'Tevil yollu ikrar'

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Televizyon Yayıncıları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ve sektör temsilcileriyle Ihlamur Kasrı’nda yaptığı toplantının ardından 19 Aralık’ta Ankara’da iki askeri personelin şüphe üzerine yakalanıp daha sonra serbest bırakılmasına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.

SUİKAST İDDİASI: Allah korusun bir suikast, eylem, kötü fiil yapılacağı anlamına gelmiyor. Bu çok ileri bir iddia. Ama yapılan iş bir bilgi toplama mıdır, bir gözetleme midir, hazırlık mıdır? Bunun takdirini adli makamlar yapacaktır.

GENELKURMAY AÇIKLAMASI: Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklamasında da görebildiğim kadarıyla iki kişinin yakalandığı ve bu kişilerin asker olduğu doğrulanıyor. Bu kağıt parçasıyla ilgili bir iddia var, araştırılıyor deniliyor. Herkesin en çok merak ettiği şey, neden burada bir gözetleme yapılıyor? Onu da kendilerine göre açıklamış. ’Bu bir istihbarat amaçlı bir çalışmadır ama Bülent Arınç’a yönelik değildir. Silahlı Kuvvetlerden dışarıya bilgi sızdıran bir kişinin takibi sırasında bu iş olmuştur’ şeklinde. Ben bu yorumlara girmeyeceğim.

ASKERLE GÖRÜŞMEDİM: Askerle görüşmedim. Konuşulması gereken konu varsa, bunun yeri belli. Pazartesi günü de bu konuda MGK toplantısı yapılacaktır demiştim. Ama MGK’da özel bir görüşme yapacağım ya da bu konuyu gündeme getireceğim demedim. Arada bir nüans farkı var. Yıllarca cezada hukukçu avukat olarak bulundum. Bir insana bir şey söylendiği zaman, bir suç isnat edildiği zaman, ’Evet, ben bu işi yaptım’ derse, bu ikrardır. Yani kabul etmektir. ’Ben bu işi yapmadım’ derse rettir, inkardır. ’Ben bu işi yaptım ama başka türlü yaptım, başka amaçla yaptım’ derse bu tevil yollu ikrardır.

OMURGASIZ: (Muhalefet tarafından iddialar biraz hafife alındı sorusu üzerine) Utanma, utanma söyle. Mizah konusu yaptılar. Bir tanesi ’safsata’ dedi. Siyasette hiç düz çizgisi olmamış, omurgasız hareket etmeyi meslek edinmiş insanlar, bu tür olay karşısında da söyleyecekleri budur. Bu milletvekilinin tek görevi var, genel başkanının talimatıyla Silivri’deki ’Ergenekon’ duruşmalarını takip etmek. Hele hele bir genel başkan, açıkça söylemedi ama basına yansıyan haberler doğruysa, meseleye Berlusconi sendromuyla bakıyor. Bu, Türkiye’de hem muhalefetin, hem siyasetin önemli ağızlar konuştuğu zaman ne hale geldiğini gösteriyor. Hiçbir sendrom içinde değiliz.

