeyebilir’’ demiş. Kocası için ‘’Aradı kendisine tuzak kurulduğunu söyledi. Tuzak gibi görünmüyor. Reklam olsun diye mi böyle bir aptallık yaptı bilmiyorum’’ demiş. Ancak ortada bir aldatma olduğunu ve boşanacağını sözlerine ilave etmiş. Bu devirde insanın ideal eşini bulması zor. Sonuçta Arapların 3 milyar doları bu adamın kontrolünde.

Yok öfkesini kontrol edemezmiş, yok evliymiş, yok reklam olsun diye birlikteymiş. Ne yapalım yani? O kadar kusur kadı oğlunda bile olur!

Yazının devamı...

Küçük eros Haraos

Dünyaca ünlü Brezilyalı manken Adriana Lima ile olan ilişkisiyle gündeme gelen Türk yazar ve kişisel gelişim uzmanı Metin Hara bir açıldı pir açıldı. Daha düne kadar tanınmayan 35 yaşındaki Hara’nın meğer ne marifetleri varmış.

12 yaşında elleriyle ağrıları geçirebiliyormuş. Trafik kazası geçirip yoğun bakımda yatan babasını iyileştirmiş.

Çocukluk alerjilerini genetik hastalıkları düzeltmiş. Kanser, panik atak, depresyon ve bağımlılık tedavisi için ona gidiyorlarmış. Kendisine şifacı, enerji uzmanı ve yeni çağ dervişi diyorlarmış. Daha önce Beste Kökdemir, Ekin Türkmen, Aslı Tandoğan, Müge Boz gibi genç ve güzel oyuncularla aşk yaşamış. Bunları da verdiği bir röportajda böbürlenerek anlatmış.

Metin Hara 2014 yılında ‘Aşkın İstilası’ üçlemesinin ilk kitabı olan ‘Yol’u yazmış. Ardından ikinci kitabı ‘Dem’i çıkartmış. Ancak bunlardan hiçbiri Victoria Secret’in demirbaş meleklerinden Adriana Lima ile karada, denizde, teknede ulu orta şapur şupur öpüşmesi kadar ses getirmemişti. Hem de ne öpüşme? Hem dudaktan hem sırttan.

Reklam aşkı olduğu iddialarını yalanlayan Adriana ‘’Ben 35 yıl Metin’i beklemişim. El ele tutuşup yeni hayatımızı yaşayacağız’’ demiş. Gezmediği, görmediği yer kalmamış, hayatını doyasıya yaşamış, deneyim sahibi ünlü, varlıklı, uluslararası profesyonel bir model bunu söylüyorsa bir bildiği var demektir.

Yunan mitolojisinde aşk tanrısı Eros vardır. Cinsel cazibesi sonsuz, karşı cinse çekiciliği dayanılmazdır. Bizde de artık ufak tefek, kas fakiri vücut yapısıyla turunç renkli bir Metin Hara var. Ya da kod adıyla Küçük Eros Haraos!

Maldivlerin Hint fakiri Fahriye

Bir süre önce görkemli bir düğünle nişanlısı Burak Özçivit ile dünya evine giren Fahriye Evcen balayı için eşiyle birlikte Maldivlere gitmiş. Günlüğü 10 bin TL olduğu iddia edilen son derece lüks bir otelde kalmış. Ancak aceleden olacak güzel oyuncu yanına fazla kıyafet almamış.

Instagram hesabından üst üste aynı kıyafetle fotoğrafını paylaşmış. Sürekli olarak kırmızı bluzu ve bol paça sarı pantolonuyla pozlarını gören takipçileri Fahriye’ye “Başka kıyafetin yok mu?’’ diye sormaya başlamış. Bazıları da ‘’Tek bir kıyafet götürmüş herhalde’’ diye yorumlar yapmış.

Maldiv gibi yeryüzünün cennet köşelerinden biri olan tropik bir adada Fahriye gibi alımlı, havalı ve ünlü bir yıldızın bikinisi ya da mayosuyla görüntü vermesi çok daha normal olurdu.

Üstünü örtmek istiyorsa da renkli, ince ve transparan bir plaj elbisesi giyebilirdi.

Masmavi gökyüzü ve etraftaki doğanın güzelliğini kendi güzelliğiyle birleştirebilirdi.

