Ünlülerin diyetisyeni Taylan Kümeli’den organik reçeteler

Organik gıda sektörü, zaman içinde kilo problemi yaşayan kişilere alternatif çözümler yarattı. Yeşil çaylardan, organik reçellere uzanan geniş bir yelpazeden oluşan reçeteler günlük hayatın bir parçası oldu. Diyetisyen Taylan Kümeli işte bu konuda tüketicilere dikkat edilmesi gerekenleri aktardı.

Uzmanlara göre bir meyvenin hem organik hem de böceksiz olması mümkün değil. Her güzel ve gösterişli görüntüye sahip olan meyve ve sebzeler de ilaçlı demek de değil. Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli organik tarım konusunda şu önemli noktalara dikkat çekiyor:

Kalite ve görünüm

Organik ve geleneksel gıdalar aynı kalite ve güvenlik standartlarına sahiptir. Aradaki fark; gıdanın nasıl yetiştirildiği, işlendiği ve toplandığındadır. İşte bu sebeple organik gıdalar daha çabuk bozulur.

Çevre: Organik tarımın en belirgin artısı; doğaya saygılı olması, doğadan aldığı doğaya geri sunmasıdır. Bu bakış açısında çevreciler tarafından Organik ürünler tercih edilmektedir.

Fiyat: Çok uğraşa rağmen düşük verim alındığı için bu, fiyat artışlarına neden olmaktadır.

Tat: Organik olmasından çok bir besinin tazeliği tadını belirleyen en önemli faktördür. Çoğu kişi organik gıdalarla, olmayanlar arasında tat farkı olmadığını dile getirmektedir.

Ürünün yetiştiği ortam: Uygunsuz gıda yetiştirmek, işlemek ve üretmek, besinlere ve içeceklere çeşitli yollarla bulaşan mikroorganizmalar, inorganik elementler, pestisit, insektisit gibi kimyasal ögeler, işlenmiş besinlerdeki zararlı katkı ögeleri, uygunsuz paketleme malzemeleri, radyoaktif kalıntılar, hormonlar, fabrikalardan atılan toksik kimyasallar sağlığı tehdit eden, başta kanser olmak üzere pek çok hastalığa yol açabilen etkenlerdir.

Organik ürün alırken dikkat!

1- Üzerinde ürünün adı ve organik ürün olduğu açıkça belirtilmelidir.

2- Ürünün yılı, kime ait olduğu yönetmelik ve eklerine uygun üretilmiş ve satın alınmış olduğu belirtilmelidir.

3- Organik ürün logosu, kontrol ve sertifikasyon kuruluşunun adı, logosu ve sertifika numarası bulunmalıdır.

Bikini giymek için bunları tüketin

Taylan Kümeli yaz aylarıyla birlikte bikini-mayo giyme konusunda problem yaşayacağını düşünen kadınlar için ise şu tüyoları veriyor:

Domates: Kanserden koruyucu, yaşlanmayı zihinsel ve bedensel olarak yavaşlatıcı bir sebze. Beta karoten ve çinkodan zengindir. Bağışıklık sistemini güçlendirici etki gösterebilir.
Salatalık: Posa bakımından zengin, iyi bir potasyum kaynağı ve diüretik (su atıcı) etkiye sahip bir sebzedir. İdrarla birlikte vücuttaki üre asidi ve ürat tuzlarını eritip dışarı atmaktadır. Ter bezlerinin çalışmasına yardımcı olur.

Sarımsak: Yüksek tansiyon ve kalp hastalığı riskini azaltabilir. Bağışıklık sistemini güçlendirici etkiye sahiptir. İçerdiği allicin adlı madde ona kokusunu verdiği gibi antibiyotik özellik gösterebilir ve kolesterole yardımcı olabilir.

Maydanoz: C vitamini ve demir deposudur. Böbrekleri temizleyici, kan şekerini dengeleyici etkisi görülebilir. Kan şekerini normal seviyede tutmada yardımcı olabilir.

