Türban istifası

Ankara- Kabinenin ilk istifası, AKP içinde merkez sağın temsilcilerinden Erkan Mumcu'dan geldi. Erkan Mumcu, Kültür ve Turizm Bakanlığı görevinden ve AKP'den dün istifa etti. Bakanlar Kurulu'nun son aylardaki hemen her toplantısında AB, Irak başta olmak üzere hükümetin bazı politikalarıyla ilgili görüş ayrılıklarını dile getiren Mumcu ile AKP'nin yol ayrımında son nokta öğrenci affı oldu.

Geçiştirmeyelim, sorunu çözelim
Öğrenci affı, Bakanlar Kurulu'nun önceki günkü toplantısının gündemiydi. Kabine üyeleri afla türban sorununun çözüleceğine ilişkin görüşlerini açıkladı. Kültür ve Turizm Bakam Erkan Mumcu da söz aldı. Ve, "Bu öğrenci affı samimi değil, sorunu geçiştirmedir. Şimdi yine türbanlı öğrenciler üniversite kapılarına yığılacak, eylemler olacak, olaylar çıkacak, üniversitelerle öğrencileri karşı karşıya getirmeyelim, sorunu çözelim" dedi.

Gerekirse peruk taksınlar
Mumcu'nun bu yaklaşımına Başbakan Erdoğan, "Bu düzenlemeyi çıkaracağız. Türbanlılar da gerekirse peruk taksın girsinler" karşılığını verdi. Mumcu, akşam saatlerinde biten Bakanlar Kurulu toplantısından sonra önce kısa bir süre makamına uğradı ve ardından evine gitti. Dün akşam da istifasını özel bir kurye ile Başbakanlığa gönderdi.

Kulise yayılan söylenti
İstifanın ardından kulislerde yayılan söylentiye göre, Bakanlar Kurulu'nda Başbakan Erdoğan, üstü kapalı bir şekilde Mumcu'ya 'istifa et' çağrısı yaptı. İddiaya göre, Mumcu toplantıda hükümeti eleştirerek, "Hükümet beceriksiz. Türban konusunda tutarlı bir politika izleyemiyoruz. Bunu en son öğrenci affında da açıkça ortaya koyduk" dedi. Erdoğan'ın da buna karşılık, "İstemiyorsan gidersin. Kapı açık. Beğenmeyen gider" dediği iddia edildi. Ancak VATAN'ın edindiği bilgiye göre, bu iddiaların abartılı olduğu yönünde...

AKP'ye muhalefet mi olacak?
Misafir kalamam
Hükümetteki görevinden ve AKP'den istifa eden Erkan Mumcu, istifa gerekçesini doku uyuşmazlığı olarak gösterdi. Parlamento'da basın toplantısı düzenleyen Mumcu, özetle şöyle konuştu:

* Bakanlar Kurulu'nda uzun zamandır tekrar eden görüş ayrılıkları vardı. Katkıda bulunamadığım bir yerde kimilerinin lütuf gibi gördüğü bakan koltuğunda oturmak siyaset ve insan anlayışıma uymadığı için istifa kararı verdim.

Gerekçe siyasi seçenek
* Katılmadığım çözümlerin altına imza atmak istemiyorum. Gelişen olaylar artık katkıda bulunma imkanının ortadan kalktığını göstermiştir. Amacım hiçbir şekilde bu görüş ayrılıkları etrafında polemik yaratmak değildir. Benim için Türkiye'nin istikrarı son derece önemlidir.

* Başbakan'la bu görüş ayrılıklarını uzun süredir görüşmek için istiyordum. Talebime yanıt almadım. Sanıyorum zaman bulunamadı. Ama görüşmüş olsaydık da bir şey değişmezdi.

* İstifa kararımın revizyon beklentisinin hiçbir ilgisi yok. En önemli gerekçe, Türkiye siyasetinde seçenekler yaratma ihtiyacı ihtiyacıdır. Türkiye siyaseti bu seçeneksizlik ortamında daha fazla devam edemez.

Hükümete yakınlar
* Bakan olarak ortaya koyduğum uygulamalar son derece şeffaftır. Bu yönde birtakım haberler yayılmak istenirse şaşırmam. 10 yıldır neye karşı çıktıysam ortaya koydum. Ben bunları yaparken bazı insanlar dedikodu yapmayı sürdürdü. Bunlar olağan. Buradayım, bütün sorulara cevap vermeye hazırım. Karalama odaklı girişimler olur, bu düzeye inmem, inenlere de da Allah'tan akıl fikir dilerim. Ilgaz'da toplantı yapmadım. Birtakım kaynaklardan haberler servis ediliyor. Bunlar Başbakan'a çok uzak değil. Bunları göğüsleyebilirim.

* Türkiye'nin yine alternatif yaklaşımlara ihtiyacı olduğu açıktır. Alternatiflerin sunulması bana göre siyasi bir görevdir.

Yeni parti mi geliyor?
Bir gazetecinin alternatif çözümler sunulması gerektiği sözleri üzerine, yeni bir parti kurup kurmayacağı sorusuna Mumcu şöyle yanıt verdi: "Kişilerin tercihi olabilecek bir konu değil. Partileri şahıslar değil şartlar kurar. Önemli olan Türkiye'nin öncelikleri."