Sabredin savcılık açıklayacak!
Özal’a yapılan otopside hayvanların itlaf edilmesinde de kullanılan ’striknin kreatin’ maddesi bulunduğu iddialarına Adli Tıp Kurumu’ndan yalanlama geldi
Başkan Doç. Dr. Haluk İnce, “Haberler nasıl çıktı fikrim yok. Rapor henüz hazırlanmadı. Bitince savcılık açıklayacak” dedi.
Bugün gazetesinde yer alan iddiaya göre; Turgut Özal’ın vücudunda yüksek miktarda etkili zehirli madde kalıntılarına ulaşıldı. Otopsi sonucunda özellikle köpeklerin itlafında kullanılan “striknin keratin” adlı maddenin bulunduğu öne sürülen haberde, bu zehrin 15-20 dakika içinde solunum yollarını felç ettiği ve kalp krizine neden olduğu belirtildi. Zehirli maddenin Özal’ın yiyecek ya da içeceğine karıştırılmış olabileceği de ifade edildi.
‘Aralıkta bitebilir’
Ancak Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç.Dr. Haluk İnce, Antalya’daki bir tıp kurultayından iddiaları yalanladı. “Haber nasıl çıktı fikrim yok. O maddeyi biz bulmadık” diyen Doç. Dr. İnce, şunları söyledi: “Çok disiplinli bir şekilde bilimsel bir çalışma yürütülüyor. Toplumumuzun sabırla beklemesi gerekiyor. Bugün gazetesinde yer alan haberdeki maddeyi biz bulmadık. Bu haber nasıl çıktı hiçbir fikrim yok. Biz bu çalışmanın başından itibaren başta savcılık ve Emniyet Müdürlüğü olay yeri inceleme ve Adli Tıp Kurumu olmak üzere iyi uygulamalar örneği gösteriyoruz. Disiplinli bir çalışma yürütülüyor. Bu süreçler sizin olduğu kadar bizim de kafamızı karıştırıyor. Bu tip haberlere itibar edilmemesinin bizim için önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Toplumumuza Adli Tıp Kurumu’nun disiplin içinde çalıştığını ve en kısa zamanda raporu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndereceğimizi bildirmek istiyorum. Bu haber nasıl çıktı bilgim yok. Bu haberin kaynağı biz değiliz. Her işin en iyi uygulamaları var. Herkesin buna riayet etmesi gerekiyor. Herkesin yapılan işe saygı duyması gerekiyor. Biz çok önemli ve dikkatli çalışıyoruz.”
‘Beni 50 kişi aradı’
“Sabahtan itibaren 50’den fazla telefon aldım. Herkesin yaptığı işe özen göstermesi gerekiyor. Gece saat 24.00’de analizlerden çıkan çocuklar var. Bu konuda özen istiyorum. Önümüzdeki hafta sonuna doğru İhtisas Kurulu’na sonuçları verebiliriz diye düşünüyorum. Bu önemli bir dosya. Arkadaşlarımız gereken hızı gösterecektir. Biz raporu açıklamayacağız. Raporu Aralık ayında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndereceğiz. Açıklamak isterse Savcılık açıklayacak. Biz sadece onların istediği şekilde bilgi desteği sağlıyoruz. Bbiraz sabır gösterin.”
‘Bir şeyler bulduk ama’
Doç. Dr. İnce, “Rapor tamamlandı mı” sorusuna ise kesin bir ifadeyle “Hayır” derken sürecin normal seyrinde devam ettiğini söyledi. Bir gazetecinin, “Zehirlenme söz konusu mu?” sorusuna da, “Biz bir şeylere ulaştık ama açıklama yetkim yok. Bu konuda açıklama yetkisi Cumhuriyet Başsavcılığı’na aittir. Ama biz savcılığa bir rapor göndermedik” cevabını verdi.
UZMANLAR NE DEDİ?
O zehir vücutta 19 sene kalmaz
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Adli Toksikoloji Uzmanı Prof. Dr. Salih Cengiz: Striknin keratin diye bir toksik madde yok. Striknin maddesi var. Kuduz köpeklere ve farelere verilir öldürmek için. Acı içinde kasılma ile öldürür bu da. Diyelim ki bu maddeyi buldular. Peki bu madde vücut içinde ne kadar dayanır? 9 saat. Zehirlenmekte olan bir insan bu maddeyi idrar ile atar. Bu madde bu pH değişimlerine dayana-mayacak bir maddedir. Kalsa da vücut onu atar gider 19 yılda.”
Acı çektirerek öldürür
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nden Prof. Dr. Nevzat Alkan: “Özal böyle bir zehirlen-meden ölmüş olamaz. Bu tip bir zehir sonucu yaşanan ölüm kasılarak, midesi bulanarak ve uzun süre kusarak acı içinde olur. Devlet Denetleme Kurulu raporunda bu tip bir ölüm yok. Teknik olarak böyle olması mümkün değil. 19 yıl sonra böylesi bir toksik maddenin bozulmadan çıkması pek mümkün gözükmüyor. Dokular direndi diyorlar, o maddenin moleküler yapısının bu kadar uzun bozulma süresi yoktur.”
ÖZAL’IN OĞLU AHMET ÖZAL
Zehirlendiğini biliyordum’
“BEN yıllardır bunun kavgasını veriyorum. Bundan dolayı çok sıkıntı çektim. Bizi tenkit edenler oldu. Rapor açıklandıktan sonra bazı ankormanlardan özür bekliyorum. 19 senedir bunun kavgasını veriyorum bu bilginin doğru olduğunu biliyordum, haklı çıktım. Bu çok önemli bir bilgi. Bunun arkasından çok önemli şeyler olacak. Mezarda sadece saç ve kemik bekliyorlardı. Fakat beyni dâhil vücudun komple çıkması Adli Tıp’ın rahat çalışmasını sağladı.’’