Bu besinlerin yanı sıra hızlı kilo vermek için tüketilmesi gereken besin gruplarının başında proteinler gelir. Bunlar; süt, yoğurt, peynir, balık, tavuk, yumurta gibi metabolizmayı hızlandıran yiyeceklerdir. Bunun yanı sıra hızlı kilo vermek için ara öğün sıklığına dikkat etmek ve tüketeceğiniz besinlere dikkat etmeniz gerekir. Ara öğünlerde meyveli yoğurt, ayran ve badem gibi kuru yemişleri tüketebilirsiniz.

Fit bir vücudun olmazsa olmazları

Kümeli, fit bir vücut için olmazsa olmazlarını ise şöyle sıralıyor:

1. Yarım litre az yağlı organik süt, günlük kalsiyum ihtiyacınızın bir miktarını karşılar.
2. Az miktarda kırmızı biber, vücut ısınızın arttırır, bu metabolizmanızı hızlandırır.
3. Yeşil çay yağ oluşmasını yavaşlatır.
4. Zencefil içerdiği gingerol sayesinde sindirimi hızlandırır.
5. Beyaz et tercih etmeniz, yağ yakımı açısından daha faydalı.
6. Somon tiroit dengenize yardımcı olur.
7. Su aynı zamanda açlık hissinizi azaltır!
8. Tarçın iştah keser, yağ yakımını hızlandırır.
9. Limon, yağların kolay yakılmasını sağlar.
10. Sarımsak kan dolaşımına yardımcı olur.

ORGANİK DÜNYASI

Organik gıdalar kanserden koruyor

İSTANBUL Florence Nightingale Hastanesi Sağlıklı Yaşam Merkezi Direktörü Dr. Özgür Şamilgil ise organik gıdalarla beslenmenin özellikle kanser konusunda daha önemli hale geldiğini belirtiyor: “Kalın barsak (kolon) kanseri akciğer kanserinden sonra en sık rastlanan ikinci kanser türü ve yaklaşık yüzde 70 yanlış beslenmeye bağlanmakta, dolayısıyla önemli oranda engellenebileceği düşünülüyor.

Organik tarım ürünlerinin önemi de tam da bu noktada ortaya çıkıyor. Çevre kirliliğinden uzak yerlerde, böcek ilaçlarının mümkün olduğunca az ya da hiç kullanılmadığı tarım ürünlerinin tüketimin kanser ve kronik hastalıklardan korunmada büyük rolü olduğu düşünülüyor. Toprağın nadasa bırakılması, hayvansal ve bitkisel gübre kullanılması, organik ürünlerin besin değerlerinin modern tarım ürünlerine göre daha yüksek olmasını sağlıyor.

GDO’lu yasak ama...

Buna rağmen gerçek anlamda organik tarım yapmak son derece zor! GDO’lu besinlerin ülkemize girişi yasak olsa da (özellikle soya ve mısır) hayvan yemi olarak giriyor. Hayvanların dışkısıyla doğal gübre olarak önce toprağa, oradaki mikroplara, sonra da bitkilerin genetik yapısına oradan da otlayan hayvanlara geçiyor. Ayrıca bitkilerden böcekler, kelebekler yardımıyla, rüzgarla çok uzaktaki organik tarlalara da ulaşabiliyor. Yeşillik yiyen hayvanın yağında, yosun tüketen balıktaki gibi Omega-3 oluşuyor !

Ayçekirdeği yaşlanmayı önlüyor

Virginia Politeknik Üniversitesi ve Virginia Eyalet Üniversitesi tarafından National Sunflower Association için yürütülen bilimsel araştırmaya göre, çerezlik ayçekirdeği E vitamini içerdiği için organizma için koruyucu bir gıda özelliği taşıyor. Yapılan araştırmaya göre E vitaminine, içerdiği B grubu vitaminleri de eklendiğinde, ayçekirdeği kompleks bir yaşlanma etkilerini geciktirici ortaya çıkıyor. Aynı zamanda magnezyum ve folik asit gibi besin öğelerini barından ayçiçeği, kalp ve damar hastalıklarını da önlediği belirtiliyor.

