Amerika’da emlak balonu patladı mı?
ABD’nin en büyük mortgage kuruluşlarından New Century Financial Corporation’ın, konkordato ilan etmek üzere olduğu haberi, finans çevrelerinde hoş karşılanmadı. Hızlı düşüşlerin düzeltmesini yaşayan piyasalarda yeniden satış dalgası gelebilir...
ABD’nin en büyük mortgage kuruluşlarından New Century Financial Corporation’ın, konkordato ilan etmek üzere olduğu haberi, finans çevrelerinde hoş karşılanmadı. Hızlı düşüşlerin düzeltmesini yaşayan piyasalarda yeniden satış dalgası gelebilir...
Geçen haftayı neredeyse tüm borsalar; özellikle Japon Yeni’nin değer kaybetmesiyle; hafta başına oranla yüksek kapattı. Kısa vadedeki bu yükselişler, son hızlı düşüşün bir düzeltmesi.
Cuma gününün son saatlerinde petrol fiyatlarındaki hızlı gerilemenin de yardımıyla borsalarda ideal düzeltme seviyeleri için bir miktar daha yükseliş olabilir. Dow Jones endeksinde 12,420 veya 12,510 seviyelerine, İMKB 100’de 42,400 (hayli zor ama belki de 43,600) seviyelerine kadar yükselişler olabilir. Ancak bunlar yükseliş trendindine yeniden dönüş olarak algılanmamalı, sadece birer düzeltme olarak kalacaktır.
Bana göre bu yılın kalan kısmında; önceki üç-dört yıldaki gibi yeni zirvelerin görülmesi hayli zor. Bu yıl; diğerlerinin aksine düşüş yılı olacak gibi görünüyor. Neden mi ?
1- Global enflasyon endişeleri nedeniyle tüm ülke paralarının faizleri geçtiğimiz üç-dört yılın en yüksek seviyelerinde,
2- Gelişmekte olan ülkeler de dahil olmak üzere, alınan risklere oranla; piyasalardan elde edilebilecek getiriler en düşük düzeylerine yakın, yani kâr marjları çok dar,
3- ABD ekonomisinin lokomotifi durumundaki emlâk piyasalarından gittikçe daha fazla kötü haber gelmeye başladı. Önce emlâk satışlarında, ardından fiyatlarındaki düşüşler ve son olarak da batan mortgage kuruluşları...
4- Dünya borsalarının “direksiyonu” durumundaki ABD şirketlerinden çift haneli kâr rakamlarından tek hanelilere dönüş ve hisse fiyatlarında gerileme beklentisinin artması,
Ve en nihayetinde ABD’de bu yılın başında gelmesi beklenen faiz indirimlerinin bir başka bahara kalması, enflasyonun kontrol altına alındığına dair net verilerin bir türlü gelmemesi nedeniyle de belki de bir veya iki faiz artışının konuşulmaya başlaması... Üstüne bir de ‘maestro’ Greenspan’in; ABD’deki bir resesyona yüzde otuz gibi yüksek olasılık vermesi...
Geçen hafta ABD’nin önde gelen mortgage şirketlerinden New Century Financial Corporation’ın Chapter 11 olarak anılan iflas öncesi konkordatoya yaklaştığı haberleri hisse senedi piyasalarının moralini bozdu.
Şirketin 8 Mart’taki açıklamasına göre; ikincil mortgage piyasasındaki işlemlerine istinaden gelen 150 milyon dolarlık ‘margin call’ (ek teminat) taleplerinin ancak 80 milyon dolarlık kısmı karşılanmış. Adı açıklanmayan bir büyük kredi kuruluşunun şirkete 265 milyon dolarlık yeni kredi sağladığı ve 710 milyon dolarlık bir kaynak temini konusunda kolaylık sağlayacağı belirtilmiş.
‘Büyük abiler’ görev başına! Tıpkı LTCM krizinde ve 11 Eylül’de Greenspan’in dev yatırım bankalarıyla el ele verip piyasaları kurtardığı gibi... Yeter ki işler ‘mutad’ devam edebilsin...
ABD’de önce birkaç küçük mortgage kuruluşunun batması, ardından HSBC’nin 2006 yılında ABD’deki ev kredilerinde 10.6 milyar dolar kaybettiğini açıklaması ve son olarak da New Century haberleri ABD’deki emlâk balonunun patladığını gösteriyor. Bu durum önce ABD ekonomisini, ardından da Çin’den başlayarak tüm dünya ekonomisini etkileyecek, dönüp dolaşıp bize kadar gelecektir.
Mart ayında gelişmekte olan ülkelerden çıkan 8.9 milyar doların yöneticileri de bunları düşünüyor olabilir mi?
ABD’de hava bulutlanırsa Türkiye’de fırtına çıkacaktır
Gelelİm bu haftanın tahminlerine... Her ne kadar İMKB; Cuma günkü ABD tarım dışı istihdam datasını fırsat bildiyse de, bonodaki satışlar hafta boyunca sürdü. İki ve beş yıllık Dolar/YTL ‘cross currency swap’ (döviz swapları) faizlerindeki ve ABD on yıllık tahvil getirilerindeki yükselişler geçen haftanın dikkat çeken diğer gelişmeleriydi. ABD piyasalarındaki hava ‘bulutlanmaya’ devam ederse, bizde fırtına çıkabilir.
Yine de İMKB 100’de 42,400 ziyaret edilebilir. Bu seviyenin üzerine çıkılır ise; ki düşük bir ihtimal; 43,600’lere kadar yükseliş olabilir. Ancak bu iki seviyeden birinden yeniden satışların gelmesi ihtimali oldukça yüksek. Döviz cephesinde; dolar/YTL kurlarında 1.3735 ile 1.4625 arasındaki hareketin düzeltmesi Cuma günü tamamlanmış görünüyor. 1.4075 alış seviyesinin altına inilmesi durumunda (ki düşük bir ihtimal) 1.3770’leri; üstünde kalınması durumunda da sırasıyla 1.4250, 1.4380 ve 1.4470 seviyelerinden biri bu hafta içinde test edilebilir.