‘Önerilerimizin kötü bir kopyası’

Kılıçdaroğlu paketçik olarak nitelendirdiği ‘Demokratikleşme paketi’ için şu yorumu yaptı: “Diktatör ‘benim istediğim kadar demokrasi’ diyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan “Demokratikleşme Paketi”ni, dün Genel Merkez’de yaptığı basın toplantısında değerlendirdi. CHP lideri, Türkiye’de demokrasi taleplerinin 1919 yılında başladığını ifade ederek, “Bu ülkenin çocuklarının kanları ile Türkiye özgür ve onurlu bir ülke oldu” dedi.

Daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük için çok bedeller ödendiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet, Ahmed Arif, Can Yücel, Sabahattin Ali, Ahmet Taner Kışlalı, Uğur Mumcu gibi aydınları ve işkence gören gençleri örnek verdi.

152 kişi öldürüldü

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“Puşi takan çocukların hapsedildiğini gördük. Parasız eğitim istediği için tutuklanan gencecik evlatlarımızın acısını yaşadık. Son 10 yılda Türkiye’de 121 faili meçhul cinayet vakası yaşandı. Hrant Dink’in gerçek katilleri hala bulunamadı. O zaman kamuda olup şimdi milletvekili hatta Bakan olanı bile gördük. Bu dönemde faili meçhul cinayetler devlet koruması altına alındı. 152 çocuğumuz bu dönemde kolluk kuvvetlerinin orantısız şiddeti nedeniyle hayatını kaybetti. Buradan Ali İsmail Korkmaz’ı, Ethem Sarısülük’ü, Ahmet Atakan’ı, Mehmet Ayvalıtaş’ı, Medeni Yıldırım’ı, Abdullah Cömert’i bir kez daha rahmetle anıyorum.”

11 yılda demokrasi kültürünün darbe dönemleri kadar ağır bir tahribata uğradığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Paket bu yaraya derman olmaz. Bu paket bu açığı kesinlikle gidermez. Çünkü demokrasi konusunda samimi değiller. Türkiye’de çok ciddi bir iktidar açığı vardır. Türkiye kendisine yakışan demokratik olgunlukta bir iktidara sahip değildir” dedi.

Kopyalayamıyorlar

Paketteki birçok noktayı daha önce CHP’nin önerdiğini, AKP’nin ise reddettiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, Bugün karşımıza getirdiklerinin önemli bir kısmı, bizim önerilerimizin kötü bir kopyası. Bu iktidar henüz muhalefetin önerdiklerini kopyalamayı bile beceremiyor. Elleri o kadar bile demokratikleşmeye gitmiyor” diye devam etti.

Tandoğan gibi

Kılıçdaroğlu paketin açıklanış yöntemini de eleştirdi: “Diktatör lütfetmiş bize demokrasi paketi hazırlamış. ‘Benim istediğim kadar demokrasi’ diyor. Aklıma bir dönemlerin Ankara Valisi geldi. Gösteri yapan gençlere kızıp, ‘Bu memlekete komünizm gerekiyorsa ve komünizm yararlı bir şeyse onu da biz getiririz, size ne oluyor?’ diyor. Bugün aynı anlayışla karşı karşıyayız. Gelen paket, çoğunlukçu otoriter rejimi pekiştirmek için getirilen bir pakettir.”

‘Ulustan kurtuluş paketi’

TBMM’nin açılmasından önce sabah kurmaylarıyla birlikte Sincan F Tipi Cezaevi’ne giden CHP lideri Kılıçdaroğlu hem Mustafa Balbay’a moral verdi hem de tavsiyelerde bulundu. Kılıçdaroğlu ve CHP heyeti MHP Milletvekili Engin Alan ile duruşmaya gitmesi nedeniyle planlanan görüşmeyi ise yapamadı. CHP’li yöneticiler görüşme sonrası yaptıkları değerlendirmede, Balbay’ın moralinin çok yüksek olduğunu vurguladı. Balbay ile Kılıçdaroğlu’nun sohbetinde demokrasi paketi de gündeme geldi. Balbay, paketi “Ulusal kurtuluş değil ulustan kurtuluş” sözleriyle değerlendirdi. Bu arada “Balbay’a Özgürlük Girişimi”, Meclis’in yanındaki Milli Egemenlik Parkı’nda protesto eylemi yaptı. Eylemde konuşan Gülşah Balbay “Bu dönem, Türk demokrasininin en utanç verici dönemidir” iddiasında bulundu.