'Tayyip Erdoğan'ın hapse girmesi gerekiyordu'
Aziz Nesin'in oğlu Ahmet Nesin'den çok tartışılacak açıklamalar...
Yaklaşık 5 yıldır Fransa'nın başkenti Paris’te yaşayan Ahmet Nesin, öğretim üyelerince hazırlanan ve üniversitelerdeki türban yasağına karşı çıkan bildiriyi imzalayan ağabeyine hitaben yazdığı mektubu, siyasi bir tartışma başlatmak amacıyla kamuoyuna açtığını söyledi. Ahmet Nesin, mektubu niçin ağabeyine hitaben yazdığını şu sözlerle açıkladı:
“Bu bir kardeş kavgası değil, bu siyasi bir tartışma. Niye kardeşime hitaben yazdım? Böyle bir konuyu en kolay açıklayabileceğim insan, doğal olarak, yıllardır beraber büyüdüğüm kardeşim. Onun imza atması beni şaşırttı. Onun buna yakın görüşlerini biliyorum. Ama imz,a aynı mantıkta bir şey değil. Bir şeyin demecini vermekle, o işin altına imza atmak aynı sonuçları vermez.' Türban konusuyla ilgili görüşlerini ilk kez söz konusu bildirinin yayınlanmasıyla ortaya koymadığını, bu konuyla uzun süredir ilgilendiğini ifade eden Ahmet Nesin, “Türban meselesi, Türkiye'de yavaş yavaş getirilen, benim hep karşı çıktığım ‘hoşgörü’ nün neticesi bir olay. Bu hoşgörü, ciddi bir şekilde devam ediyor zaten. Türkiye'de bir takım sol yazarlar, ya da demokrat yazarlar, şöyle bir ikilem ya da üçlem içerisindeler: ‘Annelerimizin, halalarımızın başörtüsü vardı, tülbendi vardı. Bu türban nereden çıktı?’ Yani ikisinin arasında çok büyük bir fark yok. Oradan geri gelerek yavaş yavaş türbana, türbandan da çarşafa doğru kayacak bir konu bu' dedi.
Özgürlük ve demokrasinin, “Herkes her şeyi istediği anda, istediği yerde yapabilir' şeklinde tarif edilemeyeceğini savunan Nesin, “Kıyafet özgürlüğü diye birşey olamaz. Hangi kıyafetin nerede giyileceği bellidir. Gene özgürlüğe bir sınır getirmek zorundasın. ‘Üniversiteye nasıl gidilir’e gene bir sınır getirmek zorundasın. Sınır getirdiğin ölçüde de o zaman özgürlük diye bir şeyin olmadığı ortaya çıkıyor' diye konuştu.
Yaşadığı ülke olan Fransa'da da üniversitelerde türbanın yasaklanmasının doğru olacağını öne süren Ahmet Nesin, “Ama şunu söyleyebilirim: Fransa'nın şimdilik böyle bir sorunu yok. Fransa'da okula türbanla giden öğrenci, siyasal bir simge olarak gitmiyor. Oraya okumaya gidiyor. Ama Türkiye'de böyle bir sorun var. Fransız hükümetinin böyle bir derdi yok' dedi.
‘TAYYİP ERDOĞAN'IN HAPSE GİRMESİ GEREKİYORDU’
İslam'ın diğer dinlere kıyasla demokrasi ve özgürlüklere adapte olma konusunda daha büyük bir sıkıntı çektiğini belirten Nesin, “İslam diniyle yönetilen ya da ‘Bizim ülkemiz İslam'dır’ diyen Türkiye gibi ülkelerde, baktığınız zaman, en ufak bir gelişmişlik yok. Avrupa ülkelerine baktığınız zaman ciddi bir gelişmişlik var. Bir kere, benim bildiğim, 300 yıllık bir matbaa yasağı var ki, bu okuyamamayı, aradakini kapatmak olanak dışı bir şey' ifadelerini kullandı.
Türkiye'deki aydınları, inandıklarını söyleyememekle suçlayan Ahmet Nesin, bugünkü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 1998 yılında okuduğu şiir nedeniyle hapse girmesini doğru bulduğunu belirterek, “Aynı şeyi Tayyip Erdoğan'ın cezaevine girmesi olayında da yaptılar; ‘düşünceye özgürlük’ dediler. Şeriat için bir şiir okuyacaksın, ondan sonra ‘düşünceye özgürlük’ diyeceksin. Yok böyle bir şey. Beni 600-700 yıl öncesine götürecek bir düşünceyi ulu orta söylemesi, bunu yavaş yavaş halkın beynine nakşetmesi. Bu özgürlük değildir. Böyle bir özgürlük olamaz' dedi.
YÜZDE 60 DA DEĞİL 70 DE DEĞİL: 92
Fazıl Say'ın bir Alman gazetesinde yer alan ve uzun süre kamuoyunun gündemini meşgul eden sözlerini de değerlendiren Nesin, ünlü piyanistin serzenişini haklı bulduğunu, bir sanatçı için önemli olanın serbest bir şekilde sanatını icra etmesi gerektiğini vurgulayarak, “Onun için Fazıl Say'ın kuşkularına kesinlikle katılıyorum. Ben bu kuşkuları, 5 yıl önce hissettiğim için Fransa'da yaşıyorum zaten' diye konuştu.
Ahmet Nesin, Fazıl Say'ın ‘Biz yüzde 30, onlar yüzde 70’ sözleriyle Aziz Nesin’in yıllar önce “Türkiye'nin yüzde 60'ı aptaldır' şeklindeki sözlerini karşılaştırarak, “Fazıl Say, geride kalmış, Çünkü Aziz Nesin, sonradan yaptığı açıklamada, ‘Kenan Evren'e oy veren kadar’ demişti. Yüzde 92' şeklinde konuştu.
Daha önce gazeteciliğin yanısıra yayıncılık da yapan Ahmet Nesin, yaklaşık 5 yıldır yaşadığı Fransa'da siyasi mülteci statüsünde bulunuyor.