'Yeşilçam'ın köy sahneleri...'
Yeşilçam meraklıların severek takip ettiği "Nerede Çekildi" hesabının sahibi Kürşat Çetin, Gazetevatan.com için keyifli bir röportaj gerçekleştirdi.
Nasıl başladınız bu işe? Nereden geldi aklınıza böyle bir şey yapmak?
Merakla başladı. Bir çok kere söyledim bunu, 2009 veya 2010’du sanırım, bir arkadaşım beni Suadiye tarafına bıraktı beni. Bizimkiler’in çekildiği apartmanı gösterdi. Ben apartmanı bir gördüm, bir anda zaman yolculuğu yaptım, çocukluğuma gittim. Daha sonra bir gece vakti o tarafta giderken, apartmanın oraya tekrar gittim, fotoğraf çektirdim. Daha sonra Maltepe’ye, Mahallenin Muhtarlar’ının mahallesini görmeye gittim. Birkaç defa da Yeşilköy’e Süt Kardeşler, Tosun Paşa’nın çekildiği konağa gittim. Böyle başladı.
Küçükken zaman makinesi yapmaya çalışırdım, sobadan. Düğme falan ayarlardım. Onu yapamadım bari böyle bir şey yapayım dedim .
Normalde mezarları ünlülerin mezarlarını ziyaret ederdim. Ünlülerin Mezarları diye hesabım da vardı lakin onu dondurdum. 300’den fazla ünlü mezarı gezdim, yurtiçi ve yurtdışında. “Ünlülerin mezarları nasıl? Bakımlı değil mi?” merakıyla başlamıştı o da. Biraz karanlık tarafı da vardı.
Gezileri nasıl yapıyorsunuz? İş güç arasında zor olmuyor mu?
Haftanın 5 günü tam gün, cumartesileri de öğlene kadar çalışıyorum. Karım da cumartesi günleri 6’ya kadar çalıştığı için, öğlen çıkıp eve gitmek yerine mekânları gezmeyi tercih ediyorum.
Sosyal medya ile nasıl tanıştınız?
Mezarları gezerken fotoğraf çektirmiyordum. Ancak kendi kendime “Fotoğraf çekileyim. Hatıra olarak saklarım” dedim. Birkaç fotoğrafı Facebook’ta paylaştım. Arkadaşlarım neden Twitter’da sayfa açmıyorsun deyince, ben de konuyu Twitter’a da taşıdım. Ceyhun Yılmaz çok destek oldu bana. Cem Yılmaz da kendi sayfasından Nerede Çekildi hakkında tweet attı. O gecede 6 bin kişi takip etmeye başladı. Çok hoşuma gitti, sonuçta hayran olduğumuz kişiler sizinle kendi istekleriyle iletişime geçiyor.
Yeşilçam’a özel bir ilgi var mıydı?
Olmaz mı.Özellikle Natuk Baytan filmlerinin hayranıydım. Kemal Sunal’a da çok fazla sevgim vardı. Onun filmlerine daha çok gitmeyi tercih ediyorum. Mesela Sakar Şakir’deki kahvehanesi ile Cem Yılmaz’ın “HaydeGidelum” şarkısını söylediği yer aynı kahvehane.
(Kemerburgaz)
Ararken nasıl bir yöntem izliyorsunuz?
İlk başlarken şehir rehberi kullanıyordum. Geze geze semtlerin yapısını öğrenmeye başladım. Ağaç yapısından bile mekanları bulabiliyorum. Mümkün olduğunda seçenekleri azaltıyorum, öyle buluyorum. İnternetin yaygınlaşması işime geldi. Sokak haritası hizmeti sunan programlar sayesinde daha rahat bulabiliyorum adresleri. Eskiden kendim bulmaya çalışırdım ama artık gelen önerilere daha fazla açığım. Birisinden “Burada şu çekildi” diye mesaj geldiğinde, hemen detay almaya çalışıyorum En şaşırdığım yerlerden birisi, Kibar Feyzo’nun çekildiği, Maho Ağa’nın konağı hala duruyormuş. Bir arkadaş fotoğraflarını göndermişti. Vakit bulursam oraya da gitmeyi planlıyorum.
Unutamadığınız bir anınız var mı?
Var var olmaz mı. Çok komik bir anım var. Bir defasında Bizimkiler dizisinin çekildiği apartmanın oraya gittim. Fotoğraf çektirdim birkaç poz. Eve geldim, fotoğraflara bakıyorum, sonra da fotoğrafa uygun sahne arıyorum. Ben filmdeki kareye uyacağıma, filmi kendime uydurmaya çalışıyorum. Aksine benim çekildiğim açıdan da hiç fotoğraf yok. 20 bölüm diziyi izledim, sahne yok. Sonra dank etti kafama neden böyle yaptım diye. Artık çekeceğim kareyi filmden aldığım bir çıktı ile düzenliyorum.
