Başbakan'ı yine çok kızdıracak!
İnce, "İki gündür moralim çok bozuk" dedi ve ekledi...
CHP İzmit İlçe Örgütü’nün organizasyonuyla mahalle temsilcileriyle buluşma kahvaltısına CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ve Grup Başkan Vekili Yalova Milletvekili Muharrem İnce katıldı. İnce, TBBM’de bütçe görüşmelerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın elini sıkmadığını hatırlatırken, "Bu padişah benim elimi sıkmadı ya çok dertlendim" diyerek espiri yaptı.
İzmit Fuar alanında bulunan Onur Müzikhol Restotant’taki kahvaltıya Oran ve İnce’nin yanı sıra Milletvekilleri Hurşit Güneş, Haydar Akar, Mehmet Hilal Kaplan, CHP Kocaeli İl Başkanı Yalçın Kuşkan, İlçe Başkanı Selman Yıldırım, CHP İlçe Başkanları ve yaklaşık 1000 partili katıldı.
İKİ GÜNDÜR MORALİM ÇOK BOZUK"
TBMM’de bütçe görüşmeleri sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın elini sıkmadığı için ’Çok dertlendiğini’ belirterek espiri yapan İnce, şöyle devam etti:
"İki gündür ’moralim çok bozuk.’ ’Uyuyamıyorum sıkıntıdan.’ Bu padişah benim elimi sıkmadı ya çok dertlendim. Sonra köye gittim. Babama dedim ki; ’Başbakan benim elimi sıkmadı.’ O da ’Oğlum elin kirlenmemiş daha ne istiyorsun?’ dedi. Ben konuşacağım zaman dışarıya gidiyor ya önemli değil. CHP iktidarında Türkiye’den kaçmasın yeter. İki tip olacağız. Birincisi; soğan soyulurken yaşarıyor da gözler, hazine soyulurken aldırmıyor öküzler. Boşuna inat etme hemen salla başını uslu otur hoş geçin zıkkımlan maaşını. Şimdi biz uslu oturup kenara çekilip polisten, müfettişten, maliyeciden, gazdan, tuzdan, coptan korkup kenara çekilip maaşımızımı zıkkımlanacağız. Yoksa direnip karşı mı koyacağız. O zaman hepbirlikte karşı koyacak ve herkes direneceğiz. Öyle yağma yok."
CUMHURİYET ZORUNLU İHTİYAÇ MOLASI VERDİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a geçmiş günlerde yaşadıklarını bir kez daha hatırlatacaklarını belirten İnce, söyle devam etti:
"Cumhuriyetin benzini bitmedi, motoru bozulmadı, devrini tamamlamadı. Cumhuriyet sadece zorunlu ihtiyaç molası verdi. Kendini usta zanneden bu aceminin elinde direksiyonu Amerika’ya verdi. Vites kutusunu Avrupa Birliği’ne verdi. Bir de şanzımanı dağıttı. Hiçbir koşul 1919 koşullarından daha kötü olamaz. Haziran 1919 Amasya Genelgesi’nde deniliyor ki; ’1- İstanbul hükümeti görevini yapamamaktadır. 2- Vatanın ve milletin bağımsızlığı tehlikededir. 3- Vatanın ve milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararlığı kurtaracaktır’ Bugün de aynı; ’Ankara hükümeti görevini yapamamaktadır. Vatanın ve milletin bağımızlığı tehlikededir. Vatanın ve milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır.’ Siz kurtaracaksınız. Bir kere moral bozmayalım 2002, 2004, 2007, 2009, 2011 de bunları yenemedik. Bunlar doğru ve bunu öncelikle kabul edelim. Biz 89 da yaptığımızı bir daha yapacağız. Recep Erdoğan’a geçmiş günlerde yaşadıklarını ona bir kez daha hatırlatacağız. Siz bakmayın bunun son dönemlerde seçim kazandığına. Bu sürekli seçim kaybeden bir adam. 86 yılında ara seçimde milletvekili, 89 yılında Beyoğlu Belediye Başkanı olamadı. 91 yılında tercihli sistem vardı ve birinci sıradaydı ikinci sıradaki kişi fazla tercihli oy aldı ve Recep Tayyip Erdoğan’ı sandığa gömdü. Yaşadıklarını tekrar yaşatacağız ona ve bunu birlikte yapacağız."
