Şamil Tayyar: Operasyon 81 ile yayılır

İstanbul'daki operasyonun bir başlangıç olduğunu vurgulayan Tayyar, gözaltına alınan ve bir bölümü de tutuklanan polislerin, ''Dini ritüeller ile kamuoyunda algı yaratmaya çalıştığını'' söyledi. Gazeteport'a konuşan Tayyar, şöyle dedi:

''17 ve 25 Aralık operasyonlarında da algı yaratıldı. Akılda kalan ayakkabı kutusu ve kasalar oldu. Bu operasyonda da gözaltına alınan polisler yine algı yaratmaya çalışıyor. Cep telefonları ile görüntüler çekip paylaşıyor ve bu görüntülerde namaz kılma gibi dini ritüeller ile kelepçe ön plana çıkarılıyor. 'Sahur sırasında ve gece yarısı gözaltına alındık, teslim olduk ama kelepçelendik, biz oruçluyken karşımızdaki polisler yemek yedi. Yerin 7 kat altında tutulduk, hırsızlarla mücadele ettiğimiz için gözaltındayız' diyerek (Bizi gözaltına alınlar münafık) algısı yaratıp kamuoyunu etkilemeye çalışıyorlar''

''KEMER BİLE ALINIR''

Gözaltına alınan polislerin nezarette de cep telefonlarını yanlarında bulundurduklarını hatırlatan Tayyar ''Nezarete konulan şüphelinin kemeri, ayakkabısının bağı bile alınır. Onlar ise cep telefonları ile çekim yapıyor'' dedi ve şunları söyledi:

''Bu polislerin, kendilerini gözaltına alanlardan daha fazla birikim ve tecrübesi var. 10 yıldır TEM ve Organizede birçok operasyonun içindeydiler ve psikolojik harbi de iyi biliyorlar. Yıllardır birlikteler, aralarında duygu ve ideal birliği var. Gözaltındayken direnen ve sorun çıkaranlara kelepçe takıldı. Bir müdür, bizzat kendisi ters kelepçe takılmasını istedi ve sonra da bunu kullandı. Kelepçeli ellerini havaya kaldırdılar. Bu fotoğraflar hemen t-shirt olarak piyasaya sürüldü''.

Tayyar Mayıs 2012'de dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile görüşerek telefonunun dinlendiğini söylemiş ve 2 polis müfettişi olayı araştırmıştı. Tayyar ''O müfettişler kanıt bulamadıklarını söyleyip, meslek taassubu içinde dosyayı kapattı'' dedi. Tayyar, Gaziantep'teki dinleme olayının siyaseti dizayn için yapıldığını ve o dönemde polis kaynaklı bir suç şebekesi olduğunu öne sürdü.