Uludere raporunda acı detay...

Uludere’de terörist zannedilerek savaş uçaklarıyla bombalanarak ölen 34 kişiyle ilgili, İçişleri Bakanlığınca hazırlanan raporda, acı bir tespit de yer aldı. Raporda ‘’ Başkaca gelir kapısı bulunmadığından kaçakçılık bölgede, rüştünü ispat etme anlamına gelmektedir’’ denildi.

TBMM İnsan Hakları alt komisyonunca hazırlanan Uludere raporunda, İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulunun saptamaları da yer aldı. Mülkiye müfettişleri, komisyon üyesi CHP’li Levent Gök’ün muhalefet şerhinde de yer alan raporlarında, ‘’Ölen 34 kişinin 20’si 18 yaşın altında, ailelerinin tamamı yeşil kartlı, biri köy korucusu, 27’si ise ailesi köy korucudur’’ dediler ve şu saptamaları yaptılar:

‘’FEHMAN HÜSEYİN GELİYOR’’

‘’Ölen ve yaralananlar örgüt mensubu değildirler.Grubun taşıdığı yük mazot olup, silah bulunmamaktadır.En yakın askeri üs gruba 5 km mesafede olup, grubun askeri üsse yönelmesi söz konusu değildir. Yavaş seyreden gruba acil müdahaleyi gerektiren bir durum yoktur. Benzer durumlarda kaçakçılar olabileceği düşüncesiyle operasyonlar durdurulmuştur.

27-28 Kasım.2011 tarihleri arasında 7 adet MİT kaynaklı istihbarat bilgisi Genelkurmay’a ulaşmıştır. Bu bilgilerde Fehman Hüseyin’in sınır bölgesine yakın bir yerde olduğu, sınırı geçip, saldırıda bulunabilecekleri yer almıştır. MİT ve Emniyet İstihbaratının somut ve spesifik bilgi kaynağı yoktur.

İHA görüntülerinin ilk tespit edildiği saat 17.20 ile ilk bombanın atıldığı saat 21.39 arasında 4 saat 19 dakika zaman aralığının bulunduğu, ayrıca görüntülerdeki grubun sınırın sıfır noktasına vardıktan sonra 40 dakika beklediği, bu sürenin de grubun niteliği hakkında bilgi için, yeterli olduğu anlaşılmaktadır.

‘’HEPSİ KALEM TUTAN ÇOCUKLAR’’

Katır sayısının insan sayısının iki katı olması karşısında grubun kaçakçı olarak değerlendirilmemesi hatalıdır. Top atışına rağmen grubun sınıra doğru ilerlemesi bölücü terör örgütü tavrı değildir. 28.12.2011 saat 23.00 civarında acil çağrı merkezlerine çok sayıda telefon gelmiştir. Yaralılara yardım edilmemesi ülkemizin acil kurtarma ilkelerine yakışmamıştır.

Ölenlerin çoğu eğitim görmekte ve kalem tutan çocuklardır. Sınırın iki yakasındaki insanlar akraba olup kız alıp vermektedir. Başkaca gelir kapısı olmadığından kaçakçılık, bölgede rüştünü ispat etmek anlamına gelmektedir.’’