Bu haliyle de güzel ama Hint Okyanusu’nun incisi Maldivlerde balayındaymış havası yok.

Beatles’ın unutulmaz şarkısındaki gibi. ‘She loves you yeah yeah yeah’ Maldivlerin Hint Fakiri Fahriye!

Yazının devamı...

Kadının kadına yaptığını kimse yapamaz

Manken Özge Ulusoy 16 yıllık arkadaşı oyuncu Ahu Yağtu’ya ateş püskürüyormuş.

Nedeni güzel oyuncunun, ünlü mankenin kısa süre önce ayrıldığı 6 yıllık aşkı Hacı Sabancı ile bir gece kulübünde dudak dudağa dans ederken görülmesiymiş. Özge olayı öğrenince şok geçirdiğini söylüyor.

“Ahu benim için artık bitti. Hacı’ya kızmadım. Erkektir yapar. Bugün ölmediysem bir daha ölmem. Allah ikisini de mutlu etsin. Ben çok güçlüyüm” diyor. Yıllar önce basketbolcu uzatmalı sevgilisini ünlü bir manken adayına kaptıran popçu Demet Akalın da duruma içerlemiş. Başına gelenleri hatırlayıp Ahu’yu eleştirmeyi üstüne vazife edinmiş.

Ahu da Hacı da bekar. İstediklerini yapar, diledikleri gibi yaşarlar. Yollarını ayırdığın birinin tapusunu almıyorsun. Kiminle beraber olup olmayacağına sen karar vermiyorsun. Bunlar boş işler.

Özge’nin kendini üzdüğüne, Demet’in mazideki kötü anısını düşünüp keyfini kaçırdığına değmez. Hem bilmiyorlar mı? Kadının kadına yaptığını kimse yapamaz!

Evlenmeden duramayan erkekler

Kimi erkek vardır nikah masasına oturmaktan korkar kaçar.

Kimi erkek vardır, her yaşadığı ilişkiyi bir an önce resmiyete dökmek ister. Tıpkı Caner Erkin ve Mustafa Ceceli gibi. Caner, ilk eşi Asena Atalay’dan olaylı bir şekilde boşandı. Sonra hemen gitti bir daha dünya evine girdi. Mustafa Ceceli’nin de ondan farkı yokmuş. Boşandıktan sonra Instagram’dan ‘’Gönlünü gönlüme nasip eden Rabbime. Şükürler olsun sevdiğim’’ notuyla Selin İmer ile hayatını birleştirdi. Caner Erkin, Mustafa Ceceli ve benzerleri. Nikah kıyma işinin Speedy Gonzales’leri.

Evlenmeden duramayan erkekler!

Kabine geçen DJ oluyor

DJ olmak artık çok kolay. Müzikten filan anlamamıza gerek yok. Parçaları birbirleriyle uyumlu seçmenize gerek yok. Geçişleri kulağa hoş gelir şekilde yapmanıza gerek yok. Milleti coşturmak için özel bir gayret göstermenize gerek yok. Nasılsa herkes eller havada bekliyor. Hele Bodrum, Çeşme gibi tatil beldelerinde herkes şartlanmış vaziyette. Kim ne çalarsa çalsın fark etmiyor.

‘İşte Benim Stilim’ yarışmasının sunucusu Öykü Serter bile DJ olmuş. Bikinisinin üstüne giydiği siyah file elbisesiyle bol bol pozlar vermiş.

Hayranlarıyla selfieler çekmiş.

İlhan Şeşen’in unutulmaz şarkısındaki gibi “Neler oluyor bize yine neler oluyor?”

Kabine geçen DJ oluyor!

Yazının devamı...

Türk Hara ile Brezilyalı kısrağı

Metin Hara’nın Adriana Lima ile yaşadığı aşk magazin gündeminde bomba etkisi yarattı.

Türk yazar ve kişisel gelişim uzmanı Metin Hara’nın Victoria Secret’in belki de en ünlü meleklerinden dünyaca ünlü manken Adriana Lima ile yaşadığı aşk magazin gündeminde bomba etkisi yarattı.

Atatürk Havalimanı’nda herkesin içinde dudak dudağa öpüşürken görüntülenen sürpriz aşkın kahramanları meğer geçen ay İstanbul’da tanışmış.

Hara, Lima’ya kitabını hediye etmiş.