ÖZAL’IN DANIŞMANI KAYA TOPERİ
Mc Donald’s’tan sipariş verirdi
“Turgut Özal halkın arasına karışırdı. Çok rahat biriydi. Korumaları o döneme göre iyiydi. Ama ne yiyip içtiği kontrol edilmezdi. Yurdun dört bir yanından Köşk’e yerel yiyecekler gönderilirdi. Hediyeler gelirdi. Malatya’dan kayısı, Giresun’dan fındık, Kayseri’den pastırma... Merhum yemeklerin tadına bakmayı severdi. Mc Donald’s’tan bile hamburger siparişi verirdi Köşk’e. Her şeyi yerdi. Bu bana dokunur demezdi. Bu işin sonu nereye çıkar bilemiyorum. Ergenekon’a da bağlanır, dış güçlere de burası Türkiye.”
Konuşmak istemiyorum
Zehirli maddeye rastlandığı iddiaları üzerine basın mensupları sabah saatlerinden itibaren Semra Özal’ın Sarıyer’deki evinin önünde beklemeye başladı. Evde gün boyu sessizlik hakim olurken, Zeynep Özal saat 15.35’de geldi. Elindeki çikolata kutusu dikkat çeken Zeynep Özal, basın mensuplarının “Son gelişmeler hakkında bir şey söylemek ister misiniz?” sorusunu, “Şu an konuşmak istemiyorum” diye yanıtladı.
ÖZAL ANAP YÖNETİCİLERİNE BÖYLE DEMİŞ:
Bu dangalaklar vakit kaybettiriyor
Gazeteci yazar Cengiz Çandar’ın İletişim Yayınları’ndan çıkan “Mezopotamya Ekspresi’ isimli son kitabında, Filistin’deki gerilla kampından Cumhurbaşkanlığı danışmanlığına uzanan maceralı, riskli 40 yılının hikayesini anlattı. Çandar, kitabında Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Kürt sorununun çözümüyle ilgili yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Kitapta, “Devletin yetkilileri arasında Kürt sorununun çözümüne herkesten fazla Turgut Özal kafa yoruyordu. Özal devletin en tepesinde oturan, devletin yalnız adamıydı” diyen Çandar, ateşkesle ilgili hükümet cephesinde bir gelişme olmamasının Turgut Özal’ı kızdırdığını daşöyle anlattı: “Kendisine gelişmeleri anlatırken, ‘Bu dangalaklar vakit kaybediyor’ diye söze girdi. ‘Hangi dangalaklar efendim?’ diye sordum. Özal’ın dangalak sıfatını yeri geldiğinde, koptuğu parti olan Anavatan Partisi yöneticilerinin bir bölümü için kullandığını biliyordum. ‘Hükümet yahu’ dedi. ‘İsmet’in (İçişleri Bakanı İsmet Sezgin) falan konuşmalarına bak. Adam ateşkes ilan etti. Bir ayı harcadılar. Gelin Türk adaletine teslim olan gibi laflarla vakit harcadılar. Kültür denen şeyden haberleri yok. Bir Kürt’e teslim olun demek, anasına küfretmekten beterdir. Bu çağrılarla vakti öyle boşa harcadılar ki neden korkuyorum biliyor musun?” - MELTEM GÜNAY / VATAN İSTİHBARAT
ESKİ REKTÖR ÖZAL’IN ÖLÜMÜNÜ YAZDI
‘Tam 4 saat kalp masajı yapıldı’
Gülhane Askeri Tıp Akademisi Komutanı ve İnönü Üniversitesi eski Rektörü Ömer Şarlak, yeni çıkan kitabı “Kışladan Kampüse” de 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili ilginç anekdotları paylaşıyor. Şarlak’ın Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili kaleme aldığı yazının satır aralarında şu bilgilere yer veriliyor: “Kahvemi içiyordum ve saat 10.00 sularıydı. Emir subayım Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nden çok acil olarak arandığımı ve hattı bağladığını bildirdi. Telefondaki şahıs telaş ve heyecan içinde, ‘Şarlak Paşam, acele yanınıza kardiyoloji uzmanınızı da alarak yetişin. Lütfen çabuk olunuz’ diyebildi. Yolda Hacettepe Acil Servisi’ne ulaştığımızda saat 11.15’ti. Çıplak yatıyordu ve karın bölgesiyle alt tarafı bir çarşafla örtülüydü. Yüzünde gülümseyen bir ifade vardı. Üzerine eğilmiş iki genç doktor gayretle kalp masajı yapıyorlardı. Sonuçta Azrail galip gelmişti. Saat 14.30’da Prof. Dr. Yüksel Bozer, Prof. Ali Oto, Prof. İlhan Paşaoğlu. Turgut Özal’ın köşk özel doktorlarından Prof. Hilmi Özkutlu, ben ve orada bulunan diğer meslektaşlarımızın bulundukları bir toplantı yapıldı. Bu toplantıya daha sonra Genel Sekreter E. Org. Kemal Yamak ve Başdanışman Büyükelçi Kaya Toperi de katıldı. Toplantının başkanlığını yürüten Yüksel Bozer Hoca herkesin düşüncesini ve kararını sordu. Şimdiye kadar yapılan tedavilerin hiç yararı olmamıştı. Bundan sonra da artık bir şey yapılamazdznur - ÖZNUR KARSLI / VATAN HABER MERKEZİ