Güçlü antioksidan

İçeriğinde yüksek miktarda selenyum bulunan ayçekirdeği sağlıklı, besleyici ve lezzetli bir besin olarak günlük diyetimizde her geçen gün daha fazla yer alıyor. Ayçekirdeğinin güçlü antioksidan ve anti-radikal etkinliği, bizi dış çevrenin zarar verici etkilerinden koruyan vücudun doğal koruyucu bariyerini güçlendiriyor. Koruyucu işlevdeki bu güçlenme, cilde sıkılık kazandıran bir protein olan kolajen üretimini harekete geçiriyor. Öte yandan, selenyum düşük miktarlarda ihtiyaç duyduğumuz bir mineral olmakla birlikte, sistemimizin temel bir öğesi. E vitamini ile birlikte, serbest radikallerin zararlı etkilerini durduran ve beyaz hücre üretimini arttıran bir antioksidan işlevi görüyor. Beslenme uzmanları, yetişkinlerin her gün 50 gr selenyum almasını tavsiye ediyor. 100 gram ayçekirdeği, vücuda 79,3 mikrogram selenyum kazandırıyor.

Banvit’ten yeni lezzetler

Banvit, özellikle çalışan anneleri düşünerek yeni alternatifler üretti. Tatlı kırmızıbiber, kimyon, karabiber, zerdeçal gibi baharatlar, yumurta, soğan, ekmek kırığı, kereviz, maydanoz gibi ev mutfaklarında sıkça tüketilen malzemeler kullanarak hazırlanan; Piliç Nuget, Piliç Schnitzel, Piliç Cordon Bleu, Piliç Çıtır Burger, Piliç Bandırma Köfte, Piliç Kasap Köfte, Piliç Kadınbudu, Piliç Misket Köfte, Dana Kuru Köfte, Dana Hamburger, Piliç Acılı Kebap, Piliç Urfa Kebap, Gözleme, Piliç Yayla Soslu Kalça Kuşbaşı ürünleriyle Banvit, anneler için pratik alternatifleri sunuyor.

Banvit, ürünlerinin geleneksel lezzetini değiştirmeden, doğal ve sağlıklı lezzetlere ulaştırmak için ‘Katkısız Lezzetler’inden bir gıda katkı maddesi olan Mono Sodyum Glutamat (MSG)’ı ve Türk Gıda Kodeksi - Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği’nde tanımlanan “E” kodlu gıda katkı maddelerini tamamen çıkardı.

‘Abur cubura karnımız tok’

Türkiye’de erkeklerin yüzde 25’i, kadınlarında yüzde 44’ü obez. Çocuklarda ise bu oran yüzde 15’e ulaştı. Toplumu bilinçlendirme kampanyalarından biri de Reis Gıda’nın yürüttüğü ‘Abur cubura karnımız tok’ kampanyası. Obezite sürdükçe, öncülüğünü yaptıkları sosyal sorumluluk projesine devam edeceklerini söyleyen Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, şunları belirtti: “Sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmeyi, her platformda gündeme getirmeye devam edeceğiz. Reis olarak bu konuda gerekli desteği vermeye hazırız.

Ülkemizin sorunlarından biri

Ebeveynlerin, çocuklarına örnek olarak, aile sofralarına daha fazla önem vermeleri gerekmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız, Sayın Sağlık Bakanımız, obeziteyi ülkemizdeki önemli sorunlardan biri olarak görmektedir”. Türkiye’nin sofra kültürünün, fast food tarzı yiyeceklerle dejenerasyona uğradığına işaret eden Reis Gıda Yönetim Kurulu Üyesi Işılay Reis Yorgun, yanlış beslenme alışkanlığına dikkat çekti: “Obezite, ne yazık ki, çocukluk yaşlarından itibaren başlıyor. Sağlıklı nesiller için çocuklarımızı vitamin ve minerallerden zengin gıdalarla beslemeliyiz. Sağlıklı Yemek, Mutlu Gelecektir” .