'Tırlara yükleyip teröristleri arka kapıdan kaçırıyorlar'

Bakan Albayrak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile birlikte katıldığı AK Parti Düzköy 6. Olağan İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, iki şehit öğretmen özelinde, tüm Türkiye'de maalesef son yıllarda bütün gençliği zehirlemek için yoğun bir çabayla çok büyük bir zarar vermiş örgütün bıraktığı bu enkazı kaldırmak için bugünlerde gece gündüz demeden yeni nesillerin ihyası noktasında çalışan öğretmenlerin gününü kutlayarak başlamak istediğini söyledi.

Albayrak, 15 yılda belki 150 yıllık bir hizmet aşkıyla bu ülkeyi, 2001 ve 90'ların Türkiye'sini nereden nereye getiren, artık Türkiye'nin büyük lideri değil, dünya lideri dedikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın selamını getirdiğini belirterek, "Rabbim başımızdan eksik etmesin. Sağlık, sıhhat, hayırlı uzun ömürler nasip eylesin." ifadesini kullandı.

Tarihi günlerden geçildiğini dile getiren Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tarihi günlerden geçtiğimiz, tarihi kırılmanın günlerini yaşadığımız bu yüzyılın, sınırların yeniden çizildiği, çizileceği, bu ülkenin birlik ve beraberliğine özellikle son yıllarda ne kadar büyük operasyonların yaşandığı şu günlerde, işte görüyorsunuz 910 kilometre sınırımızın olduğu, iç savaşın olduğu Suriye'de son birkaç ayda takip ediyorsunuz değil mi? 4 bin tır silahın nakliye ile yerleştirildiği şu günlerde, Irak, İran, Suudi Arabistan bütün bu coğrafyada yaşanılanları müşahede ettiğimiz şu günlerde, belki de bölgenin çok daha büyük ve kanlı bir savaşa sürüklenmesinin planlarının yapıldığı şu günlerde Türkiye ve 80 milyon olarak çok ama çok dikkatli olmamız gereken, birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gereken bir noktadayız."

"Parti kongresi yapmıyoruz artık"

Bakan Albayrak, bütün bu kongrelerle aslında Türkiye'nin 15 yıldır iktidar partisinin, güçlü ve istikrarlı bir şekilde büyüme odaklı gelişmesi için çok yoğun şekilde mesai harcandığına işaret ederek, "Parti kongresi yapmıyoruz artık. Bugün Türkiye'de siyaset ve siyaset yapmak, bu siyasetin bir ülkenin kaderini bu kadar etkileyecek bir süreci Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşamadı. Bugün artık Türkiye'nin partisinin kongresinde geleceğini değil, Türkiye'nin geleceğini oturup konuşuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Anamuhalefeti eleştiren Albayrak, şunları söyledi:

"Anamuhalefet… Hangi anamuhalefet? Böyle bir şey yok. Yerli ve milli diyoruz, birileri hemen sinir oluyor, arazi oluyor. Yerli ve milli olmaktan insan gocunur mu? Niye gocunulsun? 780 bin kilometrekare. Biz diyoruz ki bu toprakların bir santimetrekaresine bile göz dikenin gözünü oyacak bir siyasetle bugüne kadar Türkiye olarak biz izin vermedik. Hele de Sayın Bakanımız geldikten sonra İçişleri Bakanlığı itibarıyla demir yumrukla biz bu siyaseti çok net bir şekilde yedi düvele gösteriyoruz."

Bugün görevi alacak teşkilatların, Türkiye'nin dört bir yanında bir parti siyaseti üzerinde siyaset yapması gerektiğini dile getiren Albayrak, şunları kaydetti:

