Şarkısı ile kedilere mama bağışı yapıyor
İlk profesyonel maksi single çalışması ‘’Deneme 1-ki’’den ‘’Ah Bir Kedi Olsam’’ parçasıyla çıkış yapan Emre Arslan, yaptığı müziği doğup-büyüdüğü şehir İstanbul’a benzetiyor. Arslan, çıkış parçasının Youtube’da her 10 bin izlenmesi karşılığında 10 kilo mama Yedikule Hayvan Barınağı’na bağış olarak veriyor. Bu sonbahar bir albümle daha da geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen Arslan ile müzikal bakış açısını konuştuk.
Müziğe başladığınız zamandan bugüne süreci nasıl tanımlarsınız?
İlk gitarımı 17 yaşındayken aldım, ilk bestemi yaptığım dönem de o zamana denk geliyor. Yaşadığım bir aşkı geride bırakırken yaşadıklarımla paralel olarak melodik bir mısra geldi dilimin ucuna ve bu ilk adımla birlikte içimdekileri melodiye dökmeye başladım. Yaşadıklarımı müziğime yansıtıyorum.
Yaptığım bir nevi içimdekileri özgürlüğe kavuşturma biçimim.
Bu sizin ilk profesyonel single çalışmanız ancak müzik hep sizinleydi öyle değil mi?
Evet. Eğitimimi sürdürürken, çalışmam da gerekiyordu dolayısıyla işi profesyonelliğe dönüştürme kısmını o dönemde yapamadım. Ama müzik hep hayatımdaydı, şimdiye kadar besteler yaptım. Arkadaşlarımla bir aradayken müziğim hep onlara yansıdı, bir ara sahne yapmışlığım da var. Şimdi ise çıkış parçam olan ve Youtube’da klibi dönen ‘’Ah Bir Kedi Olsam’’ ve diğer parçam ‘’Bu Kalp Seninle’’nin yer aldığı ‘’Deneme 1-ki’’ isimli single çalışması ile tüm dijital platformlardan Ada Müzik etiketiyle dinleyiciye ulaşıyorum.
Şarkılarımı İstanbul müziği olarak tanımlıyorum
“Ah Bir Kedi Olsam” için bir de sosyal sorumluluk projesi söz konusu. Bundan biraz bahseder misiniz?
Yedikule Hayvan Barınağı için Nestle Purina’nın desteğiyle Youtube’da her 10 bin izlenmeye karşılık 10 kilo mama bağışı yapılıyor. Bu 5 tona kadar desteklenecek bir girişim, yani 5 milyon izlenmeyi karşılayacak kadar mama stoğu var. Klip yayınlanmaya başlayalı yaklaşık iki hafta oldu ve şimdiye kadar 70 bin kadar izlendi. Şarkının ismiyle de bağlantılı olarak, hayvanlara bir yardımım olsun istedim ve ortaya bu proje çıktı.
Yaptığınız müziği nasıl tanımlarsınız?
Bunu söylemek çok zor. İçinde rock, kimi zaman Türk sanat müziği tınıları, bazen de pop ezgileri var. Müziğimi tarif edecek olsam ona ‘’İstanbul Müziği’’ derim. Burası doğup-büyüdüğüm şehir. İçinde çok kozmopolit bir dünya barındırıyor. Bazen 70-80 sene öncesinden kalma, tavanları 4 metre yüksekliğindeki bir binanın koridorlarında dolaşırken birden kendinizi son teknolojinin hakim olduğu plazaların pençelerinden bakarken buluyorsunuz. Birbirinden farklı binlerce insanla aynı kaldırımda yürüyoruz… Ve bazılarıyla tanışıyoruz; bambaşka hikayeler ve yaşamlar… Ben de bundan etkileniyorum. Çok geniş yelpazede müzik dinleyen biriyim. Lise yıllarımda yoğun olarak rock dinledim, ardından klasik müziği merak ettim. Popüler müzikle de haşır-neşir oldum. Ama öte yandan kökenimiz Türk halk müziği ve Türk sanat müziği. Dolayısıyla onlar da hep hayatımdaydı. Bu karma benim müziğime de yansıyor. Bu nedenle de ‘’İstanbul Müziği’’ diyorum. Mesela ‘’Ah Bir Kedi Olsam’’ da 9-8’lik ritimde bir şarkı.
Yeni planlarınız nedir?
Ekim-Kasım aylarında 10 şarkıdan oluşan bir albüm çıkarmayı hedefliyorum. Şimdiye kadar da 30 civarında şarkı besteledim.Yaptığım müzikte aktarabildiğime inandığım şey insan eli ve enstrümanın tuşesi, duygusu… Ortaya çıkan müziğin bütününün de duygumu en iyi şekilde ifade etmesini istiyorum.