İtalyan işi 3 puan
Gana 40 dakika boyunca 'Çizme'nin altında ezilmedi. Pirlo devre biterken İtalya'yı öne geçirdi. Brezilyalı hakem 'korkup' Gana'nın penaltısını vermedi, Iaquinta maçı bitirdi
Futbolu neden sevdiğimizin en büyük örneklerinden biri İtalya-Gana maçı... Saha dışında karşılaştırılmaları imkansız olan iki ülke, Almanya'da yeşil çimler üzerinde kozlarını paylaşıyor. İtalya'da adam başı gelir 29 bin 200, Gana da 2 bin 600 dolar... Birinde enflasyon 2.4, diğerinde %19... İtalya'nın nüfusu 58 milyon, Gana'nın 22... Avrupa temsilcisi Dünya Kupası'na 15 kez katılıp 3 şampiyonluk kazanmış, Afrika'nın bu yılki sürprizi ise ilk kez Dünya Kupası görüyor... İki takım bu şartlar altında Hannover'de karşılaşırken İtalyanlar'ın başlattığı "ultrazzuri" kampanyası sonuç vermişti.
Artık onların da İngiltere, İsveç, Danimarka, Brezilya gibi 'Milli Takım seyircile ri' var. Hannover'deki stadın yarısından fazlası 'gök mavisi' formalarla kaplıydı. Kalan yerler ise Almanlar'ın da desteğiyle Gana'nın renklerini barındırıyordu. 90 dakikanın ilk yarısı ise burada görmeye alışmadığımız cinsten, fazla ofansif... Sayılarla açalım: 45 dakikanın sonunda rakip kalelere çekilen toplam şut sayısı 18. Kaleleri bulan toplam şut sayısı 9. Atılan gol 1. Topla oynamalarda ise %50-50 eşitlik var. Peki nasıl oldu da Gana, koca İtalya'ya bir devre boyunca kafa tutabildi?
ŞUT BOMBARDIMANI
Sırp çalıştırıcı Dujkoviç, Essien ve Appiah'ı iyi kullandı. Orta alanı bu iki üst düzey takım oyuncusuyla hızlı ve güçlü geçti. Zaten güçlü geçmek zorundaydı. Çünkü olası bir zayıflık durumunda burada ezilebilirdi. 'Lyon tecrübeli' Chelsea futbolcusu Essien ile İtalya görmüş, Juventus'ta oynamış F.Bahçeli Appiah bir makina düzeninde görevlerini yerine getirdiler. Appiah daha çok hücuma yönelik oynadı ama orta sahaya yardımı da esirgemedi. Bir İtalyan takımına bütün maç boyunca çekebilecekleri şut sayısına ilk yarı sonunda kavuşmalarının gerçek nedeni de bu iki oyuncunun performanslarıydı. Asamoah biraz dikkatli olsa golü atabilirdi ama yapamadı.
İtalyanlar ise Cannavaro ve Nesta ile defansı sağlama almanın verdiği güvenceyle daha rahat yüklendiler. Totti sakatlığını atlatmış ve cesurca, gözü kara Ganalılar'ın arasına dalıyordu. Pirlo organize işler peşindeydi. Sakat olan Gattuso'nun pis işlerini ise bu seferlik De Rossi üstlenmişti.
KİNGSTON PASLANMIŞ
Ankarasporlu Gana kale cisi Kingston yan toplarda bütün sezon kulübede oturmanın getirdiği paslanma ile ya yeteri kadar yükseğe sıçrayamıyor ya da zamanlama hatası yapıyordu. Ama zaman ilerledikçe heyecanını attı ve karşı karşıyalarda başarılı olmaya başladı.
Luca Toni Avrupa'nın neden en aranan golcüsü olduğunu kaleyi bulan 2 şutuyla gösterirken, 27. dakikada direkten dönen topu şanssızlıktı. Bu andan sonra Gana üst üste rakip kaleye 3 tehlikeli şut çekti ama Buffon'a ulaşamadılar. Gyan, Essien ve Pappoe karavanaya çalıştılar. Pirlo 40. Dakikada Masına yakışır bir vuruşla 25 metreden ve çaprazdan köşeyi görürken, Gilardino'nun eğilerek onun topuna yol açması başka bir incelikti. Bu golle, oyun denk ama skorlar farklıydı artık: İtalya 1-Gana 0. Devre biterken Kingston, pardon Faruk Gürsoy İtalyanlar'ın farkı ikiye çıkmasını engeldi, Gana'nın şansını soyunma odasına taşımasına yardım etti. Kingston kurtarışlarını 2. yarıda da sürdürdü. Önce Toni'nin sonra Perrotta'nın vuruşlarını çıkardı. Takımını oyunda tuttu. Buffon da Essien ve Amoah'ın vuruşlarında başarılıydı. Maç düelloya dönmüştü. Turnuvanın şu ana kadar ki en iyi maçını izliyorduk.
79'da maçın en kritik pozisyonu yaşandı. Gyan soldan ceza alanına girdi. İki İtalyan'ın arasından sıyrılıp Buffon'un burnunun dibine kadar gidecekti ki De Rossi ve Zaccardo onu makasa aldı. Brezilyalı hakemin eli penaltıyı göstermek için kalkmadı. Cesaret edemedi. Ortada Juventus'un 'kara adamı' Luciano Moggi de yoktu ama yine de penaltıyı çalamadı.
83'te Kuffour'un geri pasını çalan Iaquinta, Kingston'ı da geçti, işi bitirdi: 2-0. İtalya, Kupa'ya 3 puanla, Gana gururla başladı. Gana masa başında İtalyanlar'a yaşatamayacağı korkuyu sahada yaşattı.