Özgürlük hakiminden özgürlük istedi!

Kamuoyunda "3. Yargı Paketi" olarak bilinen 6352 sayılı kanunda düzenlenen "özgürlük hakimliği"ne atanan 3 hakimden tutuklu Bucak aşireti mensubu Fatih Mehmet Bucak tahliye istedi.

Avukat Gökhan Kılıç'ın verdiği tahliye dilekçesi savcı Mustafa Başar'ın görüşünü yazmasıyla 3 özgürlük hakiminin önüne gidecek. HSYK tarafından 6352 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle 11 Temmuz'da Ankara Özgürlük Hakimi olarak atanan Abdullah Bahçeci, Nihal Uslu ve Halil İbrahim Kütük 07.02.2012'den beri 6 aydır tutuklu Bucak'ın tahliye talebini karara bağlayacaklar.

PKK'nın korkulu rüyası Urfa Siverek ilçesindeki Bucak aşireti mensupları, gazeteci Dursun Boran'a yaptığı açıklamada haksız ekonomik çıkar sağlamak için örgüt kurmak iddiasıyla Ankara Sincan F2 cezaevinde tutuklu Fatih Bucak'ın tahliyesini bekliyor.

HSYK, 11 şehirde 13 Bölgesel Ağır Ceza Mahkemesi kurdu. 145 hakim ve savcıyı da yetkilendirdi. Bunlardan 41’i eski özel yetkili hakim ve savcılar arasından atandı. Kurul, 26 özgürlük hakimi de görevlendirdi. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, Özel Yetkili Mahkemeleri’n kapatılmasından sonra Adalet Bakanlığı’nın teklifiyle 11 şehirde 13 Bölgesel Ağır Ceza Mahkemesi (BACM) kurdu.

Daha önce 8 olan bölge sayısı 11’e çıkarıldı ancak mahkeme sayısında azalma oldu. Tutuklama, iletişimin dinlenmesi ve gizli soruşturmacı görevlendirmelerine bakıyor. 26 özgürlük hakimi ile BACM’lerde görev yapacak 13 başkan ve 26 üyenin de ataması yapıldı.

ANKARA Bölgesel Ağır Ceza Mahkemesi 13 ilden sorumlu: Ankara, Bartın, Bolu, Çankırı, Düzce, Karabük, Kastamonu, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir Yozgat ve Zonguldak

3. DEFA TAHLİYE TALEP EDİLDİ

Tutuklu Fatih Mehmet Bucak için 3. defa verilen tahliye dilekçesinde, kontrol hükümlerinin uygulanarak tahliyesi talep edildi. Dilekçede 5271 sayılı kanunun 100.maddesinin 4. fıkrası gereğince "Sadece adli para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı 2 yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez" değişikliği gerekçe gösterildi.

Dilekçede "yapılacak yargılama sonunda beraat etmesi kuvvetle muhtemeldir. Müvekkilin tutuklu yargılanması ileride telafisi imkansız zararlar doğurmaktadır. Tutuklama bir tedbirdir. Ve tedbirlerin en ağırıdır. Tutuklama yerine adli kontrol hükümleri uygulanabilir. Müvekkil hakkında tutukluluk kararı kaldırılarak, uygun görülecek kefaletle veya adli kontrol hükümlerinin uygulanarak tahliyesine karar verilmesini arz ederiz." denildi.