Yaradılışçılarla evrimciler birbirine girdi

Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü’nde düzenlenen "Bilim Türler Arası Evrimi Neden Kabul Etmiyor?" başlıklı sempozyum, "Yaratılışçılarla", "Darwincileri" karşı karşıya getirdi.

Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü’nde Marmara Genç Vizyon Kulübü tarafından gerçekleştirilen "Bilim Türler Arası Evrimi Neden Kabul Etmiyor?" başlıklı sempozyum üniversitede gerginliğe neden oldu. Sempozyum devam ederken, bir başka grup ise düzenlenen sempozyuma kampüsün önünde eylem yaparak karşı çıktı.

Foto galeri için tıklayın

Polis, geniş güvenlik önlemi aldığı kampüs bahçesine grubun girmesine izin vermedi. Bunun üzerine grup üyeleri, güvenlik görevlileri ve öğretim görevlileri arasında pazarlık başladı. Pazarlık sonucunda polis kampüsün giriş kapısına bariyer oluşturduktan sonra grubun bahçeye girip basın açıklaması yapmasına izin verdi. Yapılan açıklamada üniversitede düzenlenen sempozyumun bilim dışı olduğu ve evrim teorisinin kabul edilmesi gerektiği belirtildi. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cihan Demirci, evrim teorisinin geçerli olduğuna ilişkin kısa bir ders verdikten sonra grup, bir süre halay çekip, olaysız dağıldı.

Öte yandan Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü öğrencileri de sempozyuma alınmadı.

BU KAFAYI DEĞİŞTİR, BU KAFAYLA YÜRÜME

Sempozyumda konuşan Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Güven, şunları söyledi:

"Tür içi evrim mi, türleştiren evrim mi?" başlıklı bir sunum yaparak, "Önce Ortaçağ İslam dünyasından bir söz; biliyorsunuz şimdi klasik bir yaklaşımdır, efendim Ortaçağ karanlığı filan böyle Batı’dan devşirilmiş sözler vardır. Ne karanlığı kardeşim? Ortaçağ karanlığı dediğin şey, Avrupa için geçerli. İslam dünyasında Ortaçağ aydınlık çağdır. Bu kafayı değiştir, bu kafayla yürüme. Biraz insanlık tarihini oku. Bu söz Ortaçağ İslam dünyasından bir söz, ’Arayanlar bulamaz ama bulanlar yine de arayanlardır’. Bilim ortaya koduğu teorilerle, hatta ’kanun’, ’yasa’, ’ilke’ dediği değerlerle bile her zaman tartışmaya açık kalmıştır. Tartışılmayan bir teori yapısında yanlışlama potansiyelini taşımayan bir teori bilimsel değil, bir dogmadır, insanın uydurduğu bir dogmadır. O dogmaya inanırsın, kafanda değişik düşünsel modeller geliştirirsin, gözüne bir filtre takarsın, dünyaya o filtreden bakarsın, halbuki gerçek o filtrede değil. O filtreyi kaldırman lazım. ’İşte meseleye bu açıdan yaklaşmamız gerekir’ diye düşünüyorum."

BİLİMSEL BİR TOPLANTI NEDEN ENGELLENİR?

Tıbbi Genetik Doktora öğrencisi olan Türkiye Öğrenci Konseyi Başkanı Nihat Buğra Ağaoğlu da, sempozyumun, tıp ve biyoloji öğrencilerinden gelen talepler doğrultusunda planlandığını anlatarak, "Doktora yapmamın amacı, evrimden farklı bir görüşün de veya türler arası evrimin olmadığı görüşünün de üniversitelerde yer bulması" dedi. Sempozyuma katılımın, internet üzerinden başvuruyla yapılabildiğini anlatan Ağaoğlu, "Bilimsel bir toplantının yapılması neden engellenmeye çalışılır? Dışarıdaki arkadaşların, farklı bir zamanda içeriye gelerek, kendi görüşlerini burada savunmalarını ve yine bilimsel bir toplantı yapmalarını yeğlerdim" dedi.