Bir Züğürt Ağa’nın abdest aldığı Yeni Camii’deki çatlağı buldum. Vesikalı Yarim’deki ağacı arıyordum. Beykoz’da ararken, Dolmabahçe’de buldum.
Yeşilçam filmlerinin özellikle yoğunlaştığı bir semt var mı? “Evet burada çok çekilmiş film var” dediğiniz bir yer?
Filmin konusuna da bağlı. Cankurtaran semti çok gezdiğim yerlerin başında. Orta kesimi konu alan filmler hep oralarda çekilmiş. Zengin kesimleri sahneleri de Levent, Nişantaşı civarı. 60’ların salon filmleri ise Tarabya civarı çok fazla.
Bazı binalar yıkılmış. Örneğin Sahte Kabadayı’daki ev yıkılmış, apartman dikilmiş.
Genel olarak ev sahneleri, oyuncuların kendi evleri kullanılmış. Masraf olmasın diye.
Sultanahmet, Taksim, Haydarpaşa, Kız Kulesi, Çamlıca Tepesi de çok kullanılmış.
Bazı sahneler çok ilginç. Bir sahne 3 ayrı semtte çekiliyor. Sait Halim Paşa Köşkü’yle başlayan sahne Yeşilköy’de bitiyor Tosun Paşa’da.
Arayıp da bulamadığınız bir mekân var mı? Ya da bulurken zorlandığınız?
Cem Yılmaz’ın Her Şey Çok Güzel Olacak filmindeki evi. O evi 7 defa buldum, 7’si de o ev değil. Bina yapısı aynı, ama bina o değil. Beyoğlu’nda gezmediğim yer kalmadı. Bir gün eşimle o tarafta gezerken, bir ara sokakta denk geldim binaya.
Namuslu filmindeki Şener Şen’in evini bulamadım henüz.
Bazen tanıştığım yönetmenlere filmlerin nerede çekildiğini soruyorum, onlar da hatırlamak da zorlanıyor. Hatta “Öyle bir film mi çektik?” diye tepki veren var.
Köy sahneleri veya tarihi filmler nerelerde çekilmiş?
Boğazköy, Çatalca, Kayaşehir tarafları. Eşim bile eleştiri getirdi “Filmleri izlerken artık tat alamıyorum. Biz hep onları Anadolu’da çekildi diye izliyorduk. Hep İstanbul’daymış.” Gitmemelerini nedeni masrafının fazla olması sanırım.
İstanbul dışında hangi iller var?
Tarkan filmleri mesela Bodrum civarı. Ahtapot sahnesi Bitez’de çekilmiş. Muğla tarafları da var. İstanbul dışında İzmir en çok kullanılmış. Fuara gitmişken birkaç film de çekmişlerdi. Ama Ankara’ya biraz soğuk bakmış Yeşilçam.Siyasi yapısından ötürü biraz soğuk bulunuyor.
Yurtdışından var mı sahneler?
Küçük Mücahit filminin Kıbrıs’taki sahnelerini çekmiştim. En çok Geleceğe Dönüş filminin sahnelerini yapmak istiyorum.
Sosyal medyada olumsuz tepkiler aldınız mı?
Mümkün oldukça sorulara cevap vermeye çalışıyorum. Bazen olumsuz davranışlar da oluyor. Bir arkadaş sürekli “Sen bizi kandırıyorsun. Oraya gitmedin, fotoşop ile yapıyorsun bunları.” diyordu. Onu fotoşop yapabilmem için oraya yine gitmem gerekiyor. Nasıl yapabilirim öyle bir şey.
Taklit hesaplar çıktı birkaç tane, fikirleriniz nasıl?
Kızmıyorum onlara. Bir defasında sert bir çıkışta bulundum ama pişman oldum. Aynı pozu vermiş bir de aynı cümlelerle yayınlamış. Sonra o da özür diledi falan.
Kimlerle gidiyorsunuz çekimlere?
Belli olmuyor o. Bazen birkaç hafta aynı kişiyle gidiyorum, bazen çok farklı kişilerle ya da karımla beraber gidiyorum. Tek gittiğimde fotoğraf çektirirken zor anlar yaşıyorum. Olmayacak yerde fotoğraf çektirince insanlar şaşırıyor. Bir keresinde ünlü birine çektirmişim fotoğrafı, ama kim o hala bilmiyorum, gözüm ısırıyor ama çıkaramadım.
Size neler kattı bu iş?
Artık en kısa yoldan İstanbul’da nasıl turlarım bunu öğrendim. Eskiden 50 dakikaya gittiğim yolu artık 20 dakikaya gidebiliyorum. Toplu taşımayı olumlu kullanmayı öğretti bana.
Profesyonelliğe dönüştürme fikriniz var mı?
Var. Bir rehber arkadaşımım fikriyle bunu tur olarak yapmayı planlıyoruz. Yurtdışından gelip gezmek isteyenler var, tur düzenliyorsanız ona göre tatilimi ayarlayacağım diyen var.
Çok teşekkür ederiz bu güzel röportaj için
Ben teşekkür ederim.