Şampiy10
Magazin
Gündem

'Neden Can Dündar'la farklı ifadeler kullanıyorsunuz?'

.

ABONE OL
DHA

Ergenekon Davası’nda Can Dündar ile ’Ergenekon’ adlı kitabı yazan gazeteci Celal Kazdağlı tanık olarak dinlendi. Gazeteci - Yazar Celal Kazdağlı, "Araştırmalarımız sonucu, Türkiye’de 1950’li yıllardan sonra bir örgütlenmenin olduğu, devlet içinde yasal olmayan gizli bir yapının bulunduğu, bu yapının da devlet içindeki bir takım unsurlar tarafıdan korunduğu bilgilerine ulaştık" dedi. Celal Kazdağlı, "Buradaki yapılanma ile oradaki bazı olaylar arasında illiyet bağı kurulmuş. O yapılanmanın buradaki sanıklarla ne bağı olduğu sizin çalışmalarınızla ortaya çıkacak. Bu dava bizim araştırdığımız konunun, yapının devamı gibi gözüküyor. Kişilerle bağını bilemeyiz. Bir üst yapı olduğu ortaya çıkıyor. Böyle bir gerçekliğin bu mahkemede olanlarla ilgisi olup olmadığını sizler ortaya çıkaracaksınız" diye konuştu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’de görülen 65’i tutuklu 273 sanıklı Ergenekon Davası’nın 219. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada CHP İzmir Milletvekili gazeteci Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan ile İbrahim Şahin’in de aralarında bulunduğu 33 tutuklu sanık hazır bulundu. Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’ün de aralarında bulunduğu 32 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı.

GAZETECİ KAZDAĞLI DİNLENDİ

Duruşmada tanık olarak dinlenen Celal Kazdağlı, gazeteci olduğunu ve Can Dündar ile birlikte ’Ergenekon’ isimli kitabı yazdıklarını söyledi. Yeminli olarak ifade veren tanık Kazdağlı, "1996 yılında Susurluk Kazası olmadan önce Show TV’de Can Dündar ile birlikte "40 dakika" adlı programı hazırladık. Kaza nedeniyle bu olayın üzerinde yoğunlaştık ve geçmişe dönük araştırmalar yaptık. Daha sonra bütün çalışmalarımızı ’Ergenekon’ adlı kitabımızda topladık" dedi.

"YASAL OLMAYAN BİR YAPININ BULUNDUĞU BİLGİLERİNE ULAŞTIK"

’Ergenekon’ adlı kitabına değinen tanık Kazdağlı, "Kitabı yazarken mahkemelerdeki bilgi ve belgeler, iddianameler, olaylara tanık olanların ifadeleri, yaptığımız ropörtajlara yer verdik. Araştırmalar sonucu, Türkiye’de 1950’li yıllardan sonra bir örgütlenmenin olduğu, devlet içinde yasal olmayan gizli bir yapının bulunduğu, bu yapının da devlet içindeki bir takım unsurlar tarafıdan korunduğu bilgilerine ulaştık. Buradaki yapılanma ile oradaki bazı olaylar arasında illiyet bağı kurulmuş. O yapılanmanın buradaki sanıklarla ne bağı olduğu sizin çalışmalarınızla ortaya çıkacak. Bu dava bizim araştırdığımız konunun, yapının devamı gibi gözüküyor. Kişilerle bağını bilemeyiz. Bir üst yapı olduğu ortaya çıkıyor. Böyle bir geçekliğin bu mahkemede olanlarla ilgisi olup olmadığını sizler ortaya çıkaracaksınız" diye konuştu.

"O YAPI İLE BAĞ KURDUK"

Tanık Kazdağlı ifadesinin tamamlamasının ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese’nin sorularını yanıtladı. Mahkeme Başkanı Özese’nin, "Bu yapının Susurluk Kazası’yla bağlantısı var mı?" şeklindeki sorusuna tanık Kazdağlı, "Yapının Susurluk Kazası’yla bağlantısının en önemli ismi Abdullah Çatlı’dır. 1980 öncesi bir çok olaya karışmış, 7 TİP’linin öldürülmesi ve 12 Eylül sürecinde kimlik değiştirerek pek çok eyleme katılmıştır. O yapı ile bağ kurduk. Evet böyle birşey olabilir noktasına geldik" şeklinde konuştu. Sorular üzerine Tanık Kazdağlı, ’Ergenekon’ adlı kitaplarında herhangi bir tespit yapmadıklarını, duyduklarına kitapta yer verdiklerini ifade etti.

