İyi seks için iyi uyku
Düzensiz uyku hem kadın hem de erkekte cinsel isteği azaltıyor.Uzmanlar 'cinsel mutluluk için uyku şart'diyor
Cinsel işlev bozukluklarına en çok uyku apne sendromunda rastlanır. Uyku apne sendromu olan kişilerde genellikle zaten bir cinsel isteksizlik ve cinsel fonksiyon bozukluğu görülür.
Uykusuzluğun cinsel fonksiyonlara etkileri hakkında bilgiler veren Anadolu Sağlık Merkezi’nden Nörolog Dr.Vedat Sözmen, "Mesela birine uyku apne sendromu teşhisi konulurken 'Horlama var mı, uyku sırasında nefes durması var mı, gece terlemeleri oluyor mu?' gibi bazı klasik sorular sorarız. Bu soruların yanı sıra kişiye 'Cinsel fonksiyonlarda bir azalma var mı?' sorusunu da yöneltiyoruz. Bunların hepsi tabii ki uyku apnesi sendromuna işaret etmez ama bunlarla beraber cinsel fonksiyonlarda da bir bozukluk olduğunu söylerse hastayı uyku apne sendromuna daha yakın düşünürüz" diye konuşuyor.
Uyku Apnesi Cinsel İşlevi Nasıl Etkiliyor?
Nörolog Dr.Vedat Sözmen'in verdiği bilgilere göre, uyku apnesi olanlarda genel olarak kandaki oksijen seviyesi düşer ve bu durum kişilerde yağ oranının artmasına neden olur. Kandaki oksijen seviyesinin düşmesi cinsel fonksiyonun yeterince yerine getirilememesine neden olur. Bir de yine aynı şekilde uyku bozuklukları, gün içinde halsizlik, konsantrasyon bozukluğu ve yorgunluk yaptığı için kişi akşam eve geldiğinde zaten halsiz ve uykulu oluyor. Onun için doğrudan uyumak istiyor, bu da cinsel isteksizliğe neden oluyor. Ayrıca o uykusu da sağlıklı olmadığı için bir işe yaramıyor bu uyku. Yapılan araştırmalar uyku apne sendromu olan bireylerdeki cinsel sorunların dolaşımdaki testosteron miktarının azalmasıyla ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Uyku apne bozukluğuna bağlı sertleşme bozukluğu olan hastalarda apnenin cerrahi veya CPAP ile tedavisinden sonra büyük olasılıkla testesteron düzeylerinin de normale gelmesine bağlı olarak sertleşme bozukluğunda düzelme saptanmıştır. Bilindiği gibi testosteron erkek ve kadında cinsel dürtü ile ilişkili bir hormondur ve kandaki düzeyi stresten, uyku ve duygudurumdaki değişikliklerden etkilenir. Cinsel sorunlara neden olan tıbbi bir neden saptandığında, psikolojik nedenler varolan cinsel sorunu olumsuz etkileyeceği için bu hastaların psikiyatrik açıdan da desteklenmesi tedaviyi olumlu etkiler.
Uyku sırasında vücudun salgıladığı hormonların uykusuzluk sırasında salgılanamamasının cinsel fonksiyonlara etkisi konusunda ise net bir bilgi yok. Ancak uykusuzluk halinde stres hormonlarından kortizol salınımının arttığını ve testesteron salınımının azaldığı, bu hormonların düzeylerindeki değişikliklerin cinsel istekte azalmaya neden olduğunu gösteren araştırmalar var.
Erkekler mi Kadınlar mı Daha Fazla Etkileniyor?
Uykusuzluk, hem kadını hem de erkeği cinsel yönden etkiliyor. Ancak, erkekler muayene sırasında cinsel isteksizliklerini kadınlara göre daha çok dile getiriyorlar ve yardım arayışına giriyorlar. Cinsel isteksizlik ve uyarılma sorunları olan kadınlar cinsel ilişkiye aktif olarak katılabilir, ancak erkekte sertleşme problemi cinsel ilişkiyi imkansız ve doyumsuz kılar. Bu nedenle, kadınlar genellikle bunu bir sorun olarak dile getirmezler.
Çalışma Saatleri de Sorunlara Neden Olabiliyor
Vardiyalı çalışanların, çalışma saatleri dolayısıyla uyku saatlerinin sürekli değişmesi nedeniyle uyku düzenlerinde sürekli kayma oluyor. Teorik olarak bir vardiya saatinin en geç bir hafta içinde değiştirilmesi gerekiyor. Eğer bir haftayı geçerse kişinin biyolojik ritmi etkileniyor. Yani aslında çalışanın o vardiya saatlerine uyum sağlamaması gerekiyor. Böyle çalışan insanlar, bazen gündüz uyudukları için cinsel fonksiyon bozuklukları da ortaya çıkabiliyor. Çünkü gündüz uykusunun kalitesi gece uykusuyla bir olmuyor. Ne kadar perdeler kapatılsa, güneş ışığı engellense de gece karanlığındaki ve sessizliğindeki gibi kaliteli bir uyku ortamı olmuyor. Vardiya sisteminde çalışanlarda genel olarak yaşam kalitesinde düşme olduğundan bu hem uykuyu hem de cinsel yaşamı olumsuz etkileyebilir.