"Bütün 80 milyonu kucaklayacak ve bu ülkenin bekasını tehdit eden tüm bu sorunları ve tuzakları ifşa edecek bir dille 80 milyonu birleştirecek bir siyaset yapmak zorundayız. Çünkü bunu bizden başka gören, anlayan ve bu siyasetin hayati siyaset olduğunun farkında olan maalesef kimse yok, başka kadro yok. Meclis'te görüyoruz, sokakta görüyoruz. Siyasetin zuhur ettiği alanlarda görüyoruz. Konu mevzubahis vatansa yekvücut olunması gereken dönemde bir de bakıyorsunuz adam terörist cenazesinde. Arkadaş sen o zaman teröristle yan yana yürüyorsan terör örgütünün yandaşısın. Öyle değil mi? Sen benim şehidimin cenazesine değil, teröristin cenazesine gidiyorsan sen onunla yandaşsın. Bu ülkenin birliği, beraberliği, bekası, Mustafa Kemal Atatürk'ü ağzına alma, ismini ağzına alma, bu bayrağı ağzına alma. Adam bu bayrağı yakıyor. Bu bayrağı yakanı gömeriz biz, gömeriz. Sen bununla nasıl yan yana yürürsün?"

"Tarihi günlerden geçiyoruz"

Albayrak, tarihi günlerden geçildiğini, bunun farkında olmaları gerektiğini belirterek, "Enerji, ekonomi, her alanda son 15 senede lokal bir mücadele, artık bugünden sonra küresel bir mücadeleye doğru. Karşımızda artık amatör küme takımları yok. Her seçimde yeniyoruz biz artık şampiyonlar liginde oynamamız lazım." diye konuştu.

"Görüyoruz, 'Onlarca yıllık müttefiklik yapıyoruz' diyoruz, canlı yayınlarla kameraların önünde dün ismi El-Kaide'ydi, evvelsi gün ismi Taliban'dı, bugün ismi DEAŞ'tı." ifadesini kullanan Albayrak, şöyle devam etti:

"Gizli kameraların altında tırlara yükleyip teröristleri arka kapıdan kaçırıyorlar. Ne için kaçırıyorlar acaba? Rakka'da DEAŞ'a operasyon. Nasıl operasyon ya? Adamları gizli kapaklı kaçırıp sonra yarın bir gün Türkiye'de, Avrupa'da başka bir isimle bize karşı, masum insanlara karşı yeni bir eylem hazırlığı yapmak için mi kaçırıyorsunuz? Neyi destekliyorsunuz? Neyin pazarlığı bu? Bu oyunu görüyoruz değil mi? Burası işte çok önemli. İşte bugün 2019 gibi tarihi bir döneme girerken önümüzdeki 10-20 yıl bölge ve dünya için çok ama çok kritik bir dönem olacak. Birçok insan belki bunun farkında değil."

Bakan Albayrak, son 1,5 yılda 40 yıl boyunca bugünler için hazırlanmış iki tane örgütün deşifre olduğunu dile getirerek, "Biri PKK, diğeri FETÖ. Biri birlik ve beraberlik altında ülkeyi bölmek için planlar yapan kanlı bir terör örgütünün açığa çıkması, Meclis'teki uzantılarının tasfiye süreci. Diğeri hayır, hasenat, himmet adı altında gençlerimizi zehirleyen, kurumlarımıza sızıp iğfal edip bu ülkeyi yeni bir devlet yapılanmasıyla gizlice ele geçirmeye çalışan bir yapı." dedi.

Albayrak, 15 Temmuz darbe girişimine değinerek, şunları kaydetti:

"15 Temmuz, Rabbime hamdolsun belki tarihimizde ilk defa Osmanlı'da da aynı, böyle kanlı bir darbe girişimini bu millet tarihe ama dünya tarihine geçecek şekilde alaşağı etti. Yurt dışına gidiyoruz duyan ülkelerin bakanları, devlet başkanları görüştüğümüzde inanamıyorlar. Diyorlar 'Nasıl yani? Toplar, jetler, tanklar askerler darbe yaptı sonra siz neyle savaştınız?' Biz bir şeyle savaşmadık. Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımız bir talimat verdi, 80 milyon çıplak elleriyle sokaklara çıktı, tankların üzerine çıktı, bu darbeyi durdurdu. İnanamıyorlar. Bu milletin özgürlüğü, cumhuriyeti ve bekası için gözünü kırpmadan canını verebileceğini dünya tarihine bir daha gösterdik. Bu yeni bir yüzyılın en önemli kırılmasıydı."