"ÜNLÜTÜRK KENDİSİNİN DE BU YAPININ İÇİNDE OLDUĞUNU İFADE ETMİŞ"

Duruşma savcısı Mehmet Ali Pekgüzel’in soruları üzerine tanık Kazdağlı, "40 dakika" programını hazırlarken tutuksuz sanıklardan Erol Mütercimler ile de ropörtaj yaptık. Mütercimler 1978’de öğrenci olaylarının içinde bulunmuş. Bu süreçten sonra araştırmalar yapmış, Susurluk’tan sonra da kamuoyunda bilgi ve deneyimlerini aktarıyordu. Bu nedenle biz de telefonunu bulup görüştük. Mütercimler, Tümgeneral Memduh Ünlütürk ile görüştüğünü söyledi. Memduh Ünlütürk’ün ’Meclis’in, hükümetlerin ve Genelkurmayın üzerinde bir yapı olduğunu, bunun devleti yönettiği söylediğini aktardı. Ünlütürk, kendisinin de bu yapının içinde olduğunu ifade etmiş" diye konuştu.

"TEHDİT EDİLMEDİK"

"Erol Mütercimler’in 1980 darbesi oldu, bu örgüt bitti’ diye bir beyanı oldu. Mütercimler bu örgütün tasviye edildiğine dair size birşey söyledi mi?" şeklindeki soruya tanık Kazdağlı, "Hatırlamıyorum. Olsaydı yayınlardık" diye cevap verdi. Savcı Pekgüzel,"Ergenekon isimli kitabı okudum. Kitapta örgütün sağ, ülkücü bölümlerine yer verildiği gördüm. Sol radikal grupların ise bu yapının içinde olabileceği yönünde araştırmalarınız oldu mu?" şeklindeki sorusuna tanık Kazdağlı şu cevabı verdi:

"O şekilde duyumlarımız vardı. Ünlütürk’ün de açıklamasından sonra bunun sol kanadının da olabileceğini düşündük. Ancak, zaman yetmedi. 40. dakika programı 1998 yılının sonbahar ayında yayından kaldırıldı."

’Ergenekon’ isimli kitap piyasaya çıktıktan sonra hiçbir tepki almadıklarını ifade eden tanık Kazdağlı, tehdit edilmediklerinide sözlerine ekledi. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit ile de röportaj yaptıklarını anlatan tanık Kazdağlı, "Ecevit, bu yapının adının ’Ergenekon’ olup olmadığını bilmediğini, ama böyle bir yapının olduğunu söyledi" diye konuştu.

"BİZ YILLARCA ERGENEKON ÜYELERİNİN ORTAYA ÇIKARILMASINI İSTİYORDUK"

Duruşma Savcı Pekgüzel’in, "Sizin yayınlarınızda tespit ettiğiniz yapının amacı neydi?" şeklindeki sorusuna tanık Kazdağlı, "Devleti illegal yollarla kendi çıkarları doğrultusunda kullanma amacı güden" şeklinde cevap verdi. Savcının "Örgütün darbeye zemin hazırlamak gibi bir çalışması bulunuyor mu?" sorusuna Kazdağlı, "Olaylardan öyle anlaşılıyor" dedi. Tutuklu sanıklardan Erkan Önsel tanığa ilettiği yazılı sorusunda "Birlikte yayın yaptığınız Can Dündar 'Bizim araştırdığımız Ergenekon ile buradaki sanıklar arasında bir ilişki yok’ sözlerini sarf etmişti. Siz Can Dündar’la farklı ifadeler kullanıyorsunuz. Bu çelişkiyi açıklar mısınız?" dedi. Can Dündar’la bu konuda görüşlerinin ayrıldığını belirten Kazdağlı, "Biz çalışmalarımızda Ergenekon’un sadece ülkücü ayağı üzerinde çalışmalar yapabilmiştik. Ancak bu yapının solcu farklı gruplardan da üyeleri bulunduğu duyumlarını almıştık" şeklinde konuştu. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "İfadenize ekleyeceğiniz birşey var mı? şeklindeki sorusuna Tanık Kazdağlı, "Biz yıllarca Ergenekon üyelerinin ortaya çıkarılmasını istiyorduk. Size çalışmalarınızda başarıya diliyorum" ifadelerini kullandı. Duruşmaya öğle arası verildi.

Diğer Haberler

  1. Narin Güran cinayetinde yeni gelişme! Nevzat Bahtiyar'ın aracının olay günü görüntüleri kamerada
  2. AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin: Bahçeli'nin açıklamaları kıymetli ve önemli
  3. İstanbul Güngören'de yol çöktü kamyonlar çukura düştü
  4. Cumhurbaşkanı Erdoğan: 28 Şubat'ı hortlatmaya çalışanlara göz yummayız
  5. DEM Parti'den Öcalan ile görüşme başvurusu
  6. Yer Ankara: Otobüs şoförüne saldırıyı engellemek isteyen kadın sürücü hastanelik oldu
  7. Bakan Uraloğlu açıkladı: Google’ın algoritma değişikliğine yakın takip
  8. Samatya'da eğitim araştırma hastanesinde yangın çıktı
  9. Yenidoğan çetesi davasında tutuksuz sanıkların savunması alınıyor! Hemşireden pişkin açıklama: 'Durumu kötüydü, öleceğini biliyorduk!'
  10. MHP lideri Bahçeli: İmralı ile DEM gurubu arasında yüz yüze temas olmalıdır

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.