Yaş İlerledikçe...
Yaş ilerledikçe zaten uyku bozuklukları, özellikle uyku-apne sendromu, daha fazla ortaya çıkıyor. Çünkü bu dönemde hayat biraz daha hareketsizleşiyor, insan daha az yoruluyor, buna paralel olarak da uyku saatleri kaymaya başlıyor. Yaşla birlikte, şeker hastalığı, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği ve kullanılan ilaçlar gibi diğer tibbi nedenlerle cinsel fonksiyonlarda ister istemez azalma oluyor. Bu ikisi birleştiğinde cinsel performansı tabii ki olumsuz etkiliyor.
Fazla Uyumanın Cinsel Fonksiyonlara Etkisi Var mı?
Fazla uyumanın cinsel fonksiyona direkt bir etkisi olmaz. Ama fazla uyuma şöyle bir sorun yaratabilir. Fazla uyuyunca vücut kortizolu çok fazla salgılıyor, kortizol salgısı artınca da kilo artışı oluyor. Bu nedenle vücut hantallaşıyor ve hareketler zorlaşıyor. Bu da her türlü fiziksel ve zihinsel fonksiyon gibi cinsel fonksiyonları da olumsuz yönde etkiliyor.
Cinsel Fonksiyon İçin "Uyku Testi"
Öte yandan, cinsel işlev bozukluklarını belirlemek için kişiye uyku testi de yapılıyor. Uyku testi sayesinde hastanın cinsel probleminin psikolojik mi yoksa organik mi olduğu kesin olarak anlaşılabiliyor. Psikiyatrist ve ürologlar bazen bunu ayırt edemediklerinde nokturnal penil tümesans testi yapılmasını isteyebiliyor.
Bu testte, uyku testinde kullanılan bütün EEG ve kalp elektrotlarının yanı sıra hastanın cinsel organının üstüne de halka şeklinde bir elektrot takılıyor. Psikolojik nedenlerle iktidarsızlık yaşayan kişiler genellikle sabaha karşı, uykunun REM dönemi denilen rüyaların en çok görüldüğü periyodunda ereksiyon haline geçiyor. Bu test uygulandığında, eğer uykuda ereksiyon oluyorsa kişide organik bir sorun olmadığı, sorunun psikolojik olduğu anlaşılıyor. Ancak erkek o sırada ereksiyon olamıyorsa sorunun organik olduğu sonucu ortaya çıkıyor. Bu test yüzde 100’e yakın bir sonuç veriyor.
Testin Uygulaması ve Önemi...
Uyku testinin çok zor bir test olmadığını ama hastalara söylediklerinde genelde bunun pek hoşlarına gitmediğini söyleyen Nörolog Dr.Vedat Sözmen, "Çünkü erkekler cinsel organlarına bir elektrot takılmasından hoşlanmıyorlar. Ama aslında uyku testi cinsel işlev bozukluklarının tespit edilmesinde önemli bir rol oynuyor" diyor.
Erkeklerin bu testi yaptırmasıyla öncelikle tanı konduğunu belirten Nörolog Dr.Vedat Sözmen, "Sertleşme sorunun temelinde psikolojik nedenler yatıyorsa bu ortaya çıkar ve bu tanıya yönelik tedavi uygulanır. Eğer sorun psikolojikse mutluluk çubuğu, ilaç gibi tedavi yöntemleri yerine terapiye yönelinir. Ama tabii bu da tedavinin kolaylaşacağı anlamına gelmiyor" şeklinde konuşuyor.
Uzman Önerileri...
Nörolog Dr. Vedat Sözmen, bu konuda erkeklere şu önerilerde bulunuyor:
"Uykularını düzenli bir şekilde alsınlar. Ellerinden geldiğince aynı saatte uyuyup aynı saatte kalksınlar, uyku süresine olduğu kadar uyudukları saatlere de dikkat etsinler, yatak odasını kitap okumak, TV seyretmek, yemek yemek gibi başka amaçlar için kullanmasınlar. Kısacası uyku hijyenine dikkat etsinler. Çünkü uyku hijyeni ne kadar iyi olursa cinsel fonksiyonlar da o kadar iyi olur."