Daha sonra hep iletişimde kalmışlar ve birbirlerine karşı bir şeyler hissettiklerinin farkına varmışlar. Şu anda birbirlerini tanıma aşamasındalarmış.

Bodrum’da el ele sarmaş dolaş tatil yapıyorlarmış. Peşlerinde bir paparazzi ordusu varmış. Korumaları onları çiçeği burnunda çiftten uzakta tutmakta zorlanıyormuş. Brezilyalı manken Adriana Lima 36 yaşında. İstanbullu Metin Hara ise ondan 1 yaş küçük.

Bugüne kadar Adriana bir erkekle hiç bu kadar ulu orta samimi pozlar vermemişti. Ama burası Türkiye.

Biz başkalarına benzemeyiz.

Adriana Yenge ülkemize daha önceler Acun Ilıcalı’nın davetlisi olarak geliyordu. Hatta ünlü televizyoncu ile gizli aşk yaşadıkları, evlenecekleri filan söyleniyordu. O iddialar fos çıktı.

Ancak bir başka Türk erkeği fırsatı kaçırmadı. Bir ay kadar kısa bir süre içinde cazibeli mankeni şipşak kendine bağladı. Memlekette ne kadar magazin muhabiri varsa başlarına üşüştü.

Türk Hara ile Brezilyalı kısrağı tüm dünya basınının diline düştü!

Aşksız yaşayamayan güzel kadınlar...

Bazı kadınlar hayatlarında aşk olmadan yaşayamazlar.

‘Taş Bebek’ lakaplı Gönül Yazar bunlardan biriydi.

Aşksız rahat edemezdi.

Bu uğurda defalarca evlendi.

Gönül’ün deli gönlü artık uslandı. İzmirli şarkıcı 81 yaşına geldi ve kabuğuna çekildi.

‘Sabahların Sultanı’ Seda Sayan da ona benzerdi.

O da Gönül gibi defalarca evlendi. Aşk yaşamadığı bir dönem olmadı. Ancak son zamanlarda Seda’nın aşk hayatından ses seda çıkmıyor.

‘Kadırgalı Aysel’ lakaplı ünlü sanatçı Bodrum’da bir hanım arkadaşıyla birlikte Yunan adalarına giderken görüntülendiğinde aşk defterini kapattığını söylemiş.

“Böyle çok daha rahatım” demiş.

Seda daha 55 yaşında yani ikinci baharında.

Her zaman olduğu gibi alımlı, bakımlı, havalı.

Aşksız yaşamayı düşünecek bir dönemde değil.

‘Yeni bir aşk arıyorum haberin olsun’ diye haykıracak durumda!

Yazının devamı...

Kusura bakma Tarkan

Tarkan’ın Harbiye Açıkhava konser maratonu her zamanki gibi çok ses getirdi. Burcu Esmersoy gibi bir dolu ünlü isim parçalarına eşlik ederek eller havada oynadı dans etti. Megastarın yeni albümü, yeni parçaları ve sahne şovu gündemden hiç düşmedi. Yani Tarkan açısından her şey mükemmel gidiyor.

Ne yapsa tutuluyor. Albümü piyasaya çıkar çıkmaz yok satıyor. Yeni ve eski şarkıları dillerden düşmüyor. Konserleri sürekli dolup taşıyor. Ama tüm bunlar Tarkan’a yetmiyor. O daha fazlasını istiyor.

Konseri sırasında duygusal konuşmalar yapıyor. İzleyicilerine ‘’Beni çok sevin çünkü ben de sizi çok seviyorum’’ diye haykırıyor. Hayranları alkışlıyor, onu bağırlarına basıyor. Hatta gözlerinden yaşlar akanlar oluyor.

Ah Tarkan ah. İçimizdeki sevginin hepsini zaten sen aldın. Bizde bir şey bırakmadın. Hepimiz sevgi böceğin, sevgi çiçeğin olduk. Onun için mümkün değil.

Seni daha fazla sevemeyiz. Kusura bakma!

Yeni Safiye ve Faik’imiz hayırlı olsun

Tencere kapak misali uyum içinde olan ünlü çiftler vardır.

Beren Saat ile Kenan Doğulu gibi...

Safiye Soyman ile Faik Öztürk gibi...

Demet Akalın ile Okan Kurt gibi...

Bu çiftler her anlamda birbirlerini tamamlarlar.