O kağıtta bizim apartman yazılıymış

ARINÇ, Emniyet Müdürü’nün aktardığı bilgilere göre olayı anlattı: “Cumartesi günü saat 14.30 sıralarında Emniyet’e bir ihbar yapılmış. İhbarda, iki sivil aracın konutumun civarında dolaştığı, bir eylemde bulunabilecekleri söylenmiş. Sokağımdan daha geniş olan bir üst sokakta park etmiş durumda görmüşler ve beklemişler. Bir araçla iki kişi gelmiş, polis duruma hakim olmuş. Birinin albay, birinin binbaşı olduğu tespit edilmiş. Araçlardan birisinin Genelkurmay veya Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na ait olduğu, bir diğerinin de kiralanmış araç olduğunu tespit etmişler. En çok tartışma konusu olan şey, evimizin bir kağıda yazılı olarak ellerine geçmesi. Bunlardan birisi araçların başındayken su içmek istemiş. Pet şişenin kapağını açmış, fark ettirmeden yere mi düşürmüş, cebine mi sokmuş, bir hareketlilik görmüşler ve sonra ’Elini çıkart’ denilmiş. O da alelacele kağıdı ağzına götürmek ve su içmek isterken, bana söylenen bu, polisler elindeki kağıt alınmış. Bu kağıtta da sokağımızın numarası ve apartmanımızın ismi yazılıymış. Bu kişiler, askeri kişiler... Seferberlik bilmem ne başkanlığında çalışıyor görünüyor, ama Özel Kuvvetler Komutanlığı’na giriş belgeleri olduğu ifade edilmiş ve ilk üst aramasında da bir tanesinin bir dergi adına sarı basın kartı taşıdığına ilişkin bir kart veya kartvizit varmış.”

Zirvenin mekanı da Çukurambar’dı...

SUİKAST iddiasıyla birlikte, Temmuz 2008’de Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan’ın gizli zirvesine de ev sahipliği yapan Ankara’nın son dönem ‘gözde’ semti Çukurambar’a çevirdi. Ankara’nın gecekondu mahallelerinden biri olan Çukurambar’da apartman niteliğindeki yapılaşma, 10 yıl önce başladı. Ak Partilivekiller ve SP’lilerin Çukurambar’ı tercih etmelerinde en önemli etken, Milli Görüş kökenli Ak Partili eski Orman Bakanı Osman Pepe’nin oğullarının bu semtte mütaeahhitliğini yaptığı konutlar oldu. Ak Parti iktidarının işbaşına gelmesinin ardından Or-an’daki milletvekili lojmanlarının boşaltılmasıyla birlikte Çukurambar’ın yıldızı daha da parladı. Konya Yolu, Eskişehir yolu, Çiğdem Mahallesi ve Yüzüncüyıl semtinin ortasında bulunan Çumurambar’da satılık ev fiyatları 500 bin TL’ye kadar çıkabiliyor.

Kimler oturuyor?

Arınç, (36 dairelik apartmanda 8 eski Ak Partili de oturuyor) Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, eski bakan Osman Pepe, Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, milletvekilleri Vahit Kiler, Kerim Özkul, Mustafa Çetin, Hasan Angı, Cumhurbaşkanı Gül’ün eniştesi Mehmet Tekelioğlu, Mehmet Ocaktan, SP Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç gibi isimler de mevcut. Kapatılan DTP’nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk, CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu da semt sakinleri arasında yer alıyor.

‘Gözaltına alınan binbaşıve albay bordo bereli!’

Star Haber Ankara Temsilcisi Murat Çelik’in yakalanan kişiler hakkındaki yorumu ise şöyle: Takip edilen personelin kimliği hakkında henüz bir bilgi yok. Ama bu kişi bir albay. Bu kişinin karargah içindeki bazı gizli bilgileri dışarıya sivillere sızdırdığı yönünde çok ciddi emarelerin olduğunu öğrendik. Takip eden özel kuvvetler mensubu albay ve binbaşı, bu subaya suçüstü yapmaya çalışıyordu. Takip eden iki bordo bereli, Seferberlik Tetkik Kurulu’nda görev yapıyor. İstihbarat eğitimi almış subaylar. Hatta binbaşının, ABD’de takip ve istihbarat konusunda 7 aylık özel bir kursa katıldığı bilgisine de ulaştık. Askeri çevrelerde şöyle bir görüş var: ‘Takip edilen kişi, yakalanıp deşifre edilseydi, Türkiye’de çok şey değişebilirdi.’ Askeri kulislere göre iki subay, yakalanmadan önce bir pastanede çay içti. Gizli not pusulalarını, pastanede buluştukları sivil muhbirin iki subaya verdiği ve daha sonra aynı sivil muhbirin ikili oynadığı ve polise bu kişileri ihbar etmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.