Hakimden +18’lik gerekçeli karar!

Diyarbakır’da taksicilik yapan 32 yaşındaki S.K., 2014 yılında sokakta karşılaştığı yüzde 50 zihinsel engelli 14 yaşındaki erkek çocuk M.Ş.’yi evine götürüp ters ilişki yoluyla cinsel istismarda bulundu. Tecavüze uğrayan M.Ş. olaydan hemen sonra hastaneye götürülerek istismara uğradığına dair rapor alındı. Raporda fiili livataya vurgu yapılırken iddianameyi hazırlayan savcı bu raporu gözönünde bulundurarak sanık S.K. hakkında 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Ancak duruşmalarda hazır bulunan bir başka cumhuriyet savcısı, iddianameyi hazırlayan savcının aksine tecavüzün başka bir dönemde yaşanmış olabileceğini belirtip dava sonunda açıkladığı mütalaasında tecavüze dair bulgu olmadığını savunarak sanığın beraatını istedi.

Savcı farkı

Savcı farkının yaşandığı skandal ise bununla da bitmedi. Kararında sanık hakkındaki kararını açıklayan mahkeme, sanık S.K.’nın eylemini ’Basit cinsel istismar’ suçu sayıp 8 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın yargılama sırasındaki olumlu davranışlarını da göz önüne alındığını belirten Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, S.K.’nın cezasını 6 yıl 8 aya indirdi. Mahkeme gerekçeli kararında ise bir skandala daha imza attı. Sanığın erken boşalma nedeniyle eylemine devam edemediğini, olayı ’basit cinsel istismar’ olarak değerlendirmesine işaret etti.

İddianameyi hazırlayan duruşmaya katılmıyor

Ceza davalarının tamamında iddianameyi bir cumhuriyet savcısı hazırlar. Hazırladığı iddianameyi de mahkemeye gönderir. Mahkemenin iddianameyi kabulü sonrası ise duruşmalara başlanır. İki üye hakim ve mahkeme başkanının dışında iddianameyi hazırlayan iddia makamını temsilen duruşmalar için görevlendirilen bir başka savcı salonda hazır bulunur. Duruşmada ve mahkemenin kararı öncesi görüşünü açıklar.