Aralarından Demet ve Okan ikilisi birlikte televizyon programı yapacakmış. Demet lafını esirgemeyen, sağı solu belli olmayan eğlenceli bir kadın. İş adamı eşi Okan Kurt da kafa dengi ve espritüel bir adama benziyor.

Ayrıca bir de üstüne titredikleri Hira adında dünya tatlısı bir kızları var. Daha ne olsun?

Ekrandaki yeni Safiye ve Faik’imiz hayırlı olsun!

Yazının devamı...

Afroditler yaşlanmaz

Canım Türkiyem’in tek ve gerçek Afrodit’i Yeşilçam’ın efsane yıldızı Banu Alkan’dır. Dubrovnik doğumlu Banu’nun asıl adı Hırvatça ‘Yaban Gülü’ anlamına gelen Remka Rebronja’dır. Banu’nun unutulmaz filmleri arasında ‘Afrodit’, ‘Mavi Yolculuk’, ‘Güneşten de Sıcak’, ‘Vahşi ve Güzel’, ‘Kızgın Güneş’, ‘Sarı Bela’ gibi yapımlar vardır. Ayak parmaklarının ucunda incecik bikinisiyle kumsaldaki koşma sahnesi Türk sinema izleyicisinin hafızalarına kazınmıştır. Banu sırf bu sahne sayesinde kendisine geniş bir hayran kitlesi edinmiştir.

Banu’nun ayrıca Hollywood’un sarışın bombası Marilyn Monroe gibi buğulu bir sesi vardır. O nedenden dolayı da seksi konuşma tarzı şarkıcılık yapması için yeterlidir. ‘Neremi neremi?’yi bu dünyada ondan daha seksi kimse söyleyemez. Bebeğim kelimesi onun ağzından çıkınca kulağa bambaşka hoş gelir.

Hayatı boyunca dünyayı gezmiş olan Banu son olarak ‘Dünya Güzellerim’ adlı bir televizyon programıyla gündeme geldi. Diva Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla ve Safiye Soyman ile Hindistan’a filan gitti.

Magazinciler yıllardır kendilerine iyi malzeme veren, renkli haberler yapmalarını sağlayan ve son derece nevi şahsına münhasır bir kadın olan Banu’yu özlemiş. Başka bir şey bulamadıkları için de bu kez her kadının hassas olduğu bir konuya takmış. Yaşlanmayı reddeden her dem taze ve cilveli Banu Alkan’ın önümüzdeki sene 60 yaşına basacağını yazmış. Bırakın bunları beyler! Bazı kadınlar hep oldukları gibi kalır.

Seneler sadece onları güzelleştirir. Şarap misali daha da değerlendirir. Banu Alkan da bu kadınlardan biridir.

Unutmayın. Afroditler yaşlanmaz!

Ben ortaya söylüyorum oğlum sen anla

Mazlum Çimen’in oğlu Saki Çimen nişanlısı Gül Zaman’la dünya evine girmiş. Mazlum’u nikah töreninde gören muhabirler fırsatı kaçırmamış. “Sevgiliniz Zühal Olcay ile sizi de nikah masasında görebilir miyiz? Evlilik ister misiniz Zühal Hanım’la?” sorusunu yapıştırmış. Mazlum’un verdiği cevap ise herkesi şaşırtmış. Ünlü balet ve oyuncu “Bu konuda hiçbir şey düşünmüyorum. Zaten gereksiz bir olay. Çünkü güzel giden bir şeyin üstüne yeni bir şey yapmaya hiç gerek yok. Tutmuş bir şeye dokunmamak gerek bence” demiş.

Mazlum Bey evlilik hakkındaki düşüncelerinde kendi açısından haklı olabilir ama zamanlaması manidar. Başından geçen 3 deneyim sonrası evlilik defterini artık kapatmış gibi gözüken Zühal Olcay bu sözlerden etkilenmez.

Hatta o da Mazlum’la yanı fikirde olabilir. Ancak kazın ayağı öyle değil.

Mazlum’un oğlunun mutlu gününde, çiftlerin ilişkilerini resmiyete dökmelerinin lüzumsuz olduğu konusundaki yorumları yanlış anlaşılabilir.

‘Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla’ misali.

‘Ben ortaya söylüyorum. Oğlum sen anla’ şeklinde yorumlanabilir!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.