Sonbahar kaçamağı
.
Yaz sezonunun bitmesi, sonbahara “Merhaba” dememizin ardından küçük kaçamaklar yapabileceğimiz yerlerin ilkini Şile ve Ağva olarak dün yer vermiştik. Günü birlikte ya da hafta sonunda kafanızı toparlayacağınız yerler arasında şimdi de Abant’tan bahsedelim. İstanbul ve Ankara’nın ortasında yer alan bu güzel kasaba için öylesine güzel hikayeler duydum ki, arkadaşlarımın baskısı sonucu, uykusuz bir sabahta yola çıkarken buldum kendimi.
Ne iyi etmişim de gelmişim.
Sonbaharın en güzel renklerinin binbir çeşidi ile karşılaştım. Doyumsuz manzaraların, sonbaharın her tonunun görüleceği bir masal diyarı Abant. Abant, Gölcük ve Yedigöller, sonbaharın gerçek manada yakıştığı ender yerlerden.
Abant Gölü ve çevresi, Milli Park statüsü içersinde yer alıyor. Abant bir krater gölü. Kaynak sularından oluşuyor. Nadir özellikteki nilüferlerle kaplı. Abant alası da sadece buraya özgü. Su samurlarını görebilmek için sabah güneş doğmadan yuvalarının olduğu yerlere gitmek gerekiyor.
Abant Gölü’nün çevresi yaklaşık 7 kilometre. İki saatlik yürüyüşle gölün her noktasını yaşayabilirsiniz. Yürümek istemeyenler bisiklet ya da faytonla çevresini gezebilirler. Biz yürümeyi tercih ettik.
O huzuru, en derinlerde hissettik. Aramızda pes endeler olur telaşını yaşadık ama o telaşımızın yersiz olduğunu da gördük. Ağaçlara dokunmak, rüzgarın sesi hepimizi adeta büyüledi. Kimsenin “yoruldum” diye sesi çıkmadı.
Alabalık yemeden sakın dönmeyin
Abant, İstanbul ile Ankara’nın arasında olduğu için çok ziyaretçisi oluyor. Hafta sonları kalmak isteyenler için yer bulmak biraz zor. İkisi beş yıldızlı otel ve biri köşk olmak üzere, göl kenarında konaklamak en güzeli. Abant dört mevsim konağı ve Büyük Otel tercihlerinizin arasında olabilir. Göl yolu üzerindeki Gökdere Restoran’da şahane bir kahvaltı yapın. Her şeyin doğal ürünlerden olduğu, lezzetlerinden anlaşılacaktır. İstanbul’dan yola çıktığınızda dört bir yanı ağaçlarla çevrili 21 kilometrelik muhteşem bir yol çıkacak karşınıza. İstanbul’dan Abant’a arası yaklaşık 3 saat sürüyor.
Abant’a özel bir lezzet olan Abant Alabalığını da tatmak gerekir. Abant’ta yaklaşık 30 km mesafede olan Yedigöller Milli Parkı ise özellikle kamp severlerin dört mevsim uğrak noktalarından biri. Ayrıca Örmeci Yaylası, Sinekli Yaylası ve yine bir doğa harikası Samandere Şelalesi, Güzeldere Şelalesi de Abant’ta görülmesi gereken diğer noktaları.
Öğle yemeği ve kahve molasından sonra göl kıyısında bulunan deniz bisikletlerinden ya da sandallardan birini kiralayarak göl keyfi yapabilirsiniz. Yeşil ile mavinin buluştuğu, dağların zirvelerinden yayılan sisin oluşturduğu muhteşem manzarayı doyasıya seyredin. Doğada zaman geçirmek, temiz havayı ciğerlerinize çekmek hepinizin ruhuna iyi gelecek. Şehrin havasız, gürültülü, kalabalık ve çilekeş havasından sizleri çok uzakta olmayan bir doğal renk cümbüşü bekliyor. Hadi, şöyle bir kaçın Abant’a...