Artık seksiliğiyle konuşuluyor
Dilara Gönder Yalan Dünya'nın Bünyamin'i Okan Çabalar'la GQ Dergisi'nde röportaj yaptı.
Vatan Haber
NTV'de spor spikerliğinden sonra Zor İşler programını da yapan Gönder, geçtiğimiz aylarda Kanal D'de Ne Diyosun dizisiyle ekranlarda yerini aldı.
İşte o röportajdan bir bölüm:
Çekimde epeyce dans ettik. Dansla aran nasıl?
Dansla aram çocukluğumdan beri çok iyi çünkü ben sinemayla büyümüş bir adamım, babamdan bulaşmış bir hastalık bu. Hikayem şöyle başladı; TRT 1’de Carmen müzikalini seyrettim, anaokuluna gidiyordum o zaman, okula gidip merdivenlerde o dansı yaptığımı hatırlıyorum. Bir de okulda yankı yapar ya, o ayaklarınla şakada şakada şakada!
Ayakkabıdan çıkan ses değil mi?
Evet. Yankılanıyor diye onu taklit ediyordum. İspanyol dansı işte... Hatta o zamanki öğretmenim “Bunu yıl sonu müsamerelerine çıkaralım” dedi. Çok klasik bir hikaye oldu ama gerçekten öyle. Hani yeteneğim çok küçük yaşlarda fark edildi diye hava yapıyorum sanmasın okuyucular. Dansa ikinci vurulmam, Michael Jackson’ı gördüğüm ilk andır. O da Kastamonu’da oldu. Yine televizyon karşısında oturuyorum ve yine TRT 1. Sanırım Sezen Cumhur Önal sunuyordu programı. “Çikolata renkli sanatçı, Smooth Criminal” dedi, bir seyrettim, böyle ekranın karşısında kaldım. “Anne bir şey çıktı!” diye bağırdığımı hatırlıyorum. Sonra onun danslarını taklit etmeye başladım. Bir de Grease manyaklığım vardı.
O nasıl girdi hayatına?
Babamdan bulaştı. Babam büyük hastasıydı. Üniversite yıllarında fena şekilde Grease’e sardım. Hatta deri mont giyip saçlarımı da John Travolta gibi yaparak, onun sallanan yürüyüşüyle okula gidiyordum. Bir kıza âşıktım, onu öyle etkilemeye çalışıyordum. Böyle saçmaladığım oldu.