'İki ağabeyim tecavüz etti' demişti...
.
ERZURUM’da 2 yıl önce imam olan ağabeyi 30 yaşındaki A.B. ile diğer ağabeyi 28 yaşındaki M.B.’yi kendisine tecavüz emekle suçlayıp ardından şikayetinden vazgeçen 24 yaşındaki H.B.’ye ’akıl sağlığı yerinde’ raporu verildi. Gelen rapor ve H.B.’nin şikayetinden vazgeçmesi üzerine, 18 yıla kadar hapis cezası istenen iki erkek kardeşin ceza almama ihtimali ortaya çıktı.
Merkez Yakutiye ilçesinde oturan H.B., 17 Kasım 2013 günü polise başvurarak iki ağabeyinin kendisine tecavüz ettiğini ileri sürdü. Annesi İ.B. ve babası A.B.’nin vefat ettiğini anlatan H.B., Kars’ın bir köyünde imam olan ağabeyi A.B.’den hamile kaldığını ve Ankara’da kürtaj olduğunu öne sürdü. H.B.’nin şikayeti üzerine iki erkek kardeş 18 Kasım 2013 günü tutuklandı ve haklarında 2’nci Ağır Ceza Mahkemesinde 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Erzurum 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlayan A.B. ve M.B. bu kez suçlamaları kabul etmedi. Kız kardeşinin babalarının ölümünün ardından psikolojisinin bozulduğunu savunan A.B., şunları söyledi:
"Emniyette suçlamaları kabul etmem konusunda baskı yaptılar. ’Kabul et, daha sonra pişmanım dersin’ diyerek bırakılacağımı söylediler. Bu nedenle ben de kabul ettim. O bizim öz bacımız. Hep korudum kolladım. Hamile olduğunu söyledi. Kardeşim M., ’kız kardeşimizi dövmesin evimiz dağılmasın’ diye Ankara’ya götürüp çocuğu aldırdım. Evden kaçmaması yönünde telkinde bulundum. Görüştüğü biri varsa evlenebileceklerini söyledim. Ancak evden sürekli kaçıyordu. Bu yüzden sinirlendim, tokat attım. O da iftira attı. Aramızda kesinlikle cinsel teşebbüs olmadı."
Diğer ağabey M.B. de suçlamaları kabul etmedi. M.B., "Kardeşimi dövdüğümde ’seni içeriye attıracağım’ dedi. Kardeşim, ’kötü yola düşmesin, başına bir şey gelmesin’ diye dövdüm. Suçlamalar doğru değil, iftira" dedi.
Duruşmalar devam ederken 7 ay cezaevinde kalan iki kardeş tahliye oldu. Yargılama ve 7 ay tutuklu kalması nedeniyle imam A.B., Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılan idari soruşturma kapsamında görevden alındı. Kadın Konuk Evi’nde kalan H.B., Kurum Müdürüne verdiği dilekçesinde "Abimler bana böyle bir şey yapmadılar. O gün ruh haliyle öyle bir karar verdim. Onlara iftira attım. Bu nedenle vicdan azabı içindeyim’ diye yazdı ve şikayetinden vazgeçti.
Mahkeme heyeti H.B.’nin akıl sağlığının yerine olup olmadığının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor aldırdı. 6’ncı Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından 21 Nisan 2014 günü mahkemeye gönderilen raporda, H.B.’nin ruhsal yönden kendini savunmaya engel olacak derecede herhangi bir ’akıl hastalığı veya zeka geriliği saptanmadığı’ bildirildi. Mahkeme, bu raporla yetinmeyip duruşma savcısının talebi üzerine Adli Tıp Genel Kurulu’ndan yeni bir rapor istedi. Adli Tıp Genel Kurulu’nca 11 Haziran 2015 günü Erzurum 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen raporda H.B.’nin mağduru bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasına ve olaya ruhsal yönden karşı koyma yetisine engel olacak mahiyet ve derecede herhangi bir akıl hastalığı ve zeka geriliğinin olmadığını belirtti.
Mahkeme, karar duruşması için ertelenirken, hukukçular iki kardeşin yargılandığı davanın CMK’nın 223/8 maddesi kapsamında H.B.’nin şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle düşebileceğini söyledi.