"AL GÜLÜM VER GÜLÜM’ YAPIYORLAR"
Muharrem İnce, yürekten geldiği gibi konuşmak gerektiğini, Kubilaylar’ın, Mustafa Kemal’in, İsmet İnönü’nün torunları olduklarını anlatırken, "Bunlar; Derviş Mehmet’in, Wilson prensiplerini savunananların, İngiliz- Amerikan mandacılarının torunları. Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan arasındaki kavga- mavga beni ilgilendirmiyor. İkisini birden paketleyeceğiz onların. Öyle iyi polis- kötü polis yok. ’Al gülüm ver gülüm’ yapıyorlar. İkisini birden göndereceğiz. İster kavga etsinler, ister etmesinler. Orada Çankaya noteri değilmi o? AKP’nin çıkardığı yasaları onaylamadı mı? Biri birşey söylüyor öbürü demokrasiden bahsediyor. Biri gazmış, biri frenmiş. Biri onu dengeliyormuş. Ne alakası var?"
SİVAS’TA KATLİAMI YARGI YAPMIŞ
Sivas olayları davasının zaman aşımına uğratılması ile katliamı yargının yaptığını iddia eden Muharrem İnce, gazetelerde ’Sivas’ta diri diri yakılan insanlar için Cumhurbaşkanı Devlet Denetleme Kurulu’nu devreye sokmuş’ haberini okuduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aradan 20 sene geçmiş. İnsanları canlı canlı yakanların avukatlarını milletvekili yapacaksınız, zaman aşımına uğratacaksınız, sonra Devlet Denetleme Kurulu’nu devreye sokacaksınız. Devlet Denetleme Kurulu iki işe bakamaz; Bir askeriyeye, iki yargıya bakamaz. Yargıya bakamadıktan sonra Sivas olaylarını Devlet Denetleme Kurulu’na o konuda görevlendirmenin anlamı ne? Zaten katliamı zaman aşımına uğratarak yargı yapmış. Demokrat bir Cumhurbaşkanıymış aradan 19 sene geçmesine rağmen Devlet Denetleme Kurulu’nu devreye sokmuş ve olayı çözecekmiş. Sen onu külahıma anlat. İlkokul 4’te okuyan çocuklara bile seçenekler sunulur. Millete sunduğu seçeneklere bakın. Abdullah Gül’mü yoksa Recep Erdoğan mı? Durun bakalım daha analar ne evlatlar doğurur bakacağız. Bizim de adayımız olacak. Bunların ikisini birden sandığa gömeceğiz. İstedikleri kadar iyi polis, kötü polisi oynasınlar."
SON YILLARDA YÜRÜTME YASAMAYI VE YARGIYI TESLİM ALDI
Muharrem İnce, Anayasa’da yasama yetkisinin TBMM ait olduğunu, bunun devredilemeyeceğini, yargının bağımsız mahkemeler tarafından Türk milleti adına yapıldığını, yürütmeyi Anayasa ve yasalara bağlı olarak Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından yapıldığını anlattı. CHP’li Muharrem İnce, şöyle dedi:
"Son yıllarda yürütme, yasama ve yargıyı da teslim aldı. Bütün vali, kaymakam, YÖK üyelerini o atıyor. Türkiye’de Cumhurbaşkanını o atadı. Türkiye’de herşeyi belirleyen birisi. Artık yargıya, yasamaya talimat vermek kesmiyor. Kadı da yargıç da, savcı da kendi olmak istiyor. Türk milleti buna izin vermeyecek, yeni bir padişah yaratmayacaktır. Son günlerde biraz geri adım hissediyorum ama bu sevdasından vazgeçmeyecektir."
Muharrem İnce, kar lastiği konusunu sorgulayacaklarını ve peşini bırakmayacaklarını anlatırken, kimin elinde stok bulunduğunu, bu işin içinde hükümetin olup olmadığını araştıracaklarını söyledi. İnce, Türkiye’nin Ortadoğu’da egemen güçlerin jandarması olduğunu, Suriye ile savaş için neden olmadığını ekledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran da, Kubilay’ın bıraktığı emanetlerin arkasında olduklarını söyledi. Oran, ülkede un, şeker, yağ, insan olduğu halde helva yapılamadığını, Ak Parti’nin halkı kandırdığını, Başbakan Erdoğan’ın diktatör gömleği giymesine izin vermeyeceklerini belirtti.