Önce dayak sonra soruşturma!

Çocuklar "şiddet ve tehditle kurum görevlilerinin görevini engellemek", "hükümlü ve tutukluları idareye karşı kışkırtmak", "isyan çıkartmak" ile suçlandı.

Sincan Cezaevi C10 ve C12 koğuşlarında kalan çocuklar 1 Ocak günü gardiyanlar tarafından darp edildiklerini ve işkenceye maruz kaldıklarını iddia etti. Olayın duyulması sonrasında cezaevine giderek çocuklarla görüşen TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Cezaevleri Alt Komisyonu üyesi CHP'li Veli Ağbaba'ya 17 yaşındaki Ferhat E., olayın sayım nedeniyle başladığını anlatmış, "Sayıma geldiler. Daha önce sayımı oturarak veriyorduk, kaldırmaya çalıştılar. Üst katta hasta olduğu için yatan Hüsnü'nün de inmesini istediler. İnemeyince, küfrettiler. Sırayla hazır ol vaziyette tekmil veriyorduk. Bu sırada Başmemur küfretti, 'Hüsnü inmezse sayım yapmayız' dedi. Adnan Doğan, gardiyanlara 'saygısızlık yapmayın ayak ayak üstüne atmayın, biz size saygısızlık yapmıyoruz' dedi. Bunun üzerine küfrettiler, birbirimize girdik" demişti.

BİR GÜN SONRA SORUŞTURMA

Cezaevinin olaydan bir gün sonra çocuklar hakkında "şiddet ve tehditle kurum görevlilerinin görevini engellemek", "hükümlü ve tutukluları idareye karşı kışkırtmak", "isyan çıkartmak" suçlarından disiplin soruşturması başlattığı ortaya çıktı. Soruşturma tutanağında 11 çocuk hakkında "sayım vermeyi reddederek isyan çıkarttıkları, görevlileri darp ettikleri, diğer tutuklu ve hükümlüleri isyana teşvik ederek slogan attıkları, kurum araç ve gereçlerine kasten hasar verdikleri, ellerindeki çakmakla cezaevini ve kendilerini yakacaklarını söyleyerek tehdit ettikleri anlaşılmıştır" denildi.

İDDİALAR ASILSIZ

İHD Ankara Şube Sekreteri Fatma Güneş, "çocukların durduk yere gardiyanlara tepki göstermediklerini" belirterek, "olayın başlangıcının gözardı edildiğini ve bu nedenle gardiyanlar yerine şiddete maruz kalan çocuklara dava açıldığını" söyledi. Çocukların cezaevine girerken çıplak arandıkları ve çocuk oldukları için çakmak vb. eşyaların verilmediğini belirten Güneş, cezaevini yakacakları iddiasının asılsız ve gardiyanları aklamaya yönelik olduğu savundu.

GARDİYANLAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

İHD ve BDP Hukuk Komisyonu avukatları da gardiyanlar hakkında "işkence, eziyet ve kötü muamele tehdit ve hakaret" suçlarından Sincan Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu. Dilekçede olay şöyle anlatıldı:
"C10 koğuşunda 1 Ocak günü yapılan sayım esnasında hasta olan H.E. yattığı yerden kalkmak istememesi ve gardiyanın 'sen aşağı inene kadar
gitmiyorum' demesi üzerine olaylar başlamıştır. Gardiyandan kendilerine saygılı davranmasını rica eden çocuklara ana avrat sinkaflı bir biçimde küfreden gardiyanla arbede başlamış bunun üzerine gardiyanın telsizle müdahale haberi üzerine odaya 40 civarı gardiyan girmiştir. C10 koğuşunda kalan 4 çocuğu teker teker döverek dışarı çıkarmışlar, koridorda da dövmeye devam etmişlerdir. C10 koğuşunda kalan görüşme yaptığımız çocuklardan bir tanesinin bu esnada sürekli kafasının duvara vurulması nedeniyle yüzünde 4 cm uzunluğunda yüzüne yayılmış bir şekilde kırmızı ve mor renklerde ekimozlar oluşmuştur. C10 koğuşunda yaşanan arbedeyi duyan ve aynı anda sayımda olan C12 koğuşunda ise çocuklar arkadaşlarının durumundan endişe ettiklerini ve onları görmek istediklerini belirtmişlerdir. Bunun üzerine gardiyanlar C12 nin kapılarını kapatmışlar içeride kalan çocuklar ise kapıları yumruklayarak slogan atmaya başlamışlardır. C12 koğuşu kendilerine de saldırı olabileceği için merdivenlerin önüne masaları koyarak saldırıyı engellemeye çalışmışlardır. Gardiyanlar yukarıya tazyikli su ve sarı renkli bir gaz sıkmıştır. Gaz nedeniyle etkisiz hale gelen çocukları hem odadan çıkarırken hem müşahadeye götürürken sürekli dövmüşlerdir. Çocukları tersten kelepçeleyerek müşahade odalarına atmışlardır.

ÇIPLAK ARANDILAR

Çocuklar önce cezaevindeki hastaneye ardından Sincan devlet hastanesine götürülmüşler burada doktorla iletişim kurmaları yanlarında bulunan askerlerce engellenmiştir. Hastaneden getirilen çocuklar bir kez de cezaevi girişinde çıplak aramaya maruz bırakılmış gene dövülerek müşahade odasına götürülmüşlerdir. Camları açık olan müşahade odasında çocuklara yatak ve kıyafet verilmiş, sadece bir battaniye verilerek ertesi gün akşama kadar aç bırakılmışlardır. Yani yaklaşık 16 saat boyunca soğukta bekletilmişlerdir. Bu fiiller sırasında çocuklara yönelik olarak sinkaflı küfürler ile 'geberin, teröristler' gibi tehdit ve hakaretlerde bulunmuşlardır."