Normalleşme ile ilgili flaş açıklama! Pazartesi gününden itibaren...
Kademeli normalleşmeye ilişkin son haritanın paylaşılmasının ardından peş peşe açıklama geldi. Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul konuyu canlı yayında değerlendirdi. İlhan, "Önümüzdeki günlerde bu sayıların daha da artacağını bilmemiz lazım. Cumartesi-pazar rakamları daha düşük olur. Önümüz hafta pazartesiden itibaren kademeli normalleşmenin ne kadar etkili olduğunu göreceğiz." ifadelerini kullandı.
ABONE OL
Vatan Haber
Sağlık Bakanı Koca, 27 Şubat-5 Mart haftasında illere göre 100 bin kişiye düşen Kovid-19 vaka sayısının güncel haritasını paylaştı.
İllere göre haftalık Kovid-19 vaka sayısı her 100 bin kişide İstanbul'da 111,57, Ankara'da 54,83, İzmir'de 66,47 oldu.
Haftalık verilere göre Samsun, Sinop, Giresun, Ordu ve Trabzon, 100 bin kişide en çok Kovid-19 vakası görülen iller oldu.
Verilere göre Samsun her 100 bin kişiye 348,36 Kovid-19 vakası ile ülke genelinde en yüksek vaka sayısına sahip il oldu.
PROF. DR. İLHAN: PAZARTESİ GÜNÜNDEN İTİBAREN...
Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, konuyu NTV ekranlarında şu sözlerle değerlendirdi:
"Normalleşme planlarına kendi normallerimizi oluşturarak uymamız lazım. İstenmeyen görüntülere neden olacak bir davranış olmaması lazım. Böyle giderse vaka sayıları artabilir. Önümüzdeki günlerde bu sayıların daha da artacağını bilmemiz lazım. Cumartesi-pazar rakamları daha düşük olur. Önümüz hafta pazartesiden itibaren kademeli normalleşmenin ne kadar etkili olduğunu göreceğiz.
DİKKAT ÇEKEN KENTLER
Şu anda pek çok ortak riskli ilimiz yüksek riskli iller haline geldi. Trakya'da Edirne çok yüksek riskli iken tüm Trakya çok yüksek riskli il haline geldi. Yalova, Çanakkale, Balıkesir yüksek. Mersin'de yüz binde yüz bandını geçmiş oldu. Kilis, Konya, Aksaray, mesela Burdur. Bu illerdeki vatandaşlarımızın, işletmecilerimizin bu rakamları nasıl düşürürüz diye düşünmesi lazım. Bu kısıtlamaların önümüzdeki haftaki rakamlara yansımadığını da söylemek isterim.
Bu çarşamba Bilim Kurulu toplantısında artışlar konuşulacaktır. İller gerekirse kendi ek tedbirlerini alabilirler. Çok hızlı gevşememek lazım. Mayıs ayını hatırlayın, çok güzel sayılara gelmiştik. Temmuz ve Ağustos ile beraber Türkiye'de Anadolu'ya izne gitti insanlar. Virüs tüm Anadolu'ya yayıldı Ağustos, Eylül'de.. Önce Ankara, İstanbul ve Türkiye zor günler yaşadık. Virüsün kaynağı insan. İnsan hareketliliğinin çok olduğu yerde, kurallara uymama eklenince il içinde mini pandemiler bile söz konusu oluyor. Yüz binde 107 olan Çanakkale ile Samsun'da kısıtlama aynı mı olmalı sorusu akla geliyor. Güncellenebilir. Böyle bir değişiklik elbette yapılabilir."
PROF. ERTUĞRUL: İSTANBUL'DA NE YAZIK Kİ YÜKSELİŞ VAR
CNN TÜRK canlı yayınına bağlanan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, şu bilgileri paylaştı:
"İstanbul'da bir yükseliş var ne yazık ki. Bakan'ın dediği gibi polikliniklere başvuru artmaya başladı, hafif bir kıpırdanma var. Böyle devam ederse İstanbul büyük olasılıkla çok yüksek riskli iller arasına katılacak gibi gözüküyor.
KARADENİZ'DE DURUM
Hala çok yüksek. Trabzon'un hala çok yüksek riskli olduğunu söyleyebiliriz. Oralarda düzelmenin olmasını bekledik. İki haftalık periyotlarla değerlendirmek gerekebilir.
Virüsün belli bir hastalık oluşturma süresi var. Bu süre 10-14 güne kadar uzatabiliyoruz. Hasta olanların tablodan düşmesi için 2 haftalık izolasyon süresinin geçmesi gerekiyor. Yükseliş eğilimi uyarıcıdır. Düşmeyi hemen beklemeyiz. İki haftadaki tablonun değerlendirmesi düşüş anlamında daha değerli olacaktır.
