Alkali beslenmek ideal beslenmedir
‘Alkali diyet’ terimini kullanıma sokan, yazdığı ‘Tokuz Ama Açız’ kitabıyla geniş bir kitle tarafından takip edilen Biyokimya Uzmanı Dr. Ayşegül Çoruhlu, “Mantık çok basit. Araba motoruna doğru benzin koymazsan performansın düşer” diyor.
Yazdığı ‘Alkali Diyet’ ve ‘Tokuz Ama Açık’ kitaplarıyla sağlıklı beslenme kavramımıza ‘alkali-asidik’ terimini sokan Biyokimya Uzmanı Dr. Ayşegül Çoruhlu, gıda olarak tükettiğimiz birçok şeyin hücrelerimizi doyurmadığını söylüyor.
Ayşegül Hanım, bize öncelikle biraz kendinizden bahseder misiniz?
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. Biyokimya ihtisası ve Boğaziçi Üniversitesi’nde Biyomedikal Mühendisliği master’ı yaptım. Amerikan Hastanesi ve İntermed Polikliniği’nde çalıştım. İlk anti-aging test paketleri geliştiren hekimim. Antiaging konusunun öncülerindenim. 15 yıldır, anti-aging, sağlıklı yaş alma, alkali beslenme konularında çalışıyorum.
Kitabınız ‘Tokuz Ama Açız’ özellikle ismiyle büyük dikkat çekti, çok satanlar arasına girdi. ‘Tokuz ama açız’ ile neyi kast ediyorsunuz?
Adı üstünde ‘tokuz’; yani karnımız tok. Çok şükür yediğimiz önümüzde, yemediğimiz arkamızda. Market rafları dolusu gıda var. Ama bir şeyin adının ‘gıda’ olması ve o şeyin yenebiliyor olması, onu sağlıklı yapmaya yetmiyor. Biz bu tür gıdaları afiyetle tükettikçe sadece midemizi doyuruyoruz. Oysa asıl doyurulacak olan hücrelerimizdir. Ve kötü haber şu ki; bu gıda diye tükettiğimiz çoğu besin, hücrelerimizi doyurmuyor. Midemiz tok, hücremiz aç. Yani tokuz, ama açız. Alkali beslenme ise ‘sürdürülebilir’ tek sağlıklı beslenme biçimidir. Hücrelerimizin ihtiyacı olan besinleri tüketmemiz gerektiği anlamına gelir. Hücrelerimiz işlenmiş gıdaları istemez. Hücreler için en uygun besinler; sebzeler, meyveler, baharatlar, kuruyemişler, tohumlar, baklagiller, alık, keçi ve koyun sütü rünleri, iyi yağlar ve alkali sudur.
Kitabınızda tariflerini de verdiğiniz sebze sularının önemi nedir?
Sebzeler alkali beslenmede iste başıdır. Çiğ sebzelerin ücreyi beslemesi, diğer her tür esinden daha üstündür. İçerdikleri ntioksidanlar ve başka pek çok ararlı kimyasal ile sebzeler, alkali eslenmede tüm beslenme günahlarını tmizleyecek kurtarıcılarımızdır. Şu an ki yaşımıza gelene kadar eterince sebze tüketmediğimiz çin ve pek çok hazır zararlı gıdayı ükettiğimiz için günlük olarak sebze üketmeyi arttırmak gerekir. Bu akımdan sebze suyu kurtarıcıdır. Yurtdışında kahve dükkanları kadar ebze suyu dükkanları yayılıyor. Çok yakında günlük sebze suyu içmeyen hiçkimse kalmayacak. Bana güvenin. Bunca hastalıktan başka kurtuluşumuz yok.
İşin temeli biyokimya
Alkali diyet kilo vermede etkili mi?
Alkali beslenmenin, işlenmemiş bitkisel besinlerden oluştuğunu düşünürsek zaten en kolay ve sağlıklı kilo verdiren beslenme olduğunu da görürüz. İşlenmiş gıdalar, unluşekerliler, ağır hayvansal gıdaların azaltıldığı sebzelerin arttırıldığı bu beslenme modeli hem kilo vermede hem sağlığı korumada ilk seçenektir. Zaten diğer tüm hekimler ve konuyla ilgisi az veya çok olan kişiler, yaptıkları beslenme önerilerinde bu yiyecekleri önermekte, sadece adına ‘alkali beslenme’ dememekte inat etmekteler. Bunun sebebi, biyokimya bilgisi olarak vücudun alkali olmasını tam kavrayamamaktan kaynaklanıyor. Biyokimya, mevcut tüm tıp dallarının temelidir. Her tıbbi konunun başı biyokimya ile başlar.
Suyu limonlu ya da iyonize halde için
Alkali beslenmenin kanser üzerinde etkisi nedir?
Trilyonlarca hücremiz için en ideal yakıt, alkali besinlerdir. Hücrelerin işlevlerini yerine getirmesi hasarlanmamaları, hasarlı ise tamir olmaları için bu beslenme ideal ise; konu ister sivilceleriniz, isterse kanser olsun, hepsine faydalıdır.
Karbonat ve elma sirkesinin de adı sıkça alkali beslenme söz konusu olduğunda geçiyor. Nedir bunların alametifarikası?
Elma sirkesi ve limon, yüksek antioksidan olarak vücudun içeriden alkali olmasına yardım eder. Soyulmuş enginarın üzerine limon sıkarsak enginar kararmaz. Aynı bu şekilde limon, vücudun içinin de böyle kararmasını ya da oksitlenmesini diyelim, engeller. Karbonat ise çok çok az miktarda kullanıldığında içme suyunuzu alkali pH’a yükseltir. Ancak tansiyon ve mide sorunu olanlar kullanmamalıdır. Benim tercihim limonlu su veya iyonize sudur.
Asitli beslenmenin bedeli hastalıklardır
Alkali diyete yönelik eleştiriler de var. Vücudumuzun yiyeceklerin asit-baz dengesini kendisinin ayarladığını söylüyor uzmanlar ve bu nedenle ekstradan alkali beslenmenin gereksiz olduğunu. Ne diyorsunuz bunlara?
Biyokimya ihtisasının içeriği tüm vücut sıvılarının kimyasıdır. Eğer konu kanın pH değeri ise, elbette vücut onun alkalisini ayarlar. Hayatta kalma mekanizmalarımız çok güçlüdür. Bünyemiz asla kanın asitli olmasına izin vermeden gerekli ayarlamaları yapar. Ancak sorun her ayarlamanın bir bedeli olduğudur. Asitli beslendikçe alınan kilo, bir ayarlama bedelidir. Asitli beslendikçe diyabet olmak, bir ayarlama bedelidir. Asitli beslenmenin tüm bedelleri, aklınıza gelebilecek tüm hastalıklardır. Beslenme şeklinden etkilenmeyecek tek bir hastalık yoktur. Mantık basittir. Arabaya doğru benzin koymazsan performans düşer.