O iddia reddedildi!

Kritik gün öncesi Bayer Ailesi'ni şoke eden tespitler... Manken Aslı Baş'ın 21 Temmuz 2010'da turizmci Ahmet Bayer'in Bodrum Yalıkavak'taki villasında ölümüyle ilgili Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın yeni duruşması bugün yapılacak. 55 yaşındaki Ahmet Bayer ve oğulları Hakan (25) ile Volkan Bayer'in (23) 'suçu gizlemek, yakalanmamak amacıyla delilleri karartmak, kasten adam öldürmek' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle yargılandığı dava öncesi ise önemli bir gelişme yaşandı. Akşam gazetesinin haberine göre; Bayer Ailesi'nin avukatı tutuklu olarak yargılanan Hakan Sadi Bayer'in tutukluluğuna yapılan itirazın mahkeme tarafından reddedilmesi üzerine bir üst mahkeme olan Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dilekçe verdi. Dilekçede Bayer'in tahliyesi istendi.

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi itiraz dilekçesiyle ilgili oy birliğiyle 'ret' kararı verdi. Ancak bu karar alışılagelmiş 'ret' kararlarından farklıydı. Mahkeme gerekçelerini olayla ilgili somut deliller ve ciddi şüphelerle tıpkı bir hüküm gibi sıraladı:

SANIK ve savunma tanıkları olaya önce 'düşme' sonra zorlama biçimde 'intihar' demiştir.

SANIK Volkan ile avukatı arasındaki görüşme nedeniyle sanık ve yakınlarının aynı tarz ifade verme yönünde 'eğitildikleri' yönündeki somut şüpheler saptanmıştır.

SOMUT BULGULAR VAR

ASLI Baş'ın olay gecesi bir şişeye yakın şarap içtiği iddia edilirken otopsi raporuna göre kanında alkole rastlanılmamıştır.

ASLI Baş'ın düşüş pozisyonunun hiçbir örnekleme ve canlandırma ile uyumlu olmadığı, her ne şekilde atlarsa atlasın vücudunda derin kesikler ve çizikler bulunması gerektiği belirlenmiştir.

SANIK avukatı bilirkişilerle temasa geçerek işi kapatma teklifinde bulunması gibi delillerin karartılmaya çalışıldığı yönünde somut bulgular bulunmaktadır.

SANIKLAR KORUNUYOR

SANIKLAR için yurtdışında eğitim görmüş mükemmel insan' profili çizilmeye çalışılmasına karşın sanık Hakan'a atfen iki tanık arasında yapılan "...adam katil ulan, ne adam olmuş herif katil, adam hem katil hem eroin mafyası" şeklindeki konuşmayla sanığın gerçek kişiliği görülmüştür.

SANIKLARIN inceleme süresince korunduğu yönünde ciddi iddialar bulunmaktadır.

Şüpheleri manşetten duyurulmuştu

Mahkeme gerekçesinde Yalıkavak Jandarma Karakol Komutanı İbrahim Dündar'ın ölümle ilgili şüphelilerin yer aldığı ve soruşturmayı yürüten savcıya yazdığı dilekçeye de yer verdi. Dündar o dilekçesinde şu şüphelere yer vermişti:

ASLI Baş'ın düştüğü yerin yıkanması.

Düştükten sonraki duruşundaki şekil ve mesafelerin olaya uygun olmaması.

Odada klimaların hala çalışıyor olması.

Oda içerisinde ilaç kutusu ve tabletlerinin bulunması.

Bahçede atladığı iddia edilen yerde bulunan çit bitkilerinin ve beton yükseltinin ölçülerine göre bir bayanın atlayabilmesi için zor olması.