İstanbul en tehlikeli yerlerden biri. Yükselme eğiliminde. Hemen İstanbul için acil önlemler alınması gerekiyor. İstanbul çok yüksek riskli bir bölge. Böyle baktığımız zaman bizim için uyarıcı olması gerekiyor. Bir an önce İstanbul için önlemlerin alınması gerekiyor. Bir önceki yıla gibi salgının merkezi haline gelebilir. Bu şekilde normalleşme dediğimiz süreci yanlış anlamamamız gerekiyor. Normalleşme kurallara dikkat ederek yaşamak anlamına geliyor. Bunu yapamazsak yeni bir dalga ile karşılaşabiliriz. Bir çok insanın sabredecek gücü kalmadı. Bunu birlikte başaracağız.
Şöyle bir yalancı güven içerisindeyiz. En sevdiğimiz insandan bize virüs bulaşmaz diye düşünüyoruz. Halbuki dışarısı ile bağı olan herkes virüsü bulaştırabilir. Çok yüksek riskli bölgelerde mümkünse ev ziyaretlerini yapmamak gerekiyor. Gençler asemptomatik olabiliyor, virüsü taşıyabiliyor. Bunu yapmadan yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor.
UŞAK ÖRNEĞİ
Bu toplumun genelinin uyması gereken kurallar. Bunu Uşak'ta başardılar. Toplumun hepsi kurallara topyekûn uyarak başladılar. Diğer illerde bunu yapabilirse evet o zaman iyi bir sonuç alabiliriz. Aksi takdirde çok daha sıkı bir kapanmaya gidebileceğimizi söylemek istiyorum.
AŞILAMA
Birinci aşıdan sonra herhangi bir koruyuculuk ne yazık ki yok. İkinci dozdan sonra da belirli bir süre geçmesi gerekiyor. Bu da iki haftalık bir süre. İlk dozdan 45 gün sonraya bahsediyoruz. İlk dozdan sonra 'Aşı oldum, rahatlıkla dolaşabilirim' deme lüksümüz yok. İkinci dozu da tamamladık, sonra da şöyle bir sorun çıkabilir. Aşının koruyabilmesi yüzde 85'lerde. Geri kalan yüzde 15 hasta olabiliyor. Ağır hastalık tablosunu engelliyor. Hasta olabilirsiniz, farkına varmayabilirsiniz, virüsü çevrenize yayabilirsiniz anlamına geliyor. Maske, mesafe, hijyen kurallarına riayet ederek yaşamak gerekiyor.
Zamanın geçmesi, bir yıl iki yıl geçecek ve virüsten kurtulacağız anlamına gelmiyor. Kurallara dikkat ederek, güvenlik çemberimizin içinde yaşamamız gerekiyor. bugün ben 2 hasta yatırdım. Birinci aşılarını olduktan sonra hasta olmuşlardı. Büyük olasılıkla güven ortamı hissettiler ve hasta oldular. Buna dikkat etmezsek bu virüs bizimle pandemi olarak uzun süre kalacak, dikkat edersek de bu salgını da hep birlikte sönümlendireceğiz.
Virüs hızlı çoğalmaya devam ettiği sürece mutasyonlarla evrilmeye de devam edecektir. Mutasyonların hepsi bizim aleyhimize, virüsün lehine olan mutasyonlar. Bizim görevimiz kişiler arasındaki bulaşı engelleyerek virüsün mutasyon geçirmesini engellemek... Virüs çoğaldıkça mutasyon geçiriyor. Mutasyon olabilmesi için virüsün çoğalabilmesi gerekiyor. Ne kadar çok çoğalırsa mutasyonla virüsün yapısında değişiklik oluyor.
MUTASYONLAR ARTIKÇA TOPLUMSAL BAĞIŞIKLIK KAZANABİLİR MİYİZ?
Biz bu virüsle yıllarca yaşayacağız. Ama pandemiyi ortadan kaldıracağız. Kovid-19 hastalığımız artık var, insanlık tarihine yerleşmiş durumda. Her sene göreceğiz ve bunu tedavi etmeye çalışacağız. Pandemiyi kaldırabilmek için aşılama yapıyoruz, önlemler alıyoruz. Nezle, grip gibi ufak salgınlarla seyretsin diye... Tam olarak ne zaman yenebilecğeiz. Etkili bir ilacı bulduğumuz zaman...
Yaz ayı gelecek, bahardan sonra rahatlayacağız gibi yalancı güven ortamına çok da kapılmamalıyız. Siz dışarda da otursanız sosyal mesafenizi koruyamıyorsanız ve maskesizseniz virüs gelir sizi bulur."