TSK'dan casusluk açıklaması!
.
Genelkurmay Başkanlığı, “İzmir Askeri Casusluk Dava dosyasındaki belgelerle ilgili askeri bilirkişi raporunu hazırlayan heyete Orgeneral Hulusi Akar'ın baskı yaptığı” iddiasının doğru olmadığını belirtti.
Genelkurmay Başkanlığı, İzmir 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan ve bazı TSK personelinin yargılandığı “gizli bilgi belge bulundurma” davasında istenen belgelerin herhangi bir personelin baskı ve telkinde bulunmasına imkan verilmeyecek tarzda incelenmesine imkan tanındığını bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı, internet sitesi üzerinden “Devam etmekte olan soruşturma ve davalar” konusunda bir açıklama yaptı. Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklaması şöyle:
“Genelkurmay Başkanlığınca, devam etmekte olan soruşturma ve davalarla ilgili olarak; adli makamların karar ve taleplerine, hukuka bağlılık ilkesi temelinde, ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda işlem yapılmasına büyük önem verilmektedir.
Bu kapsamda; İzmir 12’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan ve bazı Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin de yargılandığı davanın soruşturma aşamasında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yazısı üzerine, incelemesi talep edilen belgelerle ilgili incelemenin herhangi bir personelin baskı ve telkinde bulunmasına imkan verilmeyecek tarzda, hukuka uygun olarak ve objektif bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmıştır.”
İDDİA
Bazı internet sitelerinde ve basında Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanan Orgeneral Hulusi Akar'ın İzmir'deki Askeri Casusluk dava dosyasında bulunan belgelerle ilgili askeri bilirkişi raporunu yazan heyete baskı uyguladığı iddia edilmişti. Avukat Nevzat Güleşen, kendisine ulaşan bu bilgiyi kamuoyuyla paylaşmıştı.
Askeri Casusluk Savcısı Zafer Kılınç dosyadaki askeri belgeler için Genelkurmay'dan bilirkişi raporu istemişti. Eylül 2012'de hazırlanan askeri bilirkişi raporu sanıkların lehine çıkmıştı. Avukat Güleşen ise raporun ardından yaşananları anlatırken savcının bu yazısı üzerine Genelkurmay'dan ikinci bilirkişi raporunun gönderildiğini iddia etmişti. Genelkurmay'dan gönderilen ikinci raporda, aynı belgeler hakkında yapılan değerlendirmeler bu kez sanıkların aleyhine döndü. Güleşen de, Orgeneral Hulusi Akar'ın mahkemede tanık olarak dinlenmesi